Ahlat Ağacı, NBC,

Ağaç'ın insan hayatında değeri büyüktür. Ağaçlar önce insana gölge olur güneşten korur  sonra yağmurdan kaçmak için iyi bir sığınak, düşmandan kaçmak için ise iyi bir kaledir. Hatta bazı ağaçların meyvesi yiyecek, kurumuş ağaç ise ısınmaya yarayan yakıt ya da sığınak yuva yapmak için kereste olarak  insana faydalı olur.

Bunlar somut olarak faydaları soyut olarak ise, ağaç demek kök demek, ağaç demek güç demek, ağaç demek geçmişi sağlam büyük yere sağlam basan aile demek. Aslında ağaca verilen anlamlar buraya yazamayacağım kadar çok.

Ağaç farklı medeniyetlerde ülkelerde ve zamanlar içinde değişik anlamlar taşır. Nuri Bilge Ceylan'ın "Ahlat Ağacı"  yabani bir ağaçtır, her yerde her ortamda yetişir,  her derde devadır ama pek değeri yoktur. Yani değerini bilen anlar bilmeyene faydasızdır. Aslında filmdeki ahlat ağacına yüklenen değerler aşağı yukarı NBC aynı şeyleri anlatmış..   

Önce size biraz Nuri Bilge Ceylan sinemasından bahsedeyim. Eğer öyle Amerikan action sinemasına alışık iseniz NBC (Nuri Bilge Ceylan) sineması sıkıcı gelebilir. Amerikan filmlerindeki  gibi olaylar gözünüzün içine soka soka olmaz sizin çözmeniz gerekir. Film için önce filmi pür dikkat seyretmeniz odaklanmanız gerekir. Çünkü NBC sineması diğer popüler kültür filmleri gibi her an bir olay olmaz hayatın gerçek akışına orantılı filmlerdir.

NBC'nin dört senedir beklenen filmi Cannes Film Festivalinde dakikalarca alkışlandı, İnternet'te yansıyan alkışlama sahnesinde NBC'nin elleri ile kadraj  işareti yapması beni etkiledi. O sahne bana Yılmaz Güney'in ödül aldığında sırada yaptığı yumruk hareketini hatırlattı. Sinema böyle bir şey başarı da, başarısızlık da ödülsüz bırakılmaz.

Filmin genel hikayesine gelince film klasik NBC sahnesi ile açılıyor. Filmin başında sonuna bir gönderme var. Sinan babasının yaşadığı hayata isyan eden ve babasının kaderini paylaşmak istemeyen bir karakter ama filmin sonunda bütün yollar babasına çıkıyor.

Senaryosunu Akın Aksu'nun kendi hayat hikayesinden yola çıkarak NBC ve Ebru Ceylan ve Aksu beraber kaleme aldıkları bir hikaye. Bu filmde NBC Sony kamera'dan vazgeçip Red kamera ile çekim yapılmış ama filmde Gökhan Tiryaki farkı olduğu kesin. Filmde yaprakların dansı ağaçları konuşturuyor. Sinan karakterine can veren Doğu Demirkol, gerçek hayat hikayesinde de sinan karakterine benzer hayat hikayesi var. Murat Cemsir'in komedyenlikten hüzünlü, mutluluğu arayan  bir o kadar da umutlu bir karaktere can vermesi ayakta alkışlanacak türde. Bennu Yıldırımlar'ın performansından bahsetmeme gerek bile yok. Hayatın içinde olduğu gibi sinan'ın hayatını etkileyen çok sayıda karakter var. Sinan'ın aksine kabını aşmış yazara can veren Serkan Keskin ve Sinan'ın kitapevinde başlayıp köprüye kadar  devam eden uzun ironili diyaloğu etkileyici bir sahne idi.

Konuştuğum (adı bende saklı) bir yönetmen "Yönetmen, dekoru ya da kamerayı yönetmesi ikinci işidir. İlk görevi oyuncuların oyunculuk musluğunu ayarlaması, oyuncularla bir bütün olursa o film "film olur" demişti. Gerçekten NBC yönetmenliğinin zirvesi bu film.

NBC sineması izlemek isteyenlere bir önerim var, sinemaya hayatın karmaşasından kurtulup gitmek isteyenler Nuri Bilge Ceylan filmlerine gitmesinler ama gerçekçi sinema anlayışını hayatını kendisini yakalamak isteyenler "Ahlat Ağacı" filmine gidip sahne sahne seyredip o köy hayatının içindeki duyguları taşranın görüntüsü ile hayatın şiirsel dansını seyrederek üç buçuk saat sıkılmadan izleyebilecekleri bir film.

Tavsiye ederim, iyi Seyirler

M.Haluk Yalçınkaya (MHY) İyi Seyirler.

FİLMİN ANAHTAR SAHNESİ : Sinan'ın babasının cüzdanında gazete küpürü bulması.

(M.Haluk Yalçınkaya)

FİLMİN ANAHTAR REPLİĞİ : Sinan'ın Ali Rıza ile kavga ettikleri sahnede kadın erkek ilişkilerindeki kıskançlık aforizmasına atfen söylediği şu cümle; “Bu dünyada ayrılık denen olasılığı hiç aklına getirmeden polyannacılık yap; sonra hayatın gerçekleri bir tarafınıza girince de başkalarını suçla…”

(Levent Demirci)