Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Mayıs '14

 
Kategori
İlişkiler
 

Aman ilişkiyi kesmeyin

Aman ilişkiyi kesmeyin
 

Geçenlerde genç bir hanım, ölen ve morgun musalla taşında yatan eski kocasının boynuna sarılıp sarılıp ağlıyordu. “Ne olur hakkını helal et ! Ben hakkımı helal ettim sana! “ diye.

Oysa aynı kadın, 10 yıllık evlilikten sonra kocasını rahatsızlığı ve şu kahrolası yoksulluk yüzünden terk etmiş başka bir kocaya varmıştı. Onunla da yapamayıp bir süre sonra ondan da ayrılmıştı.

Sorsanız “Hastanede uzun süre yatan ve ölümle pençeleşen bu garibi hiç ziyaret ettin mi ? Ya da “Sağken helallik istedin mi? “ diye . Ne gezer ? Belki de keşkeleri sıralayıp duracaktır.

Sadece o mu ? Onlarca eski dost ne aramış, ne sormuştu. Sonra  “Kör ölür badem gözlü olur “ misali tüm akrabalar cenazesinde bir araya gelivermişti. O ölmeden önce nerdeydiniz  !

Oysa bende bir huy var. Bu yukarda sözünü ettiğim ölen kişi yeğenim ablamın üç oğlundan biriydi. Ve ben aksine aksine usandırırcasına ziyaretine gittim. 35 gün hastanede yattı. Her hafta yanına uğradım. Moral verdim, gülüştük. Onlarca kez telefon açtım ama bir kez bile öleceği aklıma gelmemişti. Sadece bu kişide değil diğer tüm yakınlarıma da ilgi ve alaka konusunda ısrarla hassasiyet göstermeye çalışırım.

Bayramlarda ve cenazelerde başlar akrabaların miras kavgası. "Sen şunu dedin, ben bunu dedim, yok sen bana haksızlık yaptın. Veya o kişi benim hakkımda neler demiş. Onunla dünyada bir araya gelemem." der kestirir atarsınız.

Ben kusursuz muyum ? Asla. Mutlaka benim de kusurlarım vardır. Ama unutmamak lazımdır ki "Kusursuz dost arayan dostsuz kalır."

İşte geçen Cuma günü sohbet edip, akşam da telefonla konuştuğum bu sevgili yeğenim Cumartesi sabahı hastabakıcıların kahvaltı getirdiğini telefonda söyledi ve beni iki saat sonra İstanbul'dan ağlayarak arayan abisi  "Dayı kardeşim ölmüş, annem yanında yalnız ve okuma yazması yok aman yanına yetiş." demez mi ?

Demek istediğim eş ve dostun, abla kardeşin yani tüm yakınların illa başı sıkıştığında veya hastaneye düştüğünde mi hatırlanması gerekir?

Ne olur ufak tefek kırgınlıklar ilişkileri hemen koparmasa ? İlişkiyi kesmemek de bizim elimizde. Karşı taraf aramıyorsa biz arasak ne olur ? Bu nedenle ben derim ki “ Ablamı arayayım, telefonda isterse bana kötü sözler söylesin, Abimi arayayım bana küfretsin ama sağ olduğunu bileyim o bana yeter ya !”

Bunun gerçekliğini bu cenazede bir kez daha anladım ki tüm yeğenlerim ve beni sevenler cenazeden sonra etrafıma dizildiler.

“Sen haklıymışsın dayı, amca.” Dercesine hepsi beni takdir ederek sağlık ve afiyet dilediler. Ben belki hastayı ziyaret etmesem ve aniden ölseydi ah vah eder, “Keşke de gideydim, keşke de göreydim, keşke de son zamanlarında sıcak tenine bir kez dokunup gözlerindeki ışıltıyı göreydim.” Der dururdum. Hiç değilse şimdi vicdanen rahatım.

Öğüdüm siz siz olun acı sözlerini de duysanız dost ve akrabalarınıza lütfen  katlanın ve anadan, babadan, kardeşten kolay kolay vazgeçmeyin. Geçirebildiğiniz kadar mutlu anları uzun uzun birlikte geçirin ve aman ilişkiyi kesmeyin.

Son pişmanlık fayda vermez.  

 
Toplam blog
: 123
: 1874
Kayıt tarihi
: 02.07.12
 
 

68 kuşağındakileri iyi bilirim. Çalışmam ziraat üzerine. İnsanların ana dilleri ile konuşmalarını..