Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Şubat '14

 
Kategori
Deneme
 

Allah affediyor, biz kimiz ki affetmiyoruz?

Allah affediyor, biz kimiz ki affetmiyoruz?
 

Yüce Allah Affedicidir.


Bir anlık hırsla öfkeyle veya karşımızdakinin bir hatası yüzünden, tüm kapıları kapatıyorsak, saçaklarda tutan buz kalıpları gibi ise kalbimiz ona karşı soğuk tutuyorsak, acaba doğrumu yapıyoruz?

Sanki yalancı bir maviliğe çalıyor bu davranışımız. Bizi ve onu bir anlığına veya sürekli gönlümüzden sürgün eden bu davranış sanki akordu bozuk saz ses gibi değimli acaba?

Oysaki biz, günde onlarca defa bilerek veya bilmeyerek günah işliyoruz, beşeriz ve de şaşarız, nefsimiz arzularımız var bir anda nefsimize şeytana uyduk mu haydin günaha girmiyor muyuz?

Giriyoruz, girmeyen derse yalan söyler (Veliler….evliyalar ve diğerleri hariç)

Madem hal böyle iken elimizi açıp ta ya Rabbim sen af edicisin, sen günahımı bağışla dediğimiz anda, Yüceler yücesi merhameti affı…. Sonsuz kerem sahibi  Rahman af ediyorsa, bizler neden af etmiyoruz?

Neden terk etmenin hazin duyguları, gönlümüzde kabarır? Seslerimiz kesilir gönül kapılarımız sonuna kadar kapanır?

Bizleri merhameti ile saran yüce Allah var iken, bizler neden sarmayalım? Haydi, buyurun bunu açıklayalım!

Baharın dilinden kokusundan, anlayan tat alan bizler neden bu tatsızlığı tadıyoruz? Neden af edici olamıyoruz, yıkıyoruz viraneye çeviriyoruz anlamış değilim vesselam.

Gül kokulu peygamberimiz, âlemlere rahmet olarak geldi, bizleri doğru yolu irşat eyledi kucakladı ve gitti.

Bizler neden Rahmetin kapısını gönlümüzü kapatıyoruz? Kışı yaşamayan, baharın kıymetini bilmez karşımızdaki arkadaş, komşu eş dost fark etmez, bir anlık hatası yüzünden veya dünyalık menfaat yüzünden, neden ona surat asıyoruz? Küsüyoruz? Kin besliyoruz?

Nerde kaldı Rahmetellil olan gül kokulu Resule, ümmet olmanın kıymeti değeri? Yandı bitti kül oldumu? Hayır, sevabı gitti gül kokulu Resul yerine, nefsimizi şeytanı yerleştirdik ve şeytanda bıyık altında pişmiş kelle, gibi salaklığımıza gülüyor ve bizde onun sırtını sıvazlıyoruz. Acaba yanlış mı diyorum acaba?

Fanilik, hayatının her nefesini neden soluksuz bırakıyoruz, anlayamadım gitti! Af etsek, neyimiz eksilir şiirlerimizden, mısralar mı eksilir? Lokmalarımızdan, lokmamı eksilir? Türkülerimiz mi eksilir? Uğultumu çöker, anımıza zamanımıza hayır.

Asıl bunu yapmadığımız için şiirlerimiz anlamsız, türkülerimiz ağıt dolu, lokmalarımız kuru bereketsiz, yaşantımızdan da uğultulu sancılar hiç bitmiyor. Beyhude, her an sabaha kadar bir ömür boyu süren kısır çekişmeler, beyhude.

Ateş püsküren ejderha gibiyiz, inanın o ejderha bizi görse korkar kaçar, diyar diyar, umman umman! Her yanımız kördüğümlerle sarılı,kim çözecek bunları? Merhameti sonsuz yüce Rahmanın af ettiği affı ile çözülecek, affedeceğiz af edeceği af edeceğiz.. Ha af edilmeyecek derecede yüksekse suçu, pişman ise, Allah af ediyorsa biz kimiz ki af etmeyelim biz kimiz ki af etmeyelim. Mahkemeler  kanunlar nizamlar var..Selam ve dua ile..

 

Mehmet Aluç

 
Toplam blog
: 959
: 197
Kayıt tarihi
: 04.06.13
 
 

Ben Mehmet Aluç 1962 Malatya Doğumlu. Ortaokul mezunuyum. Çocukluğumda okuma hevesim Tarkan çizgi..