Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Mart '08

 
Kategori
Kent Tarihi
 

3 gün 3 fotoğraf yürüyüşü

3 gün 3 fotoğraf yürüyüşü
 

Fotoğraf: Aydın Tiryaki (31-12-2000)


İnebolu’da olduğum zamanlarda sık sık fotoğraf yürüyüşleri yaparım. Şimdiye kadar kaç fotoğraf yürüyüşü yaptığımı istersem sayarım, arşivimdeki fotoğraflara bakıp. Çok sayıdaki yürüyüşlerimden üçünü, İnebolu’da 3 farklı günde yaptığım 3 fotoğraf yürüyüşünü anlatacağım. Birinci gün 31 Aralık 2000, yani 20. yüzyılın son günü... İkinci gün 15 Temmuz 2007 Pazar... Üçüncü gün 16 Temmuz 2007...

Birinci fotoğraf yürüyüşü: 31 Aralık 2000
http://blog.milliyet.com.tr/GaleriDetail.aspx?GaleriID=8405

1999 yılının 31 Aralık günü biterken 20. yüzyılın da bittiğini sananlara daha 1 yıl olduğunu anlatıyorduk, bilenler. Bir türlü anlamak istemeyenlere 1. yüzyıldan anlatmaya başlıyordum: “1, 2, 3....100, birinci yüzyıl” diyerek... “1901, 1902.... 2000 de 20. yüzyıl” olunca 31 Aralık 2000 günü hem 2000 yılı, hem 20. yüzyıl, hem de 2. bin yıl bitiyordu.

7 Ocak 2001 tarihli yazımdan (1):

“Pazar günü fotoğraf günüydü. Eczacılar Necdet ve Raif Kökten'in hazırlattıkları takvimdeki Eski İnebolu Fotoğraflarını görünce, yıllar sonra eski olacak yeni fotoğraflar çekme isteği doğdu ve yeğenim Çağla ile Boyranaltı’ndan doğru Avara'ya kadar tırmandık ve 2 film dolusu fotoğraf çektik. Yılın, yüzyılın ve bin yılın son günü İnebolu'yu fotoğraflara kaydettik. Hava kapalıydı, umarım fotoğraflar iyi çıkar.”

Bir hafta sonra o günü anlatırken “2 film dolusu fotoğraf çektik” derken ne çok fotoğraf çektiğimi anlatmak istemişim. Amatör bir fotoğraf makinesi vardı elimde, olsa olsa 76 fotoğraf çekmişimdir.

“Hava kapalıydı, umarım fotoğraflar iyi çıkar” demişim. Fena çıkmamış fotoğraflar. Bunu görmek için haftalar, kimi zaman aylar geçerdi, ne zaman bastırırsak o zaman görebilirdik.

31 Aralık 2000 günü yürüyüşümüz İnebolu’nun merkezindeki evimizden başladı. Çayın kenarından yürüyüp, köprüden Boyranaltı’na geçip, sahilden yürüyüp, Abaş tepesine çıkıp, dik merdivenlerden inip eve dönünce tamamlandı.

Çağla 9 yaşındaydı ve o günkü fotoğraf asistanımdı. Parkta salıncağa binmeden geçememiş. Şimdi o fotoğrafları gördüğünde “amca ne yapmışsın sen” diye kızacak bana...

Taş döşeli çatısı bel vermiş küçük bir evin ayaktaki son fotoğrafını çektiğimi biliyordum. Daha sonraki yıllarda orada bir tahta ve taş yığını durdu, sonra temizlendi.

Üzeri sarmaşıklarla kaplanmış evin fotoğraflarını sonraki her fotoğraf yürüyüşümde çektim. Sarmaşıklar her geçen yıl biraz daha sardılar.

Tüm yolları beton parkelerle döşediler. O günlerde İnebolu’nun biraz dışına çıkınca hala dokunmadıkları arnavutkaldırımları görebiliyorduk. Arnavutkaldırımının ve beton parkelerin sınırında Çağla’nın fotoğrafını çektim, İnebolu şehrinin tarihinin bir belgesi olarak... İnebolu’nun yollarının güzelim taşlarını kaldırdılar ve beton parkelerle sözde güzelleştirdiler. İnebolu arnavutkaldırımı yollarıyla daha güzeldi.

Abaş tepesinin bir tarafından bakınca İnebolu’nun çarşısı ve evlerinin çoğu görünür. Karşı tepelerin üzerinden doğru deniz de gözlerimizin önündedir. Diğer tarafından bakınca, uçsuz bucaksız Boyranaltı sahili ve evleri güneşin battığı yere doğru uzanır.

Geriş tepesinin fotoğraflarını çekmişim. Yeşilin farklı tonlarındaki ağaçların çizdiği haç işareti olduğu söylenen işaretin farkında değildim o fotoğrafları çekerken. Şimdi baktığında ne kadar belirgin görünüyor.

İnebolu Pazaryeri’nin beton çatısı görünüyor aşağıda. İnebolu kadınının çalışkanlığının kanıtı ve simgesi olan İnebolu Pazarı...

İkinci fotoğraf yürüyüşü: 15 Temmuz 2007
http://blog.milliyet.com.tr/GaleriDetail.aspx?GaleriID=8406

İnebolu’ya birkaç günlüğüne gelmiştim ve seçimler için Ankara’ya geri dönecektim. Bir gün önceden yeğenim Sıla ile kararlaştırmıştık, ertesi gün öğleyin fotoğraf yürüyüşü yapacaktık.

İnebolu’nun içinden geçtik, deniz kıyısında Türkocağı binasının yanındaki sokaktan yukarılara doğru yürüdük. Karşıdaki Abaş tepesinde bayrağımız dalgalanıyordu. Sıla’ya “Yarın da karşıdan bu tarafın fotoğrafını çekeceğiz” dedim.

