Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Aralık '07

 
Kategori
Yemek - Mutfak
 

Patatesin karnında eriyen kaşar olsam: Kumpir

Patatesin karnında eriyen kaşar olsam: Kumpir
 

Sayısız mekan ve kent vardır ama kumpir denilince benim aklıma iki yer gelir. Biri şehirler sultanı İstanbul’umun nazenin semti Ortaköy ve o harikulade ibadethane, Ortaköy Camiinin hemen ardındaki gözlemeci ve kumpircileri. O kumpircilerden alınmış karnı şişkin patateslerle, ayakları aşağı, boğaza sallandırıp keyif çatılan, felekten çalınmış saatler.


Diğer mekan ise aşığımdan, güzel İzmir’imin on sekizlik güzeli, körpe Bostanlısındaki, yan yana dizilmiş waffelcılarıyla, köfteci ve balıkçılarıyla ve pek tabi ki kumrucu-kumpircileriyle, o nazenin mekan, Kumrucu Ömür ve Kumrucu Şevki’dir.


Bu patates denilen nimet, bizlere yeni dünya topraklarının hediyesidir. Sanki şöyle bir bakıldığında, doğma büyüme bizim buralı, Anadolulu gibi durur değil mi? Nevşehirli ya da İzmir Ödemişli. Öyle değil işte dostlar. Patatesin anavatanı Amerika’dır. Oralardan, bizim eski topraklara gelen bir çok mevzu gibi, patates de yeni dünyanın en önemli ihraç markalarından biridir. Keşke, bu arkadaşların bizlere adeta dikte ettirdikleri unsurların her biri patates kadar lüzumlu, şık ve masum olsaydı.


Patatesi biz de aldık kabul ettik. Kendimiz yetiştirdik, buralı yaptık. Anadolu topraklarında patates vahaları oluşturduk. Patates kızartmasına bayılan milyonlarca insanımız oldu envanterimizde. En kallavi ve soylu memleket yemeklerimize patates pürelerini, haşlanmış patates parçacıklarını, fırında patatesi ilave ediverdik, eklemledik. Ve tabi ve maalesef “cips”, “bonfrit” ve “grill” kültürümüz de yanında eşantiyon olarak verildi, aldık kabul ettik promosyonu.


Bu patatesin bence en güzel hallerinden biri karnında eriyen kaşara eşlik eden mantar salatası ve sosis tavadır. Üzerinde mayonez ve ketçaptan menkul al-beyaz örtüsü ile. Kumpirlik patates özel olur. En irilerinden. Maazallah adamın kafasına düşse; canını, iadeli taahhütlü gönderir Azrail, diğer tarafa.


Kumpir fırını da özeldir. Alıp evdeki fırına atıyım desen sittin sene tadına, elektrik faturasının da yanına varamazsın.


Fırınında pişmiş o kocaman patatesin ortasından yardın mı, az bir şey tereyağı ve rendelenmiş kaşarla bir güzel ciğerini harman edersin mübareğin. O muhteşem sarının içinde eriyip giden sade yağın ve hilesiz kaşarın kokusuna dayanamaz oracıkta bir kaşık, koyup atıverirsin.


Sonra içine ne mi koyarsın? Keyfe keder. Yeter ki damak istesin, gönül akıversin kaşarlı tereyağı gibi patatesin ta böğrüne. Rus salatası, mantar salatası, pancar turşusu, zeytin salatası, sosis tava, haşlanmış mısır taneleri, süs biberi turşusu dilimleri ve daha neler neler. Öyle büyük bir gönlü, öyle geniş bir sinesi var ki yaslan yaslanabildiğince iç evine.


İçine ne korsan koy, üzerine mutlaka al-beyaz duvağı örteceksin, kumpir denilen biraz topluca, çokça geniş yürekli gelinin. Mayonez ve acılı ketçap. En üstüne de tabi ki taze çekilmiş karabiber ya da beyaz biber.


Yanında ne mi gider? Bardağının dışından buğusu sıyrılıp akan buz gibi bir bira da olur, kola da eşlik eder kendilerine. Keyif senin, damak senin, zevk senin.


Sağlıkla ve afiyetle efendim.


@Geçen sene bugün " 'Avrupa Yakası' Küllerinden mi Doğdu?": http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=15928


@Geçen sene bugün "Bu Numarayı Herkes Kaydetmeli": http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=15966

 
Toplam blog
: 898
: 3759
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

İzmir'de yaşıyorum.    Çok uzun yıllar öncesinden başlayıp, hiç ara vermeden bugünlere kada..