Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Ocak '19

 
Kategori
Siyaset
 

Alaturka Demokrasi(!)

Seçimlere yönelik ittifak ve strateji hamlelerini, günlerdir okuyup duruyoruz.

İttifak yapılsın da… Seçime yönelik kritik önemdeki kentler için strateji belirlensin de…

Hani, parti içi demokrasi, nerede?

Kendimi bildim bileli yıllardır gazete haberlerinde olsun, tv açıkoturumlarında olsun, toplumun bilirkişileri, sürekli partilerin içindeki olmayan “demokrasiden” bahseder dururlar…

E tamam da pekâlâ gerçekten de nerede “Parti içi Demokrasi”! Dikkat ettiniz mi bilmem ama, “Cumhur” ittifakının her iki partisi de, partililerine çatlak ses istemediklerini belirttiler.

Yıllardır bizler neden şikâyet ediyorduk? Parti içi demokrasinin olmamasından, parlamenterlerin kendi hür iradeleri doğrultusunda, meclis faaliyetlerine iştirak edememelerinden, görüş ve fikirlerini hiçbir baskı ve kısıtlama altında kalmadan seslendirebilmelerinden bahsediyorduk!

***

İşimize geldiğinde çokseslilikten dem vururuz, herkesin görüşlerini dilediği gibi ifade etmesinin arkasında dururuz… Ama, iş, parti disiplini gibi yekpareliğe geldiğinde çıt çıkmaz kamuoyundan! AK Parti de MHP de, hemencecik aykırı ses çıkaran parti teşkilat yöneticilerinin sesini kısıverdi.

Bunun adı da “itaat” veya “biat” olmuyor da ne oluyor: Parti Disiplini!

Sonra da sürekli büyük hedefler tayin eder dururuz:

İleri demokrasi gibi…

“İnsan” merkezli siyaset gibi…

Nerede?

(……….)

 

***

Bilmiyorum ama bir başka mesele de…

Ülkemizde yozlaşma olsun, kabalaşma olsun, değerlerin aşındırılması olsun…

Bir gerileme yaşamaktayız.

Ben iyimser biriyimdir. Memlekette cereyan eden gelişmelere, sosyolojik değişmelere, her nedense “iyi tarafından” bakmaya çabalarım…

Ama her nedense, Türkiye’de son zamanlarda deneyimlediğimiz ve şahit olduğumuz vakalar, hiç te umutlu olmamıza vesile olamıyor.

Tekil tekil olarak da, toplumsal olarak da, bir yozluk bulaşmış durumda davranışlarımıza! Zulüm olsun, tahakküm olsun, psikolojik yıldırma olsun…

İnsanlar, bir davranışı yapmadan önce, çok kere bu davranışının akıbetini çok iyi ölçmeli ve tartmalı!

Toplumumuzun bu gidişatından ben kendimce hoşnut değilim. Tahammülsüzlük, saygısızlık, ben bilirim tarzı kaba hareketlerin toplumsal yaşamımızı sarmalaması…

***

Öte yandan…

31 Martta yapılacak olan yerel seçimlere, farklı gözle bakmaya devam eden bir kesim var.

Gerçekten de 31 Mart seçimi, bizim için artık bir milat mıdır, yoksa rejimimizin miadını dolduracağı eşik midir?

Toplumumuzun müzmin muhalif kanadı, yerel seçimleri bir “olmak-olmamak” idealine döndürdüler.

Nerede okuduğumu tam hatırlayamıyorum ama, Cumhuriyet Halk Partili seçmenin sandığı protesto edeceği, en azından fikirsel bazda böyle bir iradenin olduğu yazılıyordu.

Hem Cumhuriyet rejimimiz için bu seçim, varlık-yokluk raddesinde değer görecek… Hem de Kemal Kılıçdaroğlu’na kızdıkları için, sandığa gitmemeyi bir seçenek olarak düşünecekler…

İşte bundan da ancak Alaturka demokrasi çıkar.

 

 
Toplam blog
: 706
: 83
Kayıt tarihi
: 18.05.16
 
 

Ben, Uludağ Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü mezunuyum. Şuan için öze..