AKP makarnası ve Kürt Sorunu ve yersen, şimdi reklamlar!...

Türkiye'de seçimlere kısa bir zaman kala, siyasal arenada işler iyice zıvanadan çıkmaya başladı... Seviyeler düştü... İnsanlar ''nasıl olsa koyun sığır da dahil olmak üzere her şeyi ithal ediyoruz, politikacıları da ithal edelim, en azından çok daha düşük maliyetli olurlar'' diye, düşünmeye bile başladı!... 

Seçim arefesinde, iş o denli bireysel bir reklam eksenine kaydırıldı ki, yağlı güreş yarışmaları haziran başında olsaydı sanırım bütün liderler, Kırkpınar'da da, reklam olsun diye arz-ı endam edeceklerdi!... Başbakan, zaten bilmem kaç trilyonluk değirmen sulu her reklamsal görüntüsünde, ''şunu çözdüm, bunu yaptım'' mesajlarıyla, halkın karşısında fazlasıyla arz-ı endam ediyor... Bazen teknik arızalı nedenlerle, seçim podyumunda, ''Dut yemiş karga'' ya bir an dönse de, yüce tekniğin desteğinde, muhatap aldığı milletin saffetine saffet katıyor!... Çok sakin ve sessiz geçen bu seçim kampanyalarına metropollerde bir farklı renk getiriyor... 

Üstelik, 2023'leri hedef gösteren AKP liderinin toplumu bir ''İslam Ailesi'' gibi tanımlamaya yönelik, solidarist eğilimli ve tek boyutlu vizyonu, önünde sürekli ertelenmeye çalışılıp, İslam çimentosuyla ayakta tutulmaya çalışılan o büyük ''Kürt Sorunu'' nu da ne düzeyde çözecek, şimdilik bu da belli değil!... 

İşin kötü tarafı, şimdi siyasi Kürtler uyanık davranmaya bu islam çimentosunu çatlatmaya başladılar.!... Artık toplu namazlarını, devlet imamlarını bahane ederek, ayrı kılma ve kıldırma sürecine girdiler... Onlar da islam'ı kendilerince ayrıştırmaya çalışarak, çok daha tehlikeli bir denizde yelken açma cesaretini de gösteriyorlar!... Gerçi AKP'nin bu seçimlerde de, 'ben önce müslümanım' diyen ve büyük çoğunluk teşkil eden Kürtler'in oyunu alacaklarına inanıyorum ama, artık böylesi bir süreç de geri dönülmez bir şekilde başlatıldı!... Onlar da İslam motifini, çoğu ateist olmasına rağmen bilinçlice ama risklice kullanmaya başladı!... 

Bu millet ciddi, içi dolu ve ölçülü ''erkek'' sevdiği için ve bu siyasi iş de birey üzerine kurgulandığı için, partilerine verdikleri bireysel katkılar açısından, liderler arasında Erdoğan gene de her zaman önde!... CHP'nin tatlı sert ve hem de müzip bir başbakan adayı, diğer kişesel ve klansal özellikleriyle Erdoğan'ını karizmasını bir türlü yakalayamıyor... Kendine has söylemleriyle MHP'nin hala o mağrur lideri de... Demokrat Namık Kemal Zeybek'in duruşu iyi ancak partisi muteber bir parti değil artık!... İçlerinde en sağlamı, en tutarlısı Has Parti başkanı Numan Kurtulmuş, ama o da iç dengeler içinde görece başarıyı nasıl ve ne şekilde yakalayacak, onu zaman ve seçimler gösterecek... 

2023' lere kadar sırasıyla gelecek, olası 2015, 2018 ve 2023 seçimlerini de heybesine şimdiden yerleştirmeye çalışan Erdoğan bey efendinin, tek boyutlu reklamsal görüntüden çıkıp, ciddi bir vizyon tazeleyip (artık nasıl ve ne şekilde becerecekse) kendisini, öncelikle '' Kürt Sorunu'' nu çok kültürlü yurttaşlık temelinde çözecek bir şekilde, hukuk, demokrasi ve gerçek anlamda başta ''demokratik laiklik'' olmak üzere gerçek sivilleşme sürecini başlatarak ete kemiğe büründürürse, bu seçeneksizlik içersinde o zaman ülkede ona destek veren nitelikli oyların da toplumsal kesimlerin de desteğini, herşeye rağmen almaya devam edecektir. 

Yoksa gerçek anlamda ileri demokrasiden sapmış, korporatist yapılanmaya doğru eğrilen, Kürt Sorunu'nu ısrarla İslam'la çözmeye çalışacak, gerçek laiklikten ve çoğulculuğunu gün geçtikçe kaybeden yurttaşlık hedeflerinden iyice uzaklaşan bir zihniyetin, büyük kentler başta olmak üzere, Türkiye'nin işini ve geleceğini zorlaştıracağı da, bir ayrı gerçektir!... 

PKK bu konuda daha önce basbas bağırmıştır!... Ve şimdi de ufak ufak sopa göstermektedir... Ve sanki derinlerden birileri de, bu ateşe benzin dökmeye çalışmakta!... 

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın, ''Bir tarafta terör varsa, bir tarafta Kürt sorunu dediğimiz sorunun hala çözülemiyor olduğunu görmek varsa, bu tamamlanmış bir başarı sayılmaz. Türkiye'yi ayağa kaldırmanın çözümü, bu sorunun çözümüdür'' demesi hem onun birçok AKP'liden daha vizyon sahibi olduğunu gösterdiği gibi hem de durumun vehametini hükümetin bir başka penceresinden bizlere göstermektedir. 

Seçimlerde CHP'nin oylarını katlayacağı anlaşılan bir parti ve liderini, makarna reklamı yapar gibi, trilyonluk harcamalarla halkın gözünü kandırmaya çalışmaktansa, yeni ve hakiki bir vizyonla ileriye dönük çok daha ciddi işlerle uğraşması ülkenin çok daha yararına olacaktır. 

İşin kötüsü etrafında ona laf dinletebilecek; ne yakınları ne de halk ve ne de geçmişte olduğu gibi, Cuma Selamlığı'nda; ''Böbürlenme padişahım senden büyük Allah vardır!...'' şeklinde sloganlarıyla onu geleneğe uygun bir şekilde uyaran “Zabit Okulu” öğrencileri var!...