1074 yazı bulundu
Sıralama :
‘’Ölüm sessizliği, toz ve küf kokan evden ayrıldıklarında seviniyorlar canlıyız diye. Çürüyen an’larda, bu evlerden çıktıklarında canlı olduklarına sevinen küçük insanlar… Yavaş ve sıradan tükenişin trajikliğinde, figüranı oldukları ve kendile...
Kerimoğlu Türküsü evi artık ziyarete açıldı. O ev Kerimoğlu Türküsüne mal olduğu için yapıldı. Öyküsü her ne kadar dilendirilse de, öyküsü için değil türküye konu oldu, topluma mal oldu. O nedenle ben iyi bir iş yapıldı diye düşünüyorum. T...
Teşhis koyma hastalığı büyüklerden gençlere, hatta çocuklara sıçradı. Günümüzün moda sözcüğü “manyak”! Davranışlarını beğenmedikleri kişilere “manyak” yaftasını yapıştırıveriyorlar hemen. Hobi bile manyaklık sayılıyor. Ne yapsan manyaklıktan kurtu...
Görevli Bahtiyara sordu. “Söyle bakalım, Kuran okumayı biliyor musun?” Bahtiyar “Eve biliyorum, hatta Osmanlı medreselerinde okutulan emsile, bina, avamil, maksut kitaplarının öğrenimini de aldım.” Görevli “Demek öyle, yinde de biz...
Güney Amerika'da bir ülke. Bu ülkenin yaşadıklarını, başından geçenleri bilmeden Türk kurtuluş savaşını anlayamazsınız. Batı emperyalizmini hiç anlayamazsınız. Paraguay, Güney Amerika'nın ortasında Brezilya, Arjantin ve Uruguay arasında sıkışmış d...
Nefesini tutmuş kendisini takip edenlerin oradan uzaklaşmasını bekliyordu. Diğer taraftan sanki orada olduğunu biliyorlar da mahsusçuktan hemen bulmuyorlarmış gibi yaptıklarını hissetmeye başlamıştı. Gün ağarmak üzereydi. durup bir an için düş...
VE SAKARYA'DA ÖLDÜK (2) Kitap ufaktır ama altın gibi değerlidir. En çok dikkatimi çeken kitabın giriş BAŞLARKEN bölümünde yer alan yazıdır. İşte onlardan birkaçını siz değerli okuyucularımla paylaşmak istiyorum: Sakarya Savaşı Milli...
Herkesin elinde silah var. Herkes herkese, kimi zaman kasten kimi zaman da sehven ateş ediyor. Silahların kimseyi öldürmemesine ve hatta kan dahi akıtmamasına rağmen mermiler çok can acıtıyor. Delip geçiyor bazen mermiler, bu delikler kapanmıyor, ...
Motorların sesi geliyor dalgalar arasından takır tukur Binbir renkli göz ten tüfek, memeleketimin altı kaynıyor fokur fokur Başımızda üç ...
Gittiğinden beri bir daha Aya inen olmadı İki roket Marsa atıldı binlerce roket insanlığa Açlık, kuraklık, sömürü ve savaş konuşuluyor hala Kahveler, altın saatler, vicdansızlık, moda Şimdi görüyor bir genç ta uzakta bir memleketi Bakamı...