Allah'tan başka dostumuz yok

ALLAH'TAN BAŞKA DOSTUMUZ YOK

LÂ TAHSEN İNNALLAHE MEANE... ÜZÜLME TASALANMA. ALLAH BİZİMLE BERABERDİR.
 
Bu yol çok zorlu bir yol. Rabbim ordumuza yardım etsin. Suriye bataklığı öyle bir bataklık ki, sivrisinekten göz gözü görmüyor. Bu bataklıkta Ne Amerika'ya, Ne Rusya'ya, Ne de Özgür Suriye ordusuna güveniliriz. Tek guvenebilecegimiz Rabbimiz. ALLAH'TAN başka dostumuz yok. Hem içeride, hem de dışarıda verdiğimiz kurtuluş savaşında Rabbim bizleri korusun. Onların şeytanları varsa bizim de Rabbimiz var.

Sezai Karakoç ne güzel söylemiş;

Allah'ın yolu kaybolmaz.
Ama ondan ayrılan veya onu ihmal eden, bir daha doğmamacasına batar.

Türkiye içeride ve dışarıda gözlerine ne kadar ağır darbe almış kör bırakılmış olsa da M.Akif Ersoy'un Dediği gibi;

Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar,
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.

Hamdolsun ki Rabbimizin izniyle gönül gözümüz görüyor. Şu hikâye ile konumuzu noktalıyorum

Adamın biri, bir gece, elinde fener, omzunda kova ile kör bir adama rast gelir.
Bilge bir kimse olan kör adam, yakınlardaki bir ırmağa varıp kovayı doldurmuş geri dönmektedir.

Kendisine sorulur:

- Sen gözleri görmeyen bir adamsın. Gece ile gündüz senin için birdir. Niçin fener taşıyorsun?

Kör adamın cevabı ince bir feraset örneğidir:

- Ey boş kafalı adam! Feneri senin gibi kalbi Kör olanların karanlıkta bana çarpıp da su kabımı kırmamaları için taşıyorum..