Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Eylül '17

 
Kategori
Kent Yaşamı
 

Kütahya’nın ‘Durdurulamayan’ Görme Engelli Başkanı

Kütahya’nın ‘Durdurulamayan’ Görme Engelli Başkanı
 

Kütahya’nın ‘Durdurulamayan’ Görme Engelli Başkanı


‘Öyle uzaktan “Seni seviyorum Reis” demekle bu işler olmaz; seven sevdiğini fiiliyata geçirerek İSPAT etmek zorundadır ki, sevginin samimiyeti meydana çıksın. ‘

     ‘Durdurulamayan’ tabiri iddialı bir tabir. Neden böyle söylediğimi makalemizi okudukça daha iyi anlayacaksınız. Konumuza Kütahya ahalisi nasıl bir birey ister eleştirimizden başlayalım… İtiraz etmeyen, eleştirmeyen, el pençe divan, sürekli öven, Etliye-sütlüye karışmayan, kendi çapında olan vs. gibi bireyler ister gibi görünüyor görüntüde. Kütahya’da itiraz ederseniz, eleştirseniz, el pençe divan durmayıp çat kapı girerseniz, siyasi makamları ( en tehlikelisi bu madde) övmez de hatalarını söylerseniz, kendi kabuğundan çıkıp arı kovanına çomak sokarsanız; işte o zaman vay halinize. Kütahya’da size hayat yoktur o zaman.

     Peki Kütahya’da böyle bir insan var mı? Var da Kütahya’da yaşayabiliyor mu? Yaşamasa ‘Durdurulamayan’ başlığını atmazdık heral. Ama şu var ki epey Kütahya’nın başı ağrıyacak. Çözümü ise basit: Ne yapıp yapıp bu adamı bir siyasi makama seçip başını kaşıyacak vakit vermemek. Merak ettiniz değil mi? Kimden bahsettiğimizi açıklayalım artık… O Türkiye Beyazay Derneği Kütahya şube başkanı Halil Bilgiç. Yağcılık olsun diye demiyorum Türkiye’de Sayın Lokman Ayva’dan sonra mutlaka tanışılması gereken bir isim. Tanışıldığında karşısındakine çok şey katacak bir kişilik.

     Halil başkan sonradan ‘tavuk karası’ rahatsızlığı nedeniyle gözlerini kaybetmiş bir beyefendi. Tabi sonradan görme yetisini kaybetmesi- kabullenmesi, alışması gibi zor bir süreçler yaşamış. Rabbim imanla ömrünü tamamlayan tüm görme engelli kardeşlerimize ahiretinde herkesin özenerek bakabileceği güzel gözler nasip eylesin. Halil başkan Uzman çavuşluktan emekli. Uzman çavuşluğun verdiği tatlı sert tarafı da var tabi. Ben bile zor alıştım kendisine. Ama alıştıktan sonra da hayatınıza kattıklarını gördüğünüzde iyiki hayatımızda var halil bey diyeceğinize adım gibi eminim. Halil başkanın Kütahya’da yıkıcı değil yapıcı, itiraz eden, eleştiren, siyasi makamlara  hatalarını söyleyen tavırları ekonomi, siyasi ve sosyal camianın canını epey sıktığını duyuyoruz. Esasında Kütahya’da Halil başkan gibi 3 tane adam olsa Kütahya Türkiye’nin en gelişmiş illerinden olurdu heral. En azından batının ‘Hakkari’si’ olmazdı.

     Kendine özeleştiri yapmayan iller gerilemeye mahkumdurlar. Yerel siyasetçilerin anlamadığı bir konu da şudur. Bölgeyi iyi bilen, siyasetçiye hatalarını söyleyebilen, cesur, halk ile iç içe insanları yanlarına almazlar da, giderler nerde pasif tipleri danışman ya da herhangi bir makam olarak yanlarına alırlar. Halil başkan gibi hakikatleri gören insanların dernek başkanı olarak kalmaması lazım aslında. Ama hani Kütahya’lı atalarımız söylemişler ya: ‘Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar’. Bu atasözünden hiç kimse umutlanmasın.  Çünkü; Halil başkan kapıdan kovulursa bacadan girer hatayı bulur, mücadelesini sürdürür ve yanlışı düzeltir. Neyse halil başkana ait ibretlik sosyal medya sözlerinden size faydalanacağınız bilgiler aktararak konuyu kapatıyor ve marifet iltifata tabi diyerek sözlerime son veriyorum.

-        ‘Etme sırtını duvardan başkaşına emanet

  En kraIının biIe içinde vardır bir nebze ihanet.’

 

-       Nasıl yeni doğmuş bir kuzu 100 tane koyun arasında annesini buluyorsa yapmış olduğunuz iyilik de kötülük de bir gün sizi bulur

Hz Ömer

 

-       Fil çoğalsın.. Ebabilden umut kesilmez
Firavun azsa da, Nil'den umut kesilmez
Zalimler ölmüyor diye yese kapılma
Sabret hele.. Azrailden umut kesilmez..!

Üstâd Abdurrahim KARAKOÇ

-       İşini bihakkın yapan; Adaleti uygularken, her vakıanın kendine has şartlarını gözeterek, eşyanın tabiatını/fıtratını kıstas haline getiren ve böylece zulmü engelleyecek olan; Bulunduğu yerde, makamda ve mevkide “emanet&ehil” titizliğine riayet eden; Eğer kendisine sunulan işin, makam ve mevkinin ehli değil ise, çok iyi imkânlar sunulmuş dahi olsa, hesap gününü düşünerekten Allah için reddedebilen;  Vazifesini yerine getirmekten aciz, akşama kadar ense yapan klasik devlet memurunun aksine, çalışmayı bir ibadet olarak gören ve her yaptığı işin hesabını verme şuuruyla hareket eden; En alt birimlere kadar makam aracı ve şoför kullanmak gafletine düşerek, devletin/milletin malının israf etmekten özenle kaçınan; Geçmiş yönetimlerde uygulanan ve müslümanların da şiddetle eleştirdiği bir takım adaletsiz ve milletin aleyhine olan uygulamalardan uzak duran ve bunlara karşı mücadele eden; Bulunduğu bir vazifede, hem devletten/milletten aldığı maaşın hakkını veren, hem de bir tebliğ yükümlülüğü bilinciyle, hayatı ıslah etmekle vazifeli olduğundan dolayı yaptığı işe bir de Allah rızasını katarak sorumluluğunu iki katına çıkaran şuurlu insanlar vazife başına getirilmelidir.  Halil Bilgiç

 

 

 
Toplam blog
: 358
: 662
Kayıt tarihi
: 22.12.12
 
 

4 Aralık 1982'de Kütahya'nın Tavşanlı ilçesinde doğdu.Tavşanlı Fevzi paşa ilköğretim okulu,İmam h..