Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Uzman Psikolog İrem Afşar

http://blog.milliyet.com.tr/iremafsar

27 Aralık '19

 
Kategori
Psikoloji
 

KARDEŞ KISKANÇLIĞI

Kıskançlık, insanı mutsuz kılan, huzursuz eden bir duygudur. En yaygın kıskançlık türü, kardeşler arasında görülen kıskançlıktır. Birçok çocuğun bulunduğu ailelerde, kardeş kıskançlığına çok sık rastlanır. Aşırı düzeyde olmamak şartıyla, kardeşlerin arasında kıskançlık olması hiç de yadırganacak bir durum değildir.

Genellikle en çok görülen kıskançlık türü, büyük çocuğun kendisinden sonra gelen kardeş veya kardeşleri kıskanmasıdır. İlk çocuk, anne ve babanın göz bebeğidir, ailenin ilgi ve dikkat merkezidir. Çoğunlukla bir kardeşin gelişi ile ilk çocuğun saltanatı sona erer, çocuk, ailesinin sevgi ve ilgisini kardeşiyle paylaşmak zorunda kalır, bunu da kabullenmekte güçlük çeker. Özellikle annesinin kendisinden sonra gelen kardeşle ilgilendiğini gören büyük çocuk, zaman zaman sevilmediğini, ihmal edildiğini düşünür, bundan dolayı da üzülür.

Bazı aileler ilk başlarda çocuğun kundaktayken kardeşini kıskanmadığını söylerler. Bebek büyümeye ve başkalarının dikkatini çekmeye başladığında çocuk kardeşini kıskanmaya başlayabilir. 

Bunu da bazı yöntemlerle dile getirebilir. Çocuk büyümesine rağmen kardeşi gibi emzik emmek istiyorsa, altına yapmaya başlamışşa, bez kullanmak istiyorsa kısaca küçük kardeşi gibi davranarak dikkat çekmeye çalışıyorsa kardeş kıskançlığından söz edebiliriz.Bazı kardeşler küçük kardeşlerinin canını yakmak da isteyebilir. Kimse görmezken onun saçını çekebilir, çimdikleyebilir, tırnaklarını geçirebilir. Bazen de küçük kardeşin oyununu bozabilir, oyuncaklarını elinden alabilir.

Bu davranışların altında yatan kıskançlığı anlayamayan anne-babalar, çocuklarını azarlarlar, döver ve ceza verebilirler. Bu tepkileri ile çocuktaki kıskançlık duygusunu arttırmış olurlar. Bu anne-babalar yanlış tutum ve davranışları ile çocuktaki kıskançlığı körüklerler. Ancak anne-babanın iyi niyetine ve olumlu davranışlarına rağmen kardeşler arasında kıskançlık görülebileceği unutulmamalıdır. Kardeşler arası kıskançlık, kardeşler arası rekabet çok doğaldır. Bu duyguların dışa vurulması, gizli kalmasından iyidir. Ancak kıskançlık duygusunun çok şiddetli olması, çocuğun bunu her fırsatta göstermesi, saldırganlık şekline dönüşmesi doğal değildir. Yine bu kıskançlığın çok uzun sürmesi, anne ve babanın olumlu yaklaşımlarına rağmen azalmaması doğal değildir.

Bazı anne veya babalar çocukları arasında karşılaştırmalar yapabilir ve bu da kardeş kıskançlığını körükler. ''Bak küçük kardeşin ne kadar uysal, sen ne kadar yaramazsın'', ''Böyle yaparsan kardeşini seveceğim, seni sevmeyeceğim'' gibi cümleler kurmak kardeş kıskançlığını giderek arttırır.

Klinik gözlemlerime göre büyük kardeşi henüz yeterince olgunluğa ulaşmadan annenin çalışmadığı halde anaokuluna göndermesi ve evde bebek kardeşle ilgilenmesi de büyük kardeşte kıskançlığa ve dışlanmışlığa yol açabiliyor. Çocuklar bunu görüşmelerimde sık sık dile getiriyor. Anneler iki çocuğuna da eşitlikçi davranırsa, kendinden fedakarlık edip ikisine de yeterince vakit ayırmaya çalışırsa bu durumun üstesinden gelinebilir.

Kardeş kıskançlığı yaratmamak için anne ve babalara pek çok görev düşer. Kardeş kıskançlığını engellemek veya yok etmek için formül yoksa da, bu duyguyu hafifletmek için pek çok yol vardır. Çocuklarına eşit davranan, onları birbirleriyle kıyaslamadan eğiten, çocuklardan birinin tarafını tutmayan ve bütün çocuklarına eşit sevgi ve ilgi gösteren anne-babalar, bu konuda başarılı sayılabilirler. Çocuklara eşit davranmak demek, hepsine aynı hediyeyi almak, hepsini aynı anda öpmek demek değildir. Eşit davranmak demek, her çocuğa ailede özel bir yeri olduğunu hissettirmek, her çocuğun bir değeri olduğunu kendisine göstermektir. Haksızlık yapmamak da, her çocuğa uygun olanı, ihtiyaç duyduğu zaman almaktır. Taraf tutmamak ise, kardeş kavgalarında sürekli aynı çocuğu haklı çıkarmamaktır.

Her çocuğa yaşına, cinsiyetine ve becerilerine göre, ailede görev ve sorumluluklar verilmeli, haklarına da saygı gösterilmelidir. Kardeşler arasında işbölümü ve dayanışma teşvik edilmeli, paylaşma duygusu cesaretlendirilmeli, sevgi ve güven duyguları pekiştirilmelidir. Ancak bu yöntemlerle, kıskançlık duygusunun zamanla azaldığı ve kaybolmaya yüz tuttuğu görülebilir.

Kardeş kıskançlığı çok aşırı dozda olmamak şartıyla doğal karşılanması gereken bir duygudur. Ancak çok aşırı düzeyde olması halinde ele alınması, incelenmesi ve bir uzmandan yardım alınması gerekebilir.

Uzman Klinik Psikolog İrem Afşar

Çocuk ve Ergen Psikoloğu

Sorularınız ve İletişim İçin

iremafsarpsk@gmail.com

 
Toplam blog
: 11
: 151
Kayıt tarihi
: 20.09.19
 
 

Uzman Klinik Psikolog Çocuk, Ergen ve Bireysel Terapist İstanbul Aydın Üniversitesi Psikoloji Böl..