Çocukken öğlen vakitlerini severdim. Bir kasabada yaşıyorduk. Abim gazete dağıtıcısı idi. Öğlenleri eve gelirdi. O yemeğini yerken biz de gazete ve dergilere bakardık. Hazine odasında gibi hissederdik..
Bugün bir öğrencimi üzdüm. Doğru dürüst Türkçe bile konuşulmayan, sekiz çocuklu bir evde yaşıyor. Evde çalıştıran olmadığından okulda ne öğrenirse onunla bir şeyler yapacak. Ama çabuk unutuyor. Korku..