- Kategori
- Dil Eğitimi
Türkçe Şiir Dilimi
Türkçe, uzun söze gerek duymayan bir şiir dilidir. Yani kısa anlatımı seçmesi onu dünyanın seçkin, varsıl dilleri arasına sokabilir. Bunu başarmanın yolu şiirimizi verimli, nitelikli kılmaktan geçiyor. Dilimiz gelişince şiirimiz, şiirimiz nitelik kazanınca dilimiz gelişecektir.
satırbaşı
*
sesi kuşandı sözcükler
sonrasız
taşıyor günceli
satırbaşında çığlık
uyanış ağlamaklı
düş korkulu
gün bayram değil
türkay korkmaz
Bu örnek şiir, niteleyici sözcükleri sıralayarak oluşturulan betimleme dilinden uzak, şiirde eylem sözcükleri dışlanmadığından şiir devinim kazanmış, yaşantılara akabilmiştir. Şiir bilgi aktarmayı amaçlamadan ozanın yarattığı dille imgelerden, düşlerden, özlemlerden oluşan bir yaşantı birikimini sunuyor. Şiir duyumsatıp, anımsatıp sezdirirken giz taşıyor.
Bu şiir biçim ve içerik olarak diğer örneklerden ayrılıklar taşıyor. Dizelerin küçük harflerle başlaması, şiirin başlığı, ozanın adının dilbilgisel kurallara uyulmadan yazılması neden böyle diye sorulabilir. Bu soruların yanıtı ne olabilir?
. ŞİİR ANLAYIŞI
*
Şiiri, yazın türleri içinde özgür, dilbilgisi kuralı tanımayan bir türdür diye tanımlayabiliriz. Ozan şiirini kendine özgü bir anlayışla, kurallarını kendi koyarak örmüş. İkiliklerle kurulan şiir tek dizeyle bitmektedir.
Bu örgü, şiirin omurgası kurgulanan şiirde ozanın düşündüklerini, duyumsadıklarını bir bütünlük içinde şiirine aktarması alışılmış şiir anlayışının dışına çıkarak gerçekleştirilmiş.
Bu açıklamadan şiirin yerinde durmadan biçim ve içerik olarak değişiklere uğrar sonucunu çıkarabiliriz.Her çağ kendi şiirini, her ozan kendi dilini yaratır.Şiir, her ozana, her okura göre biçimlenen; içerik kazanan bir türdür. Bu tanım da bu şiire uygun düşmektedir.
Şiir, içerik olarak hemen kendini ele vermiyor. Her okur şiirde ayrı sesler, söylemler, duyumsamalar, anlamlar, anlamsızlıklar yakalayabilir. Ozan kadar okur da özgürdür. Ozan, şiirini kurarken nasıl özgürlüğüne düşkünse okura da aynı özgürlüğü tanıyor. Sözcüklerin çağrışımlar yaratacak biçimde imge olarak kullanılması anlamı ya da duyumsananı arka planda vermesini sağlıyor. Bu da ozanı özgünlüğe götürüyor.
Kısaca:
Şiir, özgül ve özgün bir kişilik kazanarak nesnel gerçekliği yeniden üretir.
Şiir, dilsel yapının güzelduyusal değeridir.
Şiir, sözcükleri kanatarak, sözcüklere kanat takarak gerçekleşir.
. ŞİİRDE İMGE
*
Ozan, imge denizinde yansımaların kaynağına yönelir, kavrayış ve dil arasındaki soyutlamayla duyumsatır, yeniden üretir. İşte bir ustadan:
SAİT’E AĞIT
Ölmüş Sait
Deniz mavisinden erken
Bunca sevgiden sonra
Ölmüş, annesini öperken
Ölmüş, eli ayağı uzak
Camların üstü buğu
Ölmüş, çocuklar izin vermeden
Yüzünde sarışın çocukluğu
Yıldızlar gitmez gün doğmaz,
Ölmüş, korkunç uykusu yerde;
Ölmüş, belli belirsiz düşcek
Üşür balıklar öykülerde
FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA
Hüzün anlatan bu şiirdeki sevginin büyüklüğü, yüceliği boy veriyor ama, hüzünle.