Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Aralık '07

 
Kategori
Yılbaşı
 

365 günlük beraberliğe veda... Gülegüle 2007

365 günlük beraberliğe veda... Gülegüle 2007
 

Şimdi yazacaklarımı beğenmeyeceksin, biliyorum.

Belki gönül koyacaksın bana, bir kaç gün sonra bir daha hiç karşılaşmamacasına çekip giderken.

Geldiğinde seni ümitle karşıladım. Yüzümde tebessüm, gönlümde yepyeni umut filizleriyle hoşgeldin dedim sana.

31 Aralık gecesi saatler 00.01 i gösterdiğinde herşeye rağmen seni yine tebessümle uğurlamaya çalışacağım.

Acı tatlı paylaştığımız 365 günün anısına ve hakkını yememek adına. Ama inan bana, seni özlemeyeceğim.

Biliyorum sen de gelirken yanında getiridiğin zamanların içinde herkes için güzellikler olmasını ümit ediyordun.

Ve yine biliyorum ki, seninle geçirdiğimiz 365 günde yaşadıklarımızın sorumlusu sen değilsin.

Ama hepsi yaşandı işte.

"Bir millet uyanıyor" diyerek 14 Nisan 'da Tandoğan'da ülkem için ümitlendim.
Ümitlerim boşa çıktı.

"İki maymunu oynamak"la ülkeyi yönettiklerini iddia edip, Tandoğandaki sesimizi duymak istemeyenlere kendimce sesimi duyurmaya çalıştım. Sesimi duyan olmadı.

"Dakika 1 Gol 1" diyerek, demokrasiyi tren olarak görenlerin artık treni durdurmak isteyecekleri zamanın yaklaştığı işaretini vermeye başladıklarını söyledim.

Demokrasi diye diye faşizme daha da yakınız şimdi.

"Erdoğan'ın Özverisi", 22 Temmuz seçim sonuçlarının bir öngörüsüydü.
Yazık ki yanılmadım.Şimdi yeni perde açılıyor işte.

"Canım sıkılıyor...nerdesin?" dedim sıkılıp, bunalıp, yorulup hayat arkadaşımın , sevgili sevgilimin yokluğu yüreğimi daha bir fazla acıttığı bir akşam üzeri.

Hakkını yiyemem, , , Seninle beraberliğimizin 4. ayında buldum onu.

"Gözler" insanların içini görebilme gayretimin bir paylaşımıydı dostlarla.
Senden önce de . seninleyken de yanıldığım zamanlar çok az...Ben hala gözlere bakarım.

"Yalnızlık Senfonisi" seninle yaşadığım biraz hüzünlü bir günün ürünü oldu.Yalnızlıktan kurtulmanın hayaliyle, yalnızlığı kabullenmenin güçlüğü arasında gidip geldiğim bir ege akşamıydı.

"Kırkyedisinde Portakal Çiçeğini Farketmek" kendime doğum günü armağanım oldu.Hayatımın en değerli armağanını da o yazıda anlattım ben.Ve sana ne kadar kızgın olursam olayım, böyle kibarca uğurluyorsam seni bunu Portakal Çiöeğine borçlusun

"Eymir'i Anlatmayacağım" dedim ama çok şey anlatmaya çalıştım.Milliyet Blog ailesinde olmanın ve yeni dostlarla kucaklaşmanın tadını ilk hissettiğim gündü.
Ama sana değil Milliyet Blog'a ve dostlarıma teşekkür edeceğim o güzel gün için.

"Fısıltıya Kulak verin" sadece sevmenin, sevilmenin tadını çıkarın önerisiydi.

"Bu gün babam için" yine bir "çok özlenen "için birazda gözler dolarak kaleme alındı, gönülün kederli olduğu bir günde.

"Bu sabah gazete okuyamadım"... "Siyah Kurdeleyi Kalbime bağladım" seninle yaşadığımız ı günlerin en acılı olanlarında ortaya çıktılar.Gencecik fidanlarımıza ağıttır o yazılar.

"Mavi düşler"... "Bir sabah uyanınca". Kendi kabuğuma çekilme işaretlerini verdiler bana. İç dünyamda kopan fırtınalar yazılarıma yansımaya başladı.Burada ayrıntılarına girmeyeceğim ama , sen o günlerin ne kadar zor günler olduğunu biliyorsun.

Ve...

