Galatasaray'ın izleyeceği strateji nasıl olmalıdır?

Özellikle "operasyon" ya da "tedbir" gibi kelimeleri kullanmadım, çünkü bunlar uzun vadeli stratejinin içinde yer alan kısa vadeli faaliyetler olabilir. Oysa Galatasaray'ın artık uzun vadeli bir strateji belirlemesi ve uygulamaya geçirmesi hayati bir konudur. Yarın yapılacak yönetim kurulu toplantısının ana gündemi de bu olmalıdır. Basında yazıldığı gibi yönetim kurulu içerisinde derin çatlaklar varsa gerekirse kongreye gidilmelidir. Ancak ben bugünkü şartlarda kongreye gidilmesinin faydadan çok zarar getireceğini düşünüyorum, kaybedecek zaman yoktur! Dolayısıyla yönetim kurulu üyelerine düşen görev; öncelikle Galatasaray'ın menfaatlerini düşünerek gerekli radikal değişikliklere imza atmak ve birlik görüntüsü vermektir.

Belirlenecek uzun vadeli stratejinin ilk ayağı tabii ki kısa vadeli tedbirlerdir. Bu tedbirler ara transfer dönemini de içine alacak şekilde belirlenmelidir. Bu kapsamda artık Galatasaray'a vereceği bir şey olmadığı belirginleşen futbolcular takımdan uzaklaştırılmalıdır. Bu oyuncular:

Gökhan Zan, Aydın Yılmaz, Zvijezdan Misimovic, Serdar Özkan. (4)

Orta ve uzun vadede yerine transfer yapılarak gönderilmesi gerekli oyuncular:

Aykut Erçetin, Emiliano Insua, Mehmet Batdal, Mustafa sarp, Lorik Cana, hakan Balta, Serkan Kurtuluş, Harry Kewell. (8)

Orta uzun vadede, sezon sonunda gösterdiği performansa göre 25 kişilik kadroda bulunmasına karar verilebilecek oyuncular:

Servet Çetin, Ayhan Akman, Ali Turan, Elano Blummer, Juan Pablo Pino. (5)

Hala umutları varsa Emre Çolak'ı da kiraya verebilirler. (1)

Toplam 18 futbolcu. Geriye kalanların bir kısmı zaten hiç oynamadığı için karar vermek zor. Ancak Musa Çağıran da bu kapsamda kiraya verilebilir.

Kısa vadeli tedbirler kapsamında, öncelikli olarak Adnan Sezgin istifa etmese de görevden alınmalıdır. Ara transferde mutlaka gerekli bölgelere takviyeler yapılmalı ve takıma taze kan aşılanmalıdır. Forvete bir, orta sahaya üç, defansa iki oyuncu alınmalıdır.

Orta sahaya yapılacak transferlerden birisi mutlaka Manisaspor'dan Yiğit İncedemir olmalıdır. Bu adam tam Galatasaray'ın ihtiyaç duyduğu cesaret, fizik ve tekniğe sahip bir dinamo. İkinci oyuncu ise, oyunun çift yönünü oynayabilecek güçlü ve teknik bir orta saha oyuncusudur. Yani Misimovic'in transfer nedeni neydi ise aynısı. Üçüncü oyuncu ise sağ kanadı hallaç pamuğu gibi atabilecek Volkan Şen olabilir. İyi bir sağ bek veya Sabri ile birlikte Bursaspor'da olduğundan çok daha etkili olacaktır. Ara transferde alınamazsa sezon sonunda mutlaka alınmalıdır. Ona vermedikleri para ile bir çok transfer yapılmış fakat hiç bir işe yaramadığı görülmüştür.

Defansa yapılacak takviyelerin ise biri stoper olmalıdır. Bu da Gaziantepspor'da oynayan Dany Nounkeu'dur. Yeterli tekniği ve müthiş sürati ve hava toplarına hakimiyetiyle mükemmel bir transfer olacaktır. Defansa yapılması gereken ikinci acil transfer yıllardır eksikliği giderilmeyen sağ bektir. Burada asıl görev yeri sağ bek olmayan Sabri yıllardır yama yapılmaya çalışılmaktadır. İyi ortalar yapabilecek ve ataklara destek verebilecek fiziki yeterlilikte bir sağ bek acil ihtiyaçtır.

Forvete yapılacak takviye için isim veremiyorum, bu isim yabancı olabilir.

Galatasaray sezon sonu yapılanmasında ise politika değişikliğine gitmeli, futbolcu transferleri şimdiden planlanmalı, Mayıs veya Haziran ayları itibariyle sonlandırılmış olmalıdır. Serdar Özkan örneğindeki gibi "ya tutarsa mantığı"yla yapılan ucuz ama çok transfer yerine, pahalı ama az transfer yapmalıdır.

Ara transfer döneminde hedeflenen transferler yapılabilirse, sezon sonunda 5-6 transfer ile yeterli takviye yapılmış olacaktır. Unutmamak gerekir ki Galatasaray alt yapısında A takımda oynayabilecek yapıda oyuncular yetişmektedir. Eğer sezon ortasından itibaren ligde bir mecburiyet oluşmamışsa, gençlerden bir iki takviye yapılarak takıma ısındırılmalı, yeni sezonda hangisinden yararlanılabileceği görülmelidir. Önemli olan bu cesareti ve duruşu gösterebilmektir.

Altyapıya oyuncu seçilirken sadece tekniğe değil, ileride A takımla maça çıktığında gerekli fiziki direnci gösterebilecek oyuncu seçimine de dikkat edilmelidir.

Galatasaray taraftarlarına düşen sorumluluk ise, yönetimi ne kadar beğenmezse beğenmesin en zor günlerde takımının yanında olmaktır. Takım şampiyonluğa giderken takımlarındaki futbolcuların isimlerini sayamayan taraftarlar da maça gider, takımını destekler! Önemli olan bugün Galatasaraylı olabilmektir.

Ne mutlu Galatasaraylı olana..