Tarhan Erdem ne demek istiyor

Tarhan Erdem bugün Radikal’de yayınlanan “Bağımsızlara tuzak” başlıklı yazısında bağımsız adayların birleşik oy pusulasında yer almasına çok sert tepki göstermiş (1).

Öyle ağır ifadeler kullanmış ki, tepkiden daha ötesi yazısına yansımış: “Bir siyasal eğilimin, kanunla tuzak kurarak sandığa girmesini önleme düşüncesini, anlayışını, böyle bir kanun önerisini imzalamayı ayıplıyorum. Hem seçim barajını kaldırmayacak ve hem de bağımsızların girişini zorlaştıracaksınız; bu nasıl bir düşüncedir? Anlayışla karşılamak için kendimi zorluyorum, iyi niyet göremiyorum. Buna oy verenler çocuklarının yüzüne nasıl bakıyorlar düşünemiyorum!”

14 Mayıs yazısında, Tarhan Erdem’in “Buna oy verenler çocuklarının yüzüne nasıl bakıyorlar düşünemiyorum!” diyerek ağır bir şekilde suçladıklarını 10 Mayıs günü “Birleşik oy pusulası bir reformdur” başlıklı yazımda kutlamıştım (2): “Bugün meclisteki birleşik oy pusulası konusunda yapılan anayasa değişikliği seçimlerle ilgili önemli bir reformdur. Hiç kimse bunun kendilerine karşı yapıldığını düşünmemelidir. Bu bir eksiklikti ve bugün o eksiklik tamamlandı.”

Bağımsızların birleşik oy pusulasında olması hilesiz, baskısız, gizli oy kullanmanın önündeki en büyük engeli kaldırmıştır. Gizli oy – Açık sayım ilkesi ilk kez bu kadar güvenli olmuştur.

Cumartesi günü Ahmet Türk daha sert bir şekilde tepki gösterdi ve 5-10 bir aday göstererek seçimi kilitleyeceğini iddia etti. Ben de o iddialara karşı tepkimi iki yazıda yazdım. İlk yazı da değil binlerce aday, 7 aday olacak yerde sekizinciyi bile göstermeyeceklerini anlattım (3). Son yazımda da binlerce aday olursa oy pusulası yerine nasıl oy defteri kullanılabileceğini açıkladım (4). Demokraside çareler tükenmez.

Tarhan Erdem yazdıklarında katıldığım noktalar da var: “Bağımsızların Birleşik Oy Pusulası'na yazılması, bazı seçim hilelerine kapı açacak, teşvik edecektir. Kazanması beklenen bağımsızın adına benzer adda bir kişinin aday gösterilmesi; çok sayıda bağımsız aday gösterilmesi gerçekleştirilmesi kolay hilelerdir.”

Aynı durumu bir gün önce ben de yazmıştım (3): “Ancak, DTP'nin seçimi kilitleme için yaparız dediğini başkaları oy pusulasını kalabalıklaştırmak için yapabilirler. Örneğin Ahmet Türk'ün aday olduğu ilde Ahmet Kurt, Ahmet Kuru, Ahmet Türe adında 3 bağımsız adayın adının oy pusulasında olduğunu düşünün. Bundan kim zararlı çıkar? “

Bu iki sevimsiz yöntem daha önceki durumda da yapılabilirdi. Bunlar birleşik oy pusulasının bir sonucu olarak çıkmış sakıncalar değildir.

Yazının sonunda demokrasiye inananların ne yapması gerektiğini anlatmıştım:
“Hiç kimse seçimleri bulandırmak için girişimlerde bulunmasın, bunların hepsinin benzer misillemeleri olur ve herkes zararlı çıkar. Ne DTP seçimi kilitleme girişimlerinde bulunsun, ne de başkaları oy pusulalarını karmaşık yapmaya çalışsın. Demokrasiye inanıyorsak, onu engelleyecek yöntemlerden kaçınmalıyız.”

Hiç kimse, ellerine tutuşturulmuş bağımsız oy pusulalarıyla sandığa seçmen gönderip sonra bağımsız adayları seçtirmenin demokratik bir yöntem olduğunu savunmasın. Bunun savunulacak bir tarafı yoktu. Böyle seçim açıkça şikeli seçimdi. Bağımsız adayların birleşik oy pusulasına yazılmasıyla şikeli seçim engellenmiştir.

Bağımsız adayların da olduğu birleşik oy pusulasının hangi niyetle getirildiği hiç önemli değildir. Önemli olan bilmeden demokrasiye önemli bir katkı sağlamışlardır. Bunun tersini düşünenler bir kez daha düşünsünler ama önce önyargılarından sıyrılsınlar.

Üç demokratik seçim reformu daha gerekiyor
1- Ülke barajı düşürülsün
2- Milletvekili başına nüfus ve seçmen sayısı dengeli olsun.
3- Partilerin bloklar oluşturarak seçime girmelerine izin verilsin.

Ankara, 14 Mayıs 2007

(1) Bağımsızlara tuzak: http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=221204
(2) Birleşik oy pusulası bir reformdur: http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=39856
(3) Birleşik oy pusulasıyla seçimi kilitlerlermiş: http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=40130
(4) Çok aday olursa, oy pusulası yerine oy defteri kullanılır: http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=40188