"Gitmeden önce bir özeleştiri" ile çok sevdiğim yazmaya ara verdim.
Yaklaşık bir ay süren molamda dostlar, blog arkadaşlarım desteklerini esirgemediler.

"Tık..tık..tık..ben geldim".

Cumhurbaşkanı'nı eleştirenler Başbakan tarafından ülkeden kovuldu.Herkes birşeyler söyledi, yazdı.Ben de... "Tayyip Erdoğan ve Bekir Coşkun'a saygı"dedim.

Bir kısım insan görünüşlü yaratıklar, bir ayı yavrusunu katlettiler.Ne diyeceğimi bilemedim ve.. "Lütfen Yardım Edermisiniz"" diyerek bu yaratıklara ne demem gerektiği konusunda destek aradım.Genel ağırlık yaratık oldu.Hayvan bile diyemedik.

Laik Cumhuriyetin savunucusu, gerçek bir hukukçu, örnek bir devlet adamı 10.Cumhurbaşkanımız Sayın Ahmet Necdet Sezer görevinden ayrıldı.
"Hoşgeldiniz Sayın Cumhurbaşkanım" dedim.

"Yorumsuz" da 1. Cumhurbaşkanımız Mustafa Kemal Atatürk' le 11.Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün sözlerine yorumsuz olarak yer vererek geldiğimiz ve gitmekte olduğumuz durumu göstermek istedim.

"Röntgenciler" ... "Geri Kalmış Bir Vakit"... Medyanin bir bölümünde sergilenen çirkin hatta iğrenç davranışları eleştiriyorlardı.Ahmet Necdet Sezer'in evinde teleobjektifle resimlenmesi ve bir gazetenin insanları hedef gösteren yayınları ve bombalanan gazeteler, öldürülen hukukçular.Senden kalan anıların içinde yer alıyor.

Ülkeyi yönetemeyenler %47 ile yine iktidara gelip yönetememeye devam ediyorlar.Yandaşlarının ve yalakalarının bütün pembe tablo çizme çabalarına rağmen Cumhuriyet tarihimizin en kritik günlerini yaşıyoruz. Bütün bunları seninle yaşadık ama sen yaşatmadın.Yönetilememeyi oylarıyla ödüllendirenlere bir öneride bulundum... "Aynaya Bakın"

Ülkemizin değerlerinden, Fizik Profesörü, Sosyaldemokratların onursal genel başkanı Sayın Erdal İnönü'yü uğurladık " Güle güle aslan sosyaldemokrat" diyerek.

Başbakan ABD de Bush la başbaşa görüştü.Yanına kimseyi almadığı için kimse ne konuştuklarını bilmiyor.Ama bu görüşmeden sonra özellikle liboş yalakalar sanki orada büyük bir zafer kazanılmış havası pompalamaya başladılar.Hatta AKP nin ABD tarafından tescil edildiğini de söylediler."Midem Bulanıyor" ortaya çıktı.

Laiklik düşmanı Suud kralı, kaldığı otelde Cumhurbaşkanını ve Başbakanı ayağına getirtip gazetelere kendi bayrağı önünde poz verdi. "Bu fotoğrafı iyi okuyun" dedim.

Ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün ne kadar tarafsız olduğu konusunu "Kimin Cumhurbaşkanıymış" diyerek sorgulamaya çalıştım.

Evet sevgili 2007.

Sadece şu 40 blogda yazdıklarımıza baktığımız zaman bile görüyorsun ki (arada bir olayı saymazsak ), seninle beraberliğimiz hiç güzel günler getirmemiş.

Ne ülkem için ne de benim için güzel bir yıl olamadın yazık ki. Hatta kötü bir yıl olduğunu bile söyleyebilirim.

Ama sanma ki sadece sen böyleydin.Senden öncekiler de özellikle de son 5 yıl ülkem için farklı değildi.

Sanırım ulus olarak yıllara değil aynaya bakıp kendimize kızmamız gerekiyor.

Neyse bunları haftaya 2008 le konuşuruz artık.

Seni de yorduk, kendimizle birlikte.Ve gördüğün gibi fatura da sana çıktı.

Neyse...

Bir daha hiç karşılaşamayacağımıza göre...

Eyvallah 2007...

İyi istirahatler.

.

 
Toplam blog
: 64
: 627
Kayıt tarihi
: 09.03.07
 
 

Kamu ve özel sektörde geçen yıllar... Halkla ilişkiler, kalite yönetim sistemleri, kültür sanat orag..