O günlerde İnebolu Limanı hakkındaki haberler sık sık medyada görünüyordu. Limanın mendireği, evlerin arasından göründüğünde, fotoğraflarını çektim.

Terkedilmiş bir evin önünden geçerken Sıla’ya anlattım bu evi. Yunus dedemizin evi, büyükbabamın abisinin... Uzun yıllardır içinde yaşayan yok. Bahçe duvarının üzerinde içeriye bakıp, Yunus Dede, Şaziment yenge, çocukları ve torunlarının o evde olduğu zamanları düşündüm.

Marazın kahvesinde oturduk gazozlarımızı içtik. Oradan deniz ve liman çok güzel görünür. Denizin, limanın, İskelle burnunun, Patriyos’un fotoğraflarını çektim.

Hastane üstündeki İnebolu Mezarlığının yanındaki yoldan geçtik. Muharrem’in, yolun hemen yanındaki mezarını ziyaret ettik. Sıla’ya babasının en yakın arkadaşını anlattım.

Bir kereste fabrikasının önünden geçerken dizilmiş tahtaların ne kadar güzel göründüğünü farkedince, bize kötü kötü bakan köpeğin dikkatini çekmeden fotoğraflarını çektim.

Ortaokulun bahçesine gittiğimizde, Sıla’ya bu okulu anlattım, benim yanı amcasının, babasının, halasının okulu olduğunu söyledim. 30 yıl önce babasının okula çıktığı merdivenlerde fotoğrafını çektim, Sıla da benim fotoğrafımı... Yetmişli yılların başında o okuldaydım. Ne güzel günlerdi.

Meteorolojinin yanından, artık kullanılmayan Karadeniz İlkokulunun bahçesine geldik. İnebolu ayaklarımızın altındaydı. Uzaktan görünen evimizdekilere telefon edip balkona çıkmalarını istedik, böylece onlar da fotoğraf karelerine girdiler.

Dik merdivenlerden inip yeniden sahile geldik. Duvara yapılan resimlerin fotoğraflarını çektiğimizde henüz tamamlanmamıştı. Türkocağı binası, tarihi kayıklar, minyatür İnebolu evi ve Şehit Şerife Bacı anıtını ziyaret edip evimize döndük.

İnebolu Çayı kuraklıktan nasibini almıştı, adı çaydı ama içinde hiç su yoktu.

Üçüncü fotoğraf yürüyüşü: 16 Temmuz 2007
http://blog.milliyet.com.tr/GaleriDetail.aspx?GaleriID=8407

Ertesi gün İnebolu’ya karşı tepeden bakıp fotoğraflarını çekmek için yola çıktık. Yürüyüş yolumuz 31 Aralık 2000 gününün aynısıydı.

Yedi yıl önceye göre değişenler çoktu. Artık çekeceğim fotoğraf sayısını sınırlayan 36’lık filmler yoktu. Fotoğrafı çekilecek görüntüler üzerinde çok düşünmek gerekmiyordu.

2000 yılında asistanım 9 yaşındaki yeğenim Çağla’ydı, şimdi 10 yaşındaki Sıla asistanlığımı yapıyordu ve işini çok ciddiye alıyordu.

Yolun üzerindeki sarmaşıkların sardığı evin görünen bölümleri iyice azalmış. Çok yakında sarmaşıkları bir yıkıntıyı sarmış olarak görebiliriz.

Yakın zamanda dikilen bayrak direği Abaş tepesinin görünümünü çok değiştirmişti. En tepeye bayrak direği dikilirken çevresi de düzenlenmiş.

Yedi yıl önce arnavutkaldırımı yollarını güzelliliğinin ve yeni beton parkelerin yapaylığının fotoğrafını çekmiştim. İnebolu’nun arnavutkaldırımı döşeli yollarını özledim. Artık yukarılara çıktığımda da göremez oldum.

Yukarıdan bakınca yeni Pazaryeri görünüyor. Dışından İnebolu evlerinin rengi ve görünümü olan bir pazaryeri.

Eskiyen evler, restore edilmiş olanlar, onarımdakiler... İnebolu evleri, beton apartmanların arasında görünüyor.

Seçimlere birkaç gün kala İnebolu’nun fotoğraflarına partilerin rengarenk bayrakları girmiş.

3 değişik günde yaptığımız 3 fotoğraf yürüyüşünü anlattım. Bu yürüyüşler diğerlerinden farklıydı ve önemliydi, çünkü onları çok sevgili yeğenlerimle yapmıştım. Çağla şimdi 17 yaşında ve 2000 yılında yürüdüğümüzde henüz 9 yaşındaydı. Sıla şimdi 11 yaşında ve geçen yıl yürüdüğümüzde 10 yaşındaydı.

Teşekkürler Çağla, teşekkürler Sıla... İyi ki varsınız.

(1) İnebolu’da bayram ve yeniyıl (7 Ocak 2001): http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=19436 (Birinci fotoğraf yürüyüşü fotoğrafları bu blogda görülebilir)
(2) Dokuz yüz doksan dokuz (26 Mart 2008): http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=100568 (İkinci fotoğraf yürüyüşü fotoğrafları bu blogda görülebilir)

Blognot:
- Şu anda okuduğunuz Milliyet Blog’da yayımlanan 1000. blogumdur.
- 1000. blogumu yayımladığım 27 Mart 2008 günü 49 yaşıma girdim.

Ankara, 27 Mart 2008

 
Toplam blog
: 1735
: 2429
Kayıt tarihi
: 22.09.06
 
 

27 Mart 1959'da İnebolu Yeşilöz Köyünde doğdum. Yeşilöz Köyü İlkokulu, Yeniyol İlkokulu, İnebolu ..