Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Temmuz '10

 
Kategori
Blog yazarları tartışıyor!
 

Aha!.. Deneyim konuşuyor burada! 1/2

Aha!.. Deneyim konuşuyor burada! 1/2
 

Kaynak:İnternet


Vallaha şımarıklıktan değil, Türkiye standardında deneyimli biri olarak düşüncelerimi aktarmak istemekteyim; deneyim konusunda fazla mütevazı olamayacağım, eninde sonunda iki koca boşamışım!..

Ayrıca, aşk benden sorulur, zira bir terazi kadınıyım burç olarak, hani Venüs var ya, falan feşmekan!

Ama ne yalan söyleyeyim, ilkokul düzeyinde birilerini biraz daha farklı yerlere koymakla başladı her şey; bende mi bir anormallik vardı, yoksa birçok kişi ne yaşadığını mı fark etmiyordu, ya da ayıp diye bellendiğinden ifade etmek mi istemiyorlardı, vallaha bence üçüncü şık, ama yine de belki de acayip olan benim diye düşünerek yargısız olmaya çalışacağım!

Vallaha, ben hepten başkayım diye ısrar edenleri bilemem, olabilir elbette, kendi adıma konuşursam; ilkokul son sınıfta, orta okulda, lisede ve üniversitede hoşlandığım erkekler oldu hep; öğrenim durumuna göre demek yanlış, yaş durumuna göre kimiyle göz göze, kimiyle el ele, kimiyle öpüşme düzeyinde…

O zamanlar için adı hoşlanmaktı, çıkmaktı: Çıkmak şu demekti: Birlikte bir pastanede oturup sohbet etmek; sinemaya gitmek!

Ürkütücü bir sahne varsa, eğer, ki her iki taraf da olsun isterdi, “korkuyor musun?” diyerek kızın eli tutulurdu, ki, kız da zaten eli tutulsun diye böyle bir sahneyi beklemekteydi; durduk yerde el ele tutuşmak ayıp sayılırdı; ne komik ki ille de bir vesile olsun diye beklenirdi!

Asıl komik olan fırsatlardan yararlanmaktı; aslında her iki taraf da filmin uygun bir karesine odaklanmaktaydı!

Aha, o ayıp değildi işte, elini kolayca erkeğin eline teslim etmemekti aslolan!

******

O zamanlar her birini aşk sanmıştık, muhtemelen, zira aşkı tanımak ve yaşamak istemiştik, ancak yine de yatağımıza yattığımızda az biraz düşünsek de, kolayca uykuya dalmamıza sebep olanlardı; oysa bir de uykusuz bırakanlar olacaktı!

******

Aşk, bir özlemdir, öncelikle; ille de yaşamak ister insan!

Sonralıkla ciddi anlamda bir tutkudur, her ne kadar zıt kutuplar birbirini çeker dense de, dışarıya vurulmamış, yani aslında tam olarak anlaşılamamış bir takım kişilik özellikleri zıt kutuplar genellemesi içinde epey bir yer tutar!

Aşk o yüzden karşısındaki insanın gözünde kendini görmektir diye tanımlanır: O yüzden aşk ayakları yerinden zıplatır!

Ahha, işte, tam olarak anlaşılıyorum! Anlaşılan halimle kabul görüyor ve seviliyorum!

İşin aslı bundan ibarettir!

Haa, aslında çok önceden anlayan ve seven birileri bu nimetten faydalanamayabilir, aslında bu kişiler yıllar sonra “keşke” diye anılır çoğu kez, o zamanlarda neden olmadı dersek: Kimya tutmamıştır, muhtemelen!

Başka bir açıklama bulamamaktayım, halen!

******

Kimya dediğimiz ne? Hani, elektrik almadım diyorlar, vallaha acayip bir şey; biri ağzının içine düşer, elinin tersiyle itelersin; seni tersler, ağzının içine düşersin!

Hani, hep bu şekilde çalışsa mekanizma, anlarsın da, böyle işlemiyor işte, anasını satayım, bir sağ kroşe bir sol, neyin nereden geleceği belli değil!

Hazırlıklı beklediğinde tık yok, hazırlıksızsan yakalıyor, meret!

******

Oooo, bu konu daha çok sürecek; yani onca deneyim elli-yüz satırla özetlenemeyecek; yani ben özetleyemem, eh ne diyeyim, devamı gelecek!

Ah, pek sıkıldım, diyenler devamını okumasın; okuyanlar ise sonrasında okudum ve sıkıldım demesinler; zira peşinen uyarıyorum!

Eee, daha ne yapayım? :)

Gülgün Karaoğlu

Temmuz,31/2010

http://blog.milliyet.com.tr/Aha____Deneyim_konusuyor_burada__2_2/Blog/?BlogNo=256567

 
Toplam blog
: 1269
: 1343
Kayıt tarihi
: 18.09.07
 
 

İzmir, 1963 doğumluyum. Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce bölümü mezunuyum ve özel bir şirkette ..