Bazen olur böyle... Boğazımdan çıkmak bilmez kelimeler. Ardı ardına sıralanır, şimdi olduğu gibi fakat bir dirhem ileri gidemezler işte. Akşam saati İstanbul trafiği edasında kitlenir kalırlar b..
Önce ona olan inancını yitidiğini hissedersin. Sonra nedenlerini sorgular zihnin. Yavaş yavaş adlandırmalar başlar ardından. Gerek can acısıyla, gerek küskünlük ve kırılganlıklarla dolu olduğundan, ol..
Yakmak, yıkmak harap etmek... Yada; kurmak, derlemek, inşaa etmek... Yaşamlarımızda bazı anlar vardır ki, harekete geçmek gerektiğini hissederiz. Durağan hal, kendini dinamik hal ile değiştir..
Bir mekanizma var ve bu mekanizma her zaman işleyen bir fizik kanunu gibi: Dilediğini düşünür, düşündüğün doğrultuda oluşacakları yaşar, yaşadığın o şeyde her ne ise ve sana ne hissettirirse onu hisse..
Kalbininizin varlığını hissetmediğiniz zamanlar olur mu? Oradan gelen tek duyum: Sessizlik. O artık:Sadece nötr. Artı değil: Öyle deli deli çarpmıyor elini ayağını dolaştırmak için türlü oyunl..
Artık yüzünü görmese de gözlerim; gün ağırırken uyanıp aldığım ilk nefeste gelen o gülümsemen oluyorsa gözlerimin önüne ve bedenim teslim ederken kendini rüyalar alemine, adınla kapanıyorsa son pe..
Sular aktığı hızın, şiddetinde çarpar kayalara... Ne denli şiddetle çağlıyorsa su, önüne çıkan sete de, o denli büyük bir güçle çarpar...Rüzgar, estiği hızla orantılı kuvvetle savuracaktır, önüne ..
Ben ne zaman sevsem boşalırken dizlerim, " ismin e hali " ile dolar cümlelerim...Ya senin?" İsmin e hali " ile neydi benim kastim? Yada neydi senin bundan anladığın?Ne olabilir..
"Gelme böyle bana ne olur, sanki sahiciymişsin gibi"..."Gerçek bir vurgun yaşatır bize bu telaşın, dur hele bir şöyle"...Ne olur yaklaşma; böylesine hızla, böylesine dolu dizgin hayatıma...
Aklım karışık... en az kalbim kadar; hatta adımlarımda onlara eşlik ediyor bu aralar.Hemde metrodan inmem gereken durağı kaçırmamak adına, içimden o istasyonun adını kendi kendime tekrar edecek kadar...