Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Mart '17

 
Kategori
Kent Yaşamı
 

Değişen şehir hayatı ve körelen değerler üzerine

Değişen şehir hayatı ve körelen değerler üzerine
 

Mahalleler, canlı organizmalarıdır şehirlerin. Apartmanlar da, bu organizmaların yaşam hücreleri. Her apartmanın kendine özgü bir ruhu, canlılığı vardır. Hele bir de aile apartmanıysa, bu canlılık en içten ve baskın haliyle dışa vurur, ele verir kendini.

Bu yazımın karalamalarına başlamadan önce, Sayın Kenan Işık'ın modern site hayatından, klâsik mahalle yaşantılarına doğru geçişlerini anlattığı ve editörler tarafından önerilen bloglar arasında yer alan ŞEHİR İÇİ APARTMAN MI, ŞEHİR DIŞI SİTE ORTAMI MI? başlıklı yazısı gözüme çarptı. Ben de modern şehir hayatında yitirdiğimiz değerler üzerine bir şeyler yazmak istiyordum. Yazmak istediğim konuyla ilgili kafamda düşüncelerin oluşmasında, açıkçası bu yazının büyük katkısı oldu. 

Ben de 15 yıldır ailemle birlikte Anadolu yakasında oturuyorum. Site hayatı belki rahat, güvenli, huzurlu ama kimi zaman yıllardan beri alışageldiğimiz mahalle ortamını da aramıyor değiliz. Belki genel kanı bu yönde olmasa bile, ben öyle düşünüyorum.

Zamanla mahallelerin yerini siteler, apartmanların yerini bloklar, hatta küçük iş hanlarının, müstakil işyerlerinin yerini devasa plazalar aldı şehirde. Ve şehri parselleyen dev yapılar arasında insanların masumiyeti, birbirine hoşgörüsü, yüceliği, en önemlisi de saygısı ve sevgisi kaybolup, gitti.

Gün aşırı gidip, neredeyse tüm zamanımızı geçirdiğimiz, sınırsız olan yaşamsal zevklerimizi, ihtiyaçlarımızı birer kısırdöngü halinde sınırlı alanlarda ve aktivitelerle tatmin etmeye çalıştığımız alışveriş ve eğlence merkezleri; şehrin, bizleri cezbetmek ve bununla beraber yoldan çıkartmak amacıyla yüzüne yaptığı alımlı bir makyaj bence. İnsan belki birçok önemli ihtiyacını giderebiliyor şehirde ama en önemli ihtiyacında ve zor zamanlarında bazen ona güç verecek ne bir nefes hissedebiliyor ne de onu doğrultup, yeniden ayağa kaldıracak bir el bulabiliyor yanıbaşında.

İşte mahalle kültürü bunun için çok önemli bu toplumda. Çokça rahatlık, huzur ve güvenlik uğruna modern site hayatını, klâsik mahalle ve apartman yaşamlarına tercih ediyoruz. Belki mahalle kültürüne özgü bize karışanlar, edenler, arkamızdan gıybet, dedikodumuzu yapanlar yok ama site hayatının burnundan kıl aldırmaz gururu ve çevresine kayıtsızlığı karşısında insan bazen bu mahalle baskısını dahi özleyebiliyor. 

Hastahanelerde kontrol sırası için kavgaya tutuşan, birbirinin sırasını gasp eden hastalar ve hasta yakınlarından tutun da, toplu taşıma araçlarında arka taraflara doğru ilerlememek, ayakta kalmış ve ihtiyaç sahibi olan yolculara yer vermemek adına sürekli müzik dinleyenlere, kitap okuyanlara hatta uyuyanlara kadar toplumumuzun genelinde zaten çevredikelere karşı bir kayıtsızlık ve umursamazlık eğilimi hakim. Modern site hayatının da bundan daha farklı olması beklenemezdi ya.

 
Toplam blog
: 266
: 1321
Kayıt tarihi
: 22.06.06
 
 

1982 yılında İstanbul'da doğdum. Açık Öğretim Fakültesi İşletme Lisans eğitimimi 2005 yılında tam..