Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Ağustos '08

 
Kategori
Müzik
 

Aldırma Deli Gönlüm

Aldırma Deli Gönlüm
 

http://www.ideefixe.com/muzik/tanim.asp?sid=PLLUUV8UVO6OSO2T71YI den alınmıştır.


Aldırma Deli Gönlüm
Her gün bir şey daha biter
Giderek acı vermez biten şeyler
Kayıtsız bir razı oluş başlar
Sıradan izler bırakır en tutkulu aşklar

Aldırma deli gönlüm
Giden gitsin
Sen şarkilar söyle içinden boşver

Yalanlarla yasaklarla
Yazılır hesabına günah günler
Bitmez bu son pişmanlıklar ah
Soluyor birer birer içimizdeki güller

1992 yılında Sertap Erener "Sakin ol" adlı albümünde yer vermiştir bu parçaya. Düzenleme Uzay Heparı'nın , sözleri o olağanüstü insan Sezen Aksu'ya ait. Her zamanki gibi yaşanmadan anlaşılamayacak deneyimlerin hikayesi yine işte bütün bu söylemler.

Bitiş. Bitişler olmasa, yeni başlangıçlar olmaz. Giderek acı vermemesi bu yüzdenmidir bitişlerin, yoksa acıların kanıksanmasından mı kaynaklanmaktadır? Yaşananların çıkarımı bu mu olacak her daim. Bir şeyler biter ve giderek acı vermez olur!!! Kadere razı gelinir. Uğruna öleceğini sandığın, O'nsuz bir an bile geçiremeyeceğini düşündüğün insanlar küçücük fotoğraf karelerine ya da anılara sıkışır kalır.Bir de olayın şu boyutu var , bittiği için mi gidilir, gidildiği için mi bitmiştir?

Kolay gelir bazen, bazılarına, bazı şeyler. Kestirip atmak, kısa kesmek, kaçmak , yok saymak,alıp başını gitmek veya gidenin ardından şarkılar söylemek kolay gelir. Ya da aslında çok zor gelir de, kolaymış katılığını mı taşımak isterler acaba? Aldırmıyormuş gibi mi görünmek isterler?

Oysaki her gidenle biraz daha eksilir insan. Her yönü ile eksilir. İşte içimizdeki güllerin birer birer solması bu yüzdendir. O eksilmeler öyle üzer, öyle acıtır ki insanı,yok olan hücereleri yenileyemez olur. Taze kana ihtiyaç vardır ama kanı verecek donör yoktur ortada. Kanı verecek olan da , alacak olanda yaralıdır, güvensizdir ve temkinlidir. Doludizgin sürememektedirler atlarını artık, keza o doludizgin süratte, gemler iyi kontrol edilemediği için atlar öyle bir sırtlarından atıvermiştir ki at binenleri hiç bir zaman kendilerine gelemez o at binenler.Gelemeyecektir de.

İnançsız, güvensiz, temkinle ve korkuyla başlayan her yeni şey de bitmeye mahkumdur ve acı vermez elbet. Çünkü başlayabilen bir şey yoktur. Sütten ağız yandı diye yoğurda üflemek, at seni sırtından attı diye bir daha atı terletmemek , gideceğin, göreceğin,keşfededecğin bir sürü güzellikten kendini mahrum etmek demekmidir?Yoksa zaten o güzellikleri yaşadığın ve kaybettiğin için duymakta olduğun acının bir daha duyumsanmasını istememekmidir?

Öyle ya da böyle giderek acı vermez biten şeyler, yerini alır pişmanlık dolu ilişkiler, sonucunda da solar içindeki güzel güller. Geride sevgisiz,inançsız,güvensiz tek başına bireyler kalır elde.
 
Toplam blog
: 167
: 1867
Kayıt tarihi
: 20.04.07
 
 

01/06/1967 Rize/fındıklı doğumlu olmama rağmen doğum yerimi hiç görmedim. Türkiye'nin hemen her ilin..