344 yazı bulundu
Sıralama :
Sana güneşi sunmuştum avucumda Sonbaharın yağmurları değmeyecekti Masum bedenin her tarafına Islanmayacaktı kirpiklerin Yağmurlar ile birlikte ağlamayacaktı gözlerin Kucak açmıştım tüm yalnızlığa Göğsümde avutmuştum t...
Düşlerimin kimliği mi teğet geçen yoksa gerçek addedilen yerin göğün derinliği mi ve işte hapsolduğum mahzende kâh uyuduğum kâh uymadığım dünyanın sökükleri. Hazandan arda kalan bir çiy tanesi ve nasiplendiğim kadar aşktan bozguna uğramama san...
Bilinmezin yükünde semiren imla hataları var göğün çizelgesinde not tutan meleklerden yana emin olduğumuz bilumum güzellik ve umut gibi. Mevsimi muştulayan bir yanılgı saklı beyitlerde ve ruhunu unutan nice yeis elbet efkârın bam telinde...
Portatif bir düşsün sen, sezilerimin aldatısında tutmayı unuttuğum bir yeminsin sen ve ıssızlığın tarhında köpüren iç sesim… Korunaklı değil artık dünyam ve yakın korumam sadece şiirler uzağımdaki hayaletler bile düşkün içimdeki çocuğun hüzün ...
Tam altmış iki yıl geçti çarçabuk Yaş gitti desem de; gönül taptaze Capcanlı bir ruh ki bilmez yaşlılık Pek sevdim, sevildim gelsem de göze. Kiraz kuşlarıydı sevda damıtan Tutku yangınında tutuşurken can Mektup kuşları ki; taşır hey...
SARI BAKKAL… -Git Sarı Ahmet amcana, babam selam söyledi de, bir ekmekle 250 gram helva versin… -Parasını sonra ben öderim… -Merdivenlere atıldım… -Bakkal Sarı Ahmet şuracıktaydı… -Uzaktı belki ama, benim için iki adımlık ...
Mevsimin ilk karı yağdı, azizim ve süklüm püklüm seferberliğinde yalnızlığın cürüm bildi mevsimdeki hüznü gölgeli sapaklarda aşkı ihya eden berhudar olmasını dilediği mizaçla da düştü yollara. Bir temenni dillendi şafağın sökün ettiği bir reci...
Yine bir basamak daha yükseldim yere doğru Yine ham hayaller koştu peşim sıra Beni kim yok eder sinesinde Kim teslim eder yağmura saçlarımı, Hangi rüzgâr yetişmek için biner bir kelebeğin kanatlarına? Şimdi arkasına bakmadan giden beni b...
Hangi mahzende saklısın, ey kibirli yansızlığım, yâd edilesi aşkın kölesi bir beşer göğe her baktığında Rabbime akar sure sure ve su sesinde saklıdır kaderim. Kederimle yüz sürdüğüm İlahi Aşkın mertebesi her derde düştüğümde derdest gölgelerden de...
Demek ki son görüşüm Öyleyse... Hergün kucak açtığın Gül kokular saçtığın Benimle dolaştığın Sokakları da götür Eksilen şu hayatta Kalmaz su aynı tatta Zemheri olur hatta İlkbahar'ı da götür ...