Ali Kırca "işsiz öğretmenler"in sesini duydu!

Dün akşam Ali Kırca'nın haber bültenini takip ederken hoş bir süprizle karşılaştım. Haberin başlığı :

"Mezun oldular, ama öğretmen olamadılar." idi. Bizden bahsediyordu, işsiz öğretmenlerden...

Haberde "180 bin kişilik işsiz öğretmen ordusu ve kpss" ikilemi üzerinde duruldu. Haber umduğumdan uzun sürdü açıkçası.

Sesimizin Ali Kırca gibi önemli bir habercinin ana haber bülteninde duyurulması çok büyük bir şans bizim için. Bu şekilde büyük haber bültenlerinde yer almak, biz işsiz öğretmenlerin hedefe ulaşmasında yarar sağlayacaktır. En azından bu topluma sorunlarımızı gerçek haliyle anlatma imkanı verecektir. En basit örneğiyle : "Her atama döneminde havada uçuşan binli atama sayılarının aslında yeni atama olmayıp, sözleşmeden kadroya geçirme yöntemi olduğunu" toplum bilmiyor. Bu sorunun çözümünün Eğitim fakültelerinin yeniden yapılandırmasından geçtiğini yıllardır anlatmaya çalışıyoruz. YÖK ve MEB'in koordinasyon içinde çalışmadığını hepimiz biliyoruz. Bütün bu sorunları ve çözüm önerilerini anlatacak ortam arıyoruz. Hepimizin de bildiği gibi en etkili ortam da görsel medya.

Yeni hedefimiz SİYASET MEYDANI olmalı !

Ali Kırca sorunlarımızı ana heber bültenine taşıyabildiyse, Siyaset Meydanı'na da taşıyabilir. Bence, artık bunun için baskı oluşturmalıyız. Siyasî gündemin yoğunluğunu dikkate alırsak, zamanlama açısından da yapacağımız girişimler çok önemli. İyi bir zamanlama ile gündemin yoğunluğundan sıyrılarak sesimizi daha güçlü duyurabiliriz.

Bu ülkenin eğitim sisteminin uygulayıcıları olacak öğretmenlerin sorunlarını çözmek, gelişmeyi de beraberinde getirecektir. Eğitim sistemindeki sorunlar, altyapısız yükselen büyük binalar haline geldi. Bu altyapının en önemli kısmı da öğretmen yetiştirme sistemidir. Öğretmen yetiştirme işini yapan eğitim fakültelerinin durumu, hasta bir vücudun ölüme sürüklenişi gibi hızla ilerliyor. Altyapıyı düşünmeden eğitimi geçici çözümlerle yürütmek, eğitim sistemimizin çöküşünü getirir. Siyasal erkler bunu yıllardır göz ardı ediyor. Polisini, askerini arz-talep dengesine göre yetiştirebilen devlet, elbette ki öğretmenlerini de ihtiyacına göre yetiştirebilir.

Bazıları 180 bin kişilik işsiz öğretmen rakamını abartı olarak görüyor. Bu rakam niye hiç azalmıyor, her yıl atam var diyorlar. Çünkü her yıl eğitim fakültelerinden yaklaşık 40 bin kişi mezun oluyor. Bunların yarısı sınıf öğretmenliği mezunu. Her yıl katlanan bu rakam 10-15 bin gibi komik atama rakamlarından etkilenmiyor bile. Eğitim-Sen'e göre 10 yıl içinde bu gidişle 600 bin işsiz öğretmen olacak.
Ayrıntılı istatistikler için bakınız : http://www.devmiting.com/author_article_detail.php?id=90

Gündemimizi meşgul eden siyasî tartışmalar, eğitim gibi önemli bir alanın sorunlarını her geçen gün öteliyor. Mevsimlik işçiler gibi 300-400 YTL'ye çalıştırılan güvencesiz öğretmenlerle, bakalım bu sistem nereye kadar gidecek, hepimiz göreceğimiz. Her zaman söylüyorum : "Bu ülkenin en büyük sorunu eğitimdir."

Sözü fazla uzatmadan dünkü haberin video linkini veriyorum. Öğretmen adayı arkadaşlar mutlaka izlemelidir !

http://www.showtvnet.com/haber/player.asp?ptype=haber&product=/200308/okul.wmv&btype=IEWMPobj