11035 yazı bulundu
Sıralama :
Güneş tepeye ulaşmak üzereydi, telefonum çaldığında. "Canım Dostum, ortak konuklarımız var. Yarım saate kadar yanındayız" diyordu tanıdık içten bir ses. Ali F. Bilir idi arayan, Gülnar’dan telefon ediyordu. "Kaç kişisiniz?" soruma, "Beş" yanıtını...
Çelengileri yer yer düşmüş, balkonundaki tahtaların bir kısmı çürümüş, toprak damı yağmurlu günlerde akan, yeniden topraklanıp yuvulması gereken, iki katlı bir taş ev miras kalmıştı babamdan. Kıyısında köşesinde, musandırasında, tavandaki merte...
Efendim benim iki tane oğlum var. Biri büyük, biri küçük. Küçük oğlan 7. sınıfa gidiyor, okumayı yazmayı çok seviyor, birde bilgisayar hastası bilgisayarın altından girip üstünden çıkıyor, dershaneye gidiyor, arkadaşlarıyla gezip tozuyor. Velası...
Evimiz köyün diğer başında olduğu için, meraklı bakışlar arasında köyün içinden geçip yürümeye başladık. Evi köprünün başında olan teyzem, yarama bakmak için gelmek istediyse de, bir şeyim yok diyerek bağırdım ve yoluma devam ettim. Orada oyalanıp be...
Gökyüzüne kurulan kızgın sac indirilmiş, dağın gölgesi de toprak damlı ahırın üstüne düşmüştü. Deniz kokusuna bürünmüş meltem, ahırı yalayarak yükseliyordu yukarıdaki kızıl kayaların yangınını söndürmek için.İki gözlü, birine hayvanların bağlandığ...
Henüz sekiz on yaşlarında iken Balıkesir de ikamet ediyorduk. Babam manyasın erecek köyünden Balıkesir’e gelip orada çalışıyordu. Sene 1974 yıllarında iken şehrimizde araba ve korna seslerinden bunalmıştım. Köye gitmeye karar verdim. Babamların elini...
Çocuklar için masal dinlemek ne müthiş şeydir öyle… Benim de çocukluk yıllarım dedemden, babaannemden masal dinleyerek geçti. Ne güzel yıllarmış o yıllar… O zamanlar yaşanılan zamanın güzellikleri üzerine kafa yormuyorduk. Yaşıyorduk güzellikleri… D...
O zamanlar köyde elektrik ve su yoktu. İnsanlar köy meydanındaki çeşmelerden ellerindeki koca bakır bakraçlarla su alırlardı. Tabiî ki sıraya girip, koyu sohbetler yaparak. Bakracını dolduran evine dönerdi. İbrik sularıyla ellerimizi yıkar sonra akş...
Hayat hep ezdi beni derdi. Rakı dolu bardağı işaret ve başparmağı arasında havaya kaldırırken... Yavaş ve bir ibadet yerine getiren derviş edası, ibadet birden son bulur. Ağır ağır havalanan inçe ve uzun rakı bardağını birden ağzına boşaltır, surat...
Böyledir işte DENİZ. Ben ona ne kadar hasretsem, ne kadar yaklaşmak istesem… Bir el sürer mavisini uzağa.Uzaktan daha uzağa. Ardından Yetişir sayısızlığım…* O kadar küçüktüm ki… Söylediğim gibi tanışma anımızı anımsamıyorum bile. Ama eminim annem t...