Gazını tutamayan komedyenler!

-Ünlü bir komedyen, sergilediği oyunu bitirdiğinde, elindeki mikrofonu sahnedeki masanın üzerine bırakıp yüzünü seyircilere döner. Ellerini yanlara açarak havaya kaldırır, ayaklarını çaprazlaştırıp tüm zerafeti ile seyircilerini selamlamak için eğilir.

Salonda yüzlerce kişi bu oyuncuyu delice alkışlar. O’ anda komedyen, alkışlardan duyulmayacağını sandığı için, kasıklarını şişiren, bağırsaklarını düğümleyen “Gaz”ını ufak ufak salmaya başlar... rahatladıkça biraz daha, biraz daha!

Alkış sesleri birden kesildiğinde, bu kez kocaman hoparlör’lerden “Tiiiiiii” diye gaz sesi duyulur! Oyuncunun eğildiğinde, masaya bıraktığı mikrofon tam arkasında ve açık olarak durmaktadır!

Uzun uzun gelen “Tiiiiiiiiiiiiiii” sesinden sonra, komedyen eğik vaziyetteyken gözlerini kapar içinden “Eyvah şimdi yandım” der. Birden ”ti” ler, tiii, tii, ti diye aksiyon yapmaya başlar! Tabi, oyuncumuz rahatlamanın o muhteşem zevkini yarıda kesmek istese de bunun için çok geçtir artık, çünkü ok yaydan çıkmıştır bir kere!

Seyirciler şaşkınlıklarını üzerlerinden atar atmaz, zor durumda kalan komedyene moral olsun diye tekrar uzun uzun alkış tutarlar. Alkış tutanların arasında gaz sesini oyunun bir parçası olduğunu sanan, biçare insanlar da vardır!

Komedyen çıkardığı “gaz”ı alkışlayan seyircilere sahip olduğunu görünce çok sevinir! Bu hareketi diğer gösterilerinde de kullanma fikri doğar içine! Yine kendini delice alkışlayacak seyircilere sahip olacağını düşünür!

Komedyen bir süre, sergilediği her oyunun içinde “ti” sesini çok kolay çıkarmaya başlar; Tİİİİİİ Tiiii…Tİİİİİ Tiiii…

İlk günler hep aynısı olur, seyircilerin büyük bir kısmı kı.ını mızıka gibi kullanan bu komedyenin zor durumda olduğunu sanarak moral olsun diye alkış tutarlar… Fakat daha sonra bunu bilerek yaptığını öğrenirler!!!

Halen, “Tii”yi, oyunun parçası sanan biçare insanlar, komedyeni alkışlamaya devam ediyor olsalar bile, aklı selim insanlar komedyenin bu yüzsüzlüğünden sıkılıp, kendi sıralarını çoktan boş bırakmışlardı.

Komedyenin canı, tanıdık, aklı selim, kaliteli yüzleri görmek, daha çok alkış almak istiyordu. Oysa insanların kalitelileri (!) periyodik olarak çıkan kokulardan bıkmıştı artık!

Her türlü oyunu sergileyen fakat ciddi insanları etrafında toplayamayan komedyen pes eder…ve haber gönderir, “Özür dilerim”

“Ne olur gene gelin…

Beni yalnız bırakmayın!

Sibop taktırdım…

Filtre taktırdım…”

Tabi, komedyen alkış derdinde!

Ama insanların geyik yapacak o kadar vakti yok ki,

Herkes ekmek-pide- derdinde...!