Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Ocak '10

 
Kategori
Futbol
 

Alex var. Değişen birşey yok.

Alex var. Değişen birşey yok.
 

10 numara...


İyi futbol iyi futbolcularla oynanır der eskiler. İyi sonuç ta bu yetenekli futbolcularla alınıyor işte... Mesela Burak Yılmaz... Neden Fenerbahçe’de oynayamayacağını net bir şekilde ortaya koyuyordu Volkan’la karşı karşıya kaldığı pozisyonda topa abanarak. Bu kötü vuruş bir forvetin futbol aklının yetersiz olduğunu net bir şekilde ortaya koyar. Derken birkaç dakika sonra yine Burak, Volkan’ın karşısında bir önceki vuruşundan ders almamış bir vuruş daha yaptı Volkan’ın üstüne... Maçtan sonra Daum Volkan’ı övmeye başlamıştı... Şüphesiz bu iki vuruşta Volkan’dan ziyade Burak’ın beceriksizliği yatıyordu... Bu pozisyonlar Es-Es’lerin öne geçmesini engellerken, bir futbol beyni olan, bir futbol zekası olan Alex 2,05’lik Iveşa’nın yarı beline gelmesine rağmen öyle bir vücud koydu ki Özere’e topu çıkarabildi ve penaltıyı kazandı... Penaltı vuruşları ise daha da ötesiydi. 2,05’lik bu kaleciye 2 aynı milimetrik vuruşla topu aynı köşeye bırakmasına sadece şapka çıkartmak yetmez... Maçta aklımızda kalan enstanteler Burak Yılmaz ile Alex’in bu pozisyonları oldu şüphesiz... Bunun dışında ne vardı diye soracaksanız Fenerbahçe’de devre arasında herhangi bir değişiklik olmuşa benzemiyor. Yine çok agresif ve baskılı bir futbol görüntüsü içinde olamadıkları gibi yine 1-0’a yatma taktiğine devam ettiler... Halbuki maçın ilk yarısında Eskişehir’in de baskılı ve önde basan oyunuyla oldukça zevkli geçiyordu maç. Fenerbahçe yıllar sonra Deivid’i tekrar santrafor yapmıştı yokluktan... Deivid’i seyrederken geldiği ilk yılında kendisine tribünlerden yapılan gırgırlar aklıma geldi utandım yine. Bu maçta ilk yarı istekli arzulu bir Deivid seyrettik ama o eski Deivid’e kavuşmak biraz zaman alacak belli ki... Ben hâlâ onu Gökhan’la birlikte sağ tarafı otoban’a çevirmelerini düşlüyorum. Bugün özellikle Fenerbahçe’nin sol tarafı çok etkisizdi. Gerçi sağ tarafta etkisizdi ama Es-Es’in atakları daha çok soldan gelince bu kısmın altını daha kalın çizmek gerekti. Özellikle Özer... İlk yarının son maçlarında çok övdüğümüz Özer’i bugün oldukça savruk gördük. Zemin bozuktu, etkilenmiş olabilirmi bilmiyorum. Es-Es buradan çok geldi, Santos’da yetersizdi. Sahi Santos çare olacak mı bu sol tarafa ? Bilica devamlı orayı kapatmaya çalıştı ve didindi... Bilica için ben yazmaya devam ediyorum sizde unutmayın: Birgün Fener’i ağır bir şekilde yakacak... Birisi biraz daha basit oynamayı öğretmeli bu Brezilyalı’ya... Ve bazen nedense onu biraz da provakatif görüyorum saha içinde... Halbuki Fenerbahçe adına bir kazanç Bilica ama, ligin ikinci yarısı ilk yarıda ki gibi sorumsuz cezaları kaldırmaz... Şampiyonluk kaçar gider bir anda...

İkinci yarı fubolcular da tempo da düştü, oyun zevki de. Fenerbahçe yine 1-0 kazandı... Ama Herr Daum şunu bilin ki, Fenerbahçe taraftarı bu 1-0’a yatmaları sevmiyor, sevmeyecekte...

Son sözüm ise, bir pozisyonda Rıza Çalımbay'ın TV görüntülerine yansıyan küfürlü sözleri ve agresif hareketlerine... Bu sene uçan kuştan ceza alan bir takımın taraftarı olarak Rıza Hoca'nın bu görüntüleri nedeniyle ceza alıp almayacağını merak ediyorum açıkçası...

Ahmet ÇELİKSÜNGÜ

10.01.2009

Bu blog Canlı Maç Anlatımı sayfamızda da yayınlanmaktadır

 
Toplam blog
: 252
: 936
Kayıt tarihi
: 17.03.08
 
 

74'ün İstanbulunda, Sultan şehri Üsküdar'ın, kız çocuklarına "Zeynep" erkeklerine "Kamil" adı kon..