Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Ekim '14

 
Kategori
Ankara
 

Ankara'da görünen köy kılavuz istiyor!..

Ankara'da görünen köy kılavuz istiyor!..
 

Zaragoza Otogarı


Ayancık’tan adıma gönderilen iki kutuyu teslim almak için sabahın köründe, saat 04.45’de kalktım, otomobilime bindim ve Otogar’ın (AŞTİ) yolunu tuttum.

Ankara’nın sert soğuğunda Batıkent’den yola çıkarak Demetevler ve Lalegül’e yöneldim. Atatürk Orman Çiftliği Kavşağından Atatürk’ün Evi ve Müzesinin yakınında, Beştepe’ye doğru yönelen yeni açılan caddeye saptım. Ankara’nın genelinde olduğu gibi açılan bu yolun da aydınlatma lambaları yanmıyor, yol karanlıktı, kaza yapmamak için boş yolda uzun farımı yakmak zorunda kaldım. Devlet Mezarlığının yanından geçerken Orman Genel Müdürlüğü yerleşkesine yapılan Beyaz Saray ise pırıl pırıldı ve ön kapısının önünde çok sayıda araç park etmişti. Belliydi ki 29 Ekim’e yetiştirebilmek için gece de çalışma devam ediyordu. Orman Mühendisleri Odasının yakınındaki üst geçitteki “Otogar” tabelasını gördüm.

Sokaktaki hafif rampayı çıkarken karşımda yeni açılmış bir yol vardı.. Karşımda da (yolun sağımda) Otogar’ın pırıl pırıl ışıkları yansıyordu. Yeni yola saptım ve ilerlemeye devam ettim. Bu yol beni Otogar’ın içine değil çıkışına götürdü. Sögütözü’nden 360 derecelik bir daire çizerek yeniden Orman Mühendisleri Odasının arka tarafındaki rampaya geldim ve Maden İşleri Genel Müdürlüğü’nün önünden Otogar’a girdim.

Ankara’da yaşıyorsanız asla unutmayın; İ. Melih Gökçek’in yönettiği Büyük Şehir'de uçağınızı, treninizi, otobüsünüzü, randevunuzu kaçırmamak, velhasıl üzülmemek için her zaman harcayabileceğiniz dakikalara ve şansa ihtiyacınız var.

Otogar’ın gelen yolcuya ait bölümüne geldiğimde yolun karanlık, yön tabelalarının olmadığını, otogar girişi/çıkışı ile iç çevrenin Başkent’e yakışmayacak derecede temiz ve düzgün olmadığını gördüm.

Görünen o ki; Ankara caddeleri gece karanlık ve ürkütücüydü, kaza yapmamak elde değildi.

Özetle, otogar ışıklar altında gözükmesine karşın Başkent’e yakışır değildi. Hele Kasım ayının başında Madrid ve Zaragoza Otogarının düzenini gördükten sonra.

Ankaralı olmama karşın Otogar’ın etrafında dört döndüm.

110 numaralı perona gelen otobüsün şoförüne emanet edilen bal kutularına son anda yetiştim. Recep Özdemir, Ömerdüz’ün çiçek ve kestane balı kavanozlarını özenle sarmış, ayrıca kırılmasın diye kavanozlar arasında boşluk bırakmamıştı.. Kupusalından yeni çıkmış ve pırıl pırıl parlayan kestaneleri sürpriz olarak kavanozların üst boşluklarına yerleştirildiğini görünce rahatladım.

Söyleyeceğim odur ki; İ. Melih Gökçek’in Ankara’sında görünen köy kılavuz istiyordu.. 

 
Toplam blog
: 15
: 532
Kayıt tarihi
: 13.11.13
 
 

1969-1970 yılında Ankara Ticaret Lisesine (Opera/Gündüz) kaydolarak 1972-1973 yılında mezun olara..