3. Boğaz Köprüsü ve Kaybedilen Ormanlar.

Bu projenin tanıtımında gönül isterdi ki ne kadar orman alanı proje ile yok edilecek açıklansın. Sultan Fatih neredesin! En ucuz arazi olarak orman alanlarını görenler iş başında.

Bu ormanları yeniden ve aynı coğrafyada ya da başka alanda tesis etmek, yerine getirmek mümkün değildir. Diğer her türlü beşeri tesis se her yerde yapılabilir.

Bu projede halkın anlayacağı şekilde tesis edilecek otobanın yan tesisleri ile orman tahrip edecek genişliğini metre olarak uzunluğunu metre olarak anlatma cesaretini gösterebiliyorlar mı?

Neymiş proje ile yok edilecek orman alanlarını ikame etmek için eski maden ocaklarını rehabilite edecekler miş! Oysa O maden alanları zaten yıllarca tahrip edilmiş orman alanlarıdır. İlgişi şirketlerce imzalanan şartname gereği yerine getirilmeyip (Maden işletmeleri işletme alanlarını eski haline yani orman haline getirmekle mükelleftirler) şartnamelerin illal edildiği onun mükellefiyetini bu proje ile ikame ettirmeye çalışacakları anlaşılarak yeni otoyol tahribatını da bu propaganda ile örtmeye çalışmaktadırlar.

Böyle coğrafyaya dağılan büyük projelerde fizibilite hesaplamasında ilk alan tesbiti yapılırken Milli değerlerin ilgili bilim insanlarının katılımıyle çalışmalar yapılmalıdır. (Aslında mevzuatta var ancak işletmiyorlar - Öncelikle ormandan bilimsel inceleme sonucu izin irtifak alınmış mı? Velevki bundan sonra müracaat edecekler bu da emrivaki olacaktır) Oysa bu proje sahası civarında (Bahçeköy'de) ülkenin ilk Orman Fakültesi var onların hiç haberi bilgisi oldu mu? Onlardan hiç görüş sordular mı?

Gerektiği zaman akıllarına gelmez. Ondan sonra işi ehline verdik yapıyoruz derler, Allah'a da münafıklık ederler. Ağaç bayramlarında nutuk çekerler.

Madem ki transit olarak kullanılacak bir amaç için yapılacak bir köprü o halde ya marmaradan ya da Çanakkale'den geçeçek köprüye neden öncelik verilmiyor.

Bu otoyolun geçeceği orman alanlarının tahribine neden olanlardan cenlı yaşamın hepsinin ruhu ahını alacaktır. Bu alandaki yaşayan tüm canlıların yok olacağı gibi yakın çevrede kalacak orman alanlarında da etkileneceklerdir. Ormanlar ve diğer canlılar insanlara göre çok masumdur. Onların karşı gelme haklarını savunma uzuvları insanlar kadar etkin değildir. Hele ayakları yok ki kaçalar, elleri yok ki karşı geleler. Akılları yok ki karşı tedbir alsınlar.

Allah nediyor! Beni mi tanımak istiyorsunuz! O halde çevreye bakın tefekkür edin! Çevreyi yanıyanlar ve kıymetini bilenler Allah'a en yakın tanıma mazhariyetine muhatap olanlardır. Onun kıymetini bilmeyenler (Bilerek veya bilmeyerek hüsrana düşmüş) dünyayı tercih edenlerdir.

Çevre korumasını savunanlar da bilerek veya bilmeyerek Yaradan'a en yakın kullardır.

Bu projenin bir daha değerlendirmeye alınmasını tüm canlılar adına buraya yazıyorum.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/15041081.asp?mnID=15041081

http://images.google.com.tr/imgres?imgurl=http://cdn1.cnnturk.com/Handlers/File.ashx%3FFileID%3D229481&imgrefurl=http://www.cnnturk.com/2009/turkiye/07/06/cnn.turk.goruntuledi/533842.0/index.html&usg=__sEsfAH_kTpPON3yBt0Su0zNHEx4=&h=464&w=580&sz=128&hl=tr&start=41&um=1&itbs=1&tbnid=rEwA6Upbte5SEM:&tbnh=107&tbnw=134&prev=/images%3Fq%3D%25C3%25BC%25C3%25A7%25C3%25BCnc%25C3%25BC%2Bk%25C3%25B6pr%25C3%25BC%2Bg%25C3%25BCzergah%25C4%25B1%26start%3D40%26um%3D1%26hl%3Dtr%26sa%3DN%26ndsp%3D20%26tbs%3Disch:1