Yaşlanmamış, Sadece Yaş Almış...

TRT Haber kanalında"Ömür dediğin" isimli programı izlerim , rastladıkça...  İlginç hayat öyküleri, örnek alınılacak ayrıntıları  izledikçe, kendi çevremdeki yaşlıları,yaşanmışlıkları da düşünür karşılaştırmalar yaparım kendimce.

110 yaş gibi pek az insana nasip olabilecek kadar uzun bir hayat çizgisi olan, Trabzon-Araklı'da yaşayan Hasan Çebi , pek çoğumuza dünyaya bakış açısı ve yaşamı ile örnek olacak birisi.

En ilginci , "Daha otuz yıl  yaşayacağını"  röportaj esnasında birkaç kez yinelemesi. "Tabii Allah, nasip ederse" diye ilave ediyor. Uzun boylu,iyi giyimli bakımlı,hafızası zehir gibi. Babasından ve onun Atatürk,Kazım Karabekir,İsmet İnönü ile olan savaş anılarından bahsederken , kendi yaşamından kesitleri anlatırken en ufak bir tekleme, tereddüt göremedim.İslam konusunda da, Kur'anla ilgili  olarak, "ne sorarsanız cevap veririm" diyor bu ilginç yaşlı...

Sabah kahvaltısının içinde; yağ,bal,peynir çay veya süt  olduğundan , günde iki  öğün yediğinden söz etti. Akşam,etli çorba veya pilav yoğurt, gece de mutlaka sütlaç yiyormuş...Bir de,  çok sık su  içtiğini söyledi. Hatta,"Bakın, deminden beri ben kaç kez su içtim, siz hiç içmediniz" diyerek görevlileri de ikaz etti bu konuda. Eşi ile 77 yıl gibi,yine çok az insana nasip olacak  uzun bir birliktelik yaşamışlar; o,doksan yaşında vefat etmiş. Şu anda kendisine Gürcistanlı genç bir bayan bakıyor, ekranda  kendisine hizmet ederken gördüm.Hiçbir sağlık sorununun olmadığını  söylemesi de ayrıca  şaşırmama neden oldu.

"Çocuklarımın,torunlarımın evlerine gittiğimde, öksürmeyeceksin,çok konuşmayacaksın... falan,filan, neyime gerek evimde rahatım" diyerek,evindeki huzurundan bahsediyordu, bu; yaşlanmamış,sadece yaş almış, Karadeniz'li...

 Akıl ve beden sağlığımızın yerinde olması, her yaşımızda ,en azından kişisel işlerimizi görebilecek durumda olmamız,bu dünyada bize altın tepsiyle sunulmuş en  değerli   mücevherler... Dünya malının,zenginliğinin  hiçbir anlamı olamaz   sağlığımız,huzurumuz yoksa...  Genç,yaşlı herkesin; gelecekle ilgili,en önemli  beklentisi de bu,  sanırım... Hepimiz kaderimizin bize belirlediği istikamette ve şekilde yol alıyoruz...  Bize düşen; her nimetin,güzelliğin değerini bilerek,hakkını vererek yaşamak, önümüze çıkan zorlu sınavlardan yılmadan, yaşama tutunabilmeyi başarabilmek, gerisi,Allah'ın  bileceği...