Amerikan bezi

Polivinil alkol (PVA) nedir biliyor musunuz?

Aslında çok da bilmek gerekmiyor ama yine de söyleyeyim; ''Dünyada çok kullanılan bir plastik''.

Bir çok kullanım alanı var ancak, benim kısaca öyküsünü anlatacağım, 'temizlik bezi' olmuş hali. Yani PVA'dan mamul bez.

Sanki bez gibi ama, tam bez de değil, ancak kumaş desen o hiç değil, uzun lafın kısası UFO gibi aslında, gerçek anlamda tanımlanamayan acayip bir şey.

İşte ben dün, Rusya Federasyonu'na bağlı Çuvaşistan Cumhuriyeti'ndeki Çuvaş bir nalburdan, Kaliforniya merkezli bir Amerikan şirketinin, Japon Teknolojisi ile Çin Halk Cumhuriyeti'nde ürettirdiği PVA bir bez aldım.

Bezin en önemli işlevi, iz bırakmadan kısa zamanda en kirli arabaları bile tertemiz hale getirmesi.

Ermeni bir arkadaşım tavsiye etmişti ki, o da zamanında bir Azeri'den duyup kullanmış ve memnun kaldığı için de bana da kullanmamı önermişti.

Hemen Alman marka arabam üzerinde denedim, gerçekten de son derece pratik. Artık ben de gönül rahatlığıyla, ilk gördüğüm Yunan, Bosna Hersekli, Yeni Papua Gineli ve Prusyalı'lara kullanmalarını önereceğim.

Şimdi Kaan acaba, bu gündelik sıradan olayı niye bu kadar uzun uzun anlattı diye düşünüyorsunuz değil mi?

Amerikan sermayesinin; Japon'un teknolojisini, Çin'in emekçisini, Rusya'nın da tüketicisini kullanarak yolunu bulan tüccar durumu, bana Karl Marks'ın bir sözünü hatırlattı da o yüzden bu konuya daldım.

Karl Marks, ''