Türkiye’ye perinin sihirli değneği mi değdi?

Toplumda, devlette, kurumlarda müthiş bir öze, milliye, yerliye dönüş var…

Tabii şimdilik bu, ekonomi, daha doğrusu sadece, para-döviz meselesinde bir millileşme…

Elbette amaçladığımız, hayal ettiğimiz yere hâlâ çok uzak…

Fakat bütün uzak mesafelere yürüyüş, o istikamete doğru atılmış ilk adımla başlar.

Türk parasına dönüşün, bu ilginin, bu teveccühün böyle bir ilk adım olduğunu ümit ediyorum.

Neredeyse unutulan, hor görülen Türk Lirası şimdi “baş tacı”!

Vatandaşın müthiş bir ilgiyle Türk parasına yönelmesinin yanı sıra en kozmopolit şirketler bile bütün iş ve işlemlerini Türk parasıyla yapacaklarını açıklıyorlar…

Devlet kurumları, ellerindeki bütün dövizi Türk Lirasına dönüştürdüğünü, bundan sonra bütün ihalelerin ve alış-verişin Türk parasıyla yapılacağını bildiriyor.

Futbol Federasyonu bile elindeki dövizi Türk Lirasına çevirdiğini, bundan sonraki ödemelerin Türk parasıyla yapılacağını söylüyor.

Türk parasına ilgi ve teveccühün sonu gelmiyor…

Maşallah diyorum, maşallah!

Biz milliyetçiler yıllarca yazsak-çizsek, kampanyalar yapsak ki yazdık-çizdik, millete millî paranın erdemini, döviz tutmanın zararını anlatamazdık, anlatamadık.

Ne kadar gayret edersek edelim, şu noktaya asla gelemez; kozmopolit şirketlerin, spor federasyonlarının TL’ye teveccühünü sağlayamazdık.

Fakat memleket, bizim hayal ettiğimiz noktanın bile ötesine geçti, işte!

Galiba, ülkeye peri kızının değneği değdi!

Çok memnun ve mutluyuz… İstikbal için umutluyuz. Darısı başta eğitim, gelenek-görenek, yeme-içme olmak üzere her konudaki millî hamlelere…

x   x   x

Teşvik Paketi, teşvik edici mi?

Doğrusu, Başbakan Binali Yıldırım’ın çoğu konuşmasını güven verici buluyorum. Bilhassa, 15 Temmuz ertesinde öne çıkışı, dirayetli duruşu hoşuma gitti. Ona daima güvenmek ve hükümetiyle birlikte başarılı olmasını yürekten istiyorum.

Dün (8 aralık 2016), bir “Ekonomik Teşvik Paketi” açıkladı.

Ekonomi konusunda yıllarca eğitim almış ve halen almakta olan birisi olarak, “paket”in çoğu bölümünü anlayamıyorum. Hele krediler, kime verilecek, nasıl verilecek, nereden verilecek; muamma gibi… O derece karışık! Nasıl “teşvik edecek” anlamak imkânsız!

Hele hele, “özel sektörde 500 bin kişi işe yerleştirilecek” proje ve vaadi nasıl inandırıcı gelebilir? Devlet olarak, özel sektörde işe nasıl eleman yerleştirebilirsiniz?

Bu, bütün iktisadî kuralları çiğnemeye kalkmak olduğu gibi, son derece uçuk, hayalî bir vaat gibi geldi bana!

Bu saatten sonra, hükümetin yapabileceği en yararlı hizmet, “özel sektörde çalışanların işlerini muhafaza etmelerini sağlayabilmek” olur.

Bu safhada, şu anda çalışmakta olanlar işlerini kaybetmesin yeter.

Bunu sağladıktan sonra yüz binlerce kişiye iş imkânları da yaratabilirseniz elbette sizi ayakta alkışlarız.

x   x   x

Günün çizgisi, yazete.com'dan