Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Ekim '07

 
Kategori
Güncel
 

Ağlama, feryad terörü önlemez!

Ağlama, feryad terörü önlemez!
 

Üniter devletin bekasını, tehdit unsuru olan terör, hem güvenlik hem de sosyo ekonomik yönden, kalıcı reel tedbirler almakla önlenir. Bölgesel ekonomik kalkınma ve yatırım politikaları geliştirmek ve uygulamak gerekmektedir. Söylem ve demeçler tutarlı, ayağı yere basan ve objektif olmalıdır. Terör örgütünce öldürülen vatandaşlar, Şehid olan Mehmetcikler, bir süre sonra unutulmamalıdır.

Bir hafta geçmiyor, öldürülen güvenlik görevlileri yeni katliam haberi ile unutuluyor. 12 köy korucusu, ondan önce ki şehitler, 9 ayda 100 'ü aşan şehit sayısı. Yarbaylar, binbaşılar, üsteğmenler, teğmenler, sayısını unuttuğumuz uzman çavuşlar, çavuşlar, onbaşılar ve erler ve de korucular, cenazalerde ve tv haberlerinde yüreğimize gömüyoruz. Ateş düştüğü yeri yakmaya sevenlerinin ömrü bayunca devam ediyor.

Biz tekrar siyasetin, politikanın ve bunun köpüğü sosyo-ekonomik haberler arasında sürüklenip giderken; yeni katliamlarla yeniden bir feryadı figan, Ağlayan analar, kalbi duran babalar, ocağı sönen mutsuz olan sevgililer, yetimler tablosu, ülkenin monoton kaderi haline geldi.

Radikal, ekonomik ve güvenlik tedbirleri için acaba sayısal bilançonun ne olması gerekiyor. Atatürk'ün "Bir Türk Dünya'ya bedeldir" sözünü kim hatırlayacak. Türk yurdunu koruyan askerin neye bedel olduğunu nasıl öğreneceğiz. Ya da "Bir insanın ölümü, alemin ölümüdür" hadisini, içerikli olarak ne zaman kavrayacağız. Herkes, özellikle yetkililerin ve görevlilerin empati yapması gerekmektedir.

Türkiye'nin huzuru batıdaki, özellikle İstanbul, Ankara hattındaki sosyo enonomik ve politik panaromada değildir. Vücudun bir yeri kanarsa bütün vücut etkilenir. Öyle de oluyor, terör doğuda gibi görülüyor ama şehitler ülkenin her yerinden. Ağlama bütün yurttan. Yurdumuzun şehitliği olmayan kenti, kasabası kalmadı, şimdi sıra her aileden olmasına mı geldi, Bu nasıl huzur adası, ortadoğu da silahlı şiddete en çok kayıp veren ülke Irak'tan sonra Türkiye'dir herhalde.

Bütün bu önlenemeyen bölücü terörün, maksadı demokratik hak ve hukuk değildir. Bunu herkes bilmektedir. Onun için yasaları dejenere edeceğinize, mevcut durumu gözden geçirerek alınacak güvenlik tedbirlerini, yeniden organize ve yapılandırmak gerekmektedir. Bu konuda yetkililerden arada haberler yansısa da daha hızlı çalışmak gerekmektedir.

Bölgede PKK politikalarının deşifre edilerek başkalarına alet, taşaron olarak kullanıldığını anlatmak, mahalli dilde yayınlar yapılarak propaganda stratejileri oluşturulmalı.

Uluslararası siyasi ve askeri işbirliğinin gereği ekonomiye kurban edilmemeli. Dost olarak görülen devletlerin kendi çıkarlarını, başkalarının işbirliği antlaşmalarını hiçe sayacak düzeyde hafife aldıklarını görmeli ve ciddi diplomatik politika yürütmeli.

Güneydoğudaki Hakkari, Şırnak, Mardin, Batman, Siirt ve Bitlis ilerinde Devlet, Karma ekonomik faaliyetlerini yöre bazında sürdürmelidir. Mahallinde kurulacak "KİT" kuruluşlarınca organize olacak ekonomik ve yatırım faaliyetleri birimler olarak cazibe kazanınca yine özelleştirilebilir. Yörenin ulaşım ağının kaliteli ve acilen iyileştirilmesi, duble yolların bir an önce tamamlanması gerekmektedir.

Devlet güvenlik güçleri de yurt içindeki terör varlığını biran önce yok etmelidir. Terörle baş eden ordumuz bu imajıyla terörörün yurt içindeki varlığına son vererek, hedef sınır ötesine dönmelidir. Bunun için gereken siyasi ve diplomatik destek sağlanmalı, parçalı farklı politika görüntüsü verilmemeli. Devletin yürütme organları ve örgütleri tek ses olmalıdır.

Mücadele, şehit cenaze törenlerinin görüntülerini aşmalı, Feryadı figanla sonuç alınamayacağı anlaşılarak, Devletin tüm kuruluşları bu konuda seferber olmalıdır.



 
Toplam blog
: 376
: 1841
Kayıt tarihi
: 06.07.07
 
 

Hayat herkes için aslında yalnızlıktır. hiç kimsenin doğal garantisi yoktur. (Günlük atüel haberl..