Çiçekleri özledim... Boyumuzu aşan çalılıkların da Koşup kaybolduğumuz kırları. Çitlembik ağacı gövdesinde İsmimiz hala durur yan yana.
Çelik halatlar gibi örümcek ağları... Yerin çektiği çığlık sesleri, kimse duymayacak feryadımı oysa haklılığın esaretiydi ağır gelen... Akreple Yelkovanın telaşı var içimde. Yolumun üzerinde ..
Kim demiş özgür basınımız yok diye, bakınız ÖSYM'de bir skandal daha olmuş ve sıka sıka dallanan budaklanan şifreli kitapçıklar ve sorular her alana yayılmaya başlamış... Üstelik YÖK başkanı ..
Bu kaçıncı tembihim kendime Kaçıncı insan suretine aldanmışlığım... Kahrolsun demekle kahrolmuyormuş kimse Söz geçiremedim yine Kahrolası yüreğime... Rahşan Atar ..
En sevdiğin bilekliği Tek başına takabilmektir bileğine Yalnızlık... Belki son rütuşta makyajının Gülümseyebilmek aynada suretine... Her günün sonunda, Merhaba evim ..
Bahçende tohumlar filizleniyor O taşlı tarlayı sürüyor aptal Kokusu kendini ele veriyor Çiçeği yok diye söküyor aptal Köyünde yılanlar cirit atıyor O..
Bir sokak kedisiyim şimdi Gecenin karanlığında Üşüyen , titreyen Bir sıcak el okşadı beni Bir karton kutu sıcacık yuvam... Miskinliğimden değil üşüdüm uyuya kaldım... Ya..
Ramazan geldi hoş geldi. Kavuklu ile Pişekar çoktan sahnede, bir orta oyunudur süregiderken Türkiye’de seyircinin derdi bir başka bu günlerde. On bir ayın sultanı geldi Ramazan, et fiyatla..
Kimin ne düşündüğünü umursamak ahmaklık olurdu bu saatten sonra. Doğru yaşamak, doğru kararlar almak, asıl önemlisi insan olmak adına maddi kayıplara uğramanın çaresizliğinde, haklılığın..
EVVEL ZAMAN İÇİNDE BİR AŞK VARMIŞ… Bencillik mutlu etmez ne kişinin kendisini ne de karşısındakini… Ne kadar kandırabilirsin kendini, mutluluk oyunu oynamak mutlu olmak değildir. Oyun biter pe..