Bir hevesle başlıyoruz hayatta herşeye ve sonra koşuşturma yada hevesin geçmesi mi dersiniz geçiyor işte. Türk gibi başlayıp İngiliz gibi bitirmek diye bir deyim boşuna girmemiş günlük hayatımıza.<..
Daha önce de yazdım sanırım. Aren doğduğundan beri ilgili ve sürekli yardımcı bir baba oldum. Aren'in herşeyiyle ilgilendim ama öyle hiçbirşey bilmeyip bol keseden sallayan bir baba da olmadım yani..
İlk 15 gün içinde yaşadığımız sarılık ve enfeksiyon macerasından sonra yavaş yavaş gaz sancılarıyla tanışmaya başlamıştık. Korkulu bir rüya olarak çevreden duyduklarımız, okuduklarımız bizi..
7 oldu minik Aren'i ameliyathanenin kapısında kucağıma alalı. Hayatın o andan sonra bu kadar değişeceğini tahmin etmemiştim. Halbuki bir o kadar da hazırdım ya da hazır olduğumu zannediyord..
Sıcak bir merhabayla başlamak en iyisi sanırım. Hiç yok değil elbette ama annelerin yanında devede kulak kalır bir babanın gözünden bir günlük yazmak. Tabii ki içinde bulunduğumuz toplu..
Sıcak bir merhabayla başlamak en iyisi sanırım. Hiç yok değil elbette ama annelerin yan..