Açılımı destekliyorum!

Hükümetin son günlerdeki tavırları benim de hoşuma gitti!

El Beşir'e gelme dedik!

Adam Darfurda yıkmadık ocak bırakmamıştı! Resmi istatistiklere göre üçyüz bin kişi yerinden yurdundan olmuş ebedi aleme göç etmişlerdi! Avrupa Birliği ve ardından Amerika bizleri uyarmış fakat Cumhurbaşkanımız "Onlar da kim oluyor? Ne karışıyorlar bizim işlerimize" mealinde sözler etmişti! Başbakanımız da "Kardeşim ben gittim gördüm Darfuru! Yok öyle birşey!"demişti. Dışişleri Bakanımıza bunu sorduğumuzda "Karfura gittiği şeklindeki beyanın bu şekilde çarpıtılmasını manidar " bulduğunu beyan etmiştir.

El Beşir'i yoldan çevirmiştik!

"Abi sis var! Sen Kahireye in en iyisi!"

İkinci olay da İsviçrelilerin yediği nane! Avrupanın tam orta yerinde "bağımsız ve bağlantısız!" ama takıntılı bir ülke olan İsviçreliler yaptığı bir halkoylaması ile camilerde minare uygulamasına hayır dediler!

Hükümetimiz bu antidemokratik halkoyu kararına tabiatıyla sessiz kalamazdı! Bu konuda Dışişleri Bakanmız İsviçrenin Bayan Dışişleri bakanıyla yaptığı telefon diplomasisinde "Abla bu yaptığınız demokrasilerde olmaz. Bak biz bile açılımı halka sormuyoruz!" diyerek üzüntülerini beyan etmiştir!

En çok da AB'den sorumlu devlet bakanımızın sözleri hoşuma gitti!

"Paralarımızı çekelim de görürsünüz!" dedi.

Bunu emir telakki ederek dini bütün müslümanların İsviçre bankalarındaki paralarını yerli bankalarımızdan El Mangır Bank, Fizan Bank ve buna benzer katılım bankalarına yatıracaklarından kuşkum yok!

İsviçreli yetkililer, son olarak bu oylamanın demokratik olmadığını, zaten halkın demokrasi denince muz anladığını belirttiler ve en kısa süre zarfında bu yanlıştan dönmeyi umduklarını söylediler!

Zarf atmadılarsa eğer!

Görüldüğü gibi demokratik açılımı artık ihraç etmeye başladık! Ülkemiz adına çok güzel gelişmeler bunlar!

Not: Bu yazıyı biraz önce okuduğum bir haber dolayısıyla yazdım! Milliyet'in satılma durumu varmış! Bakarsın satılır, ayazda kalmayalım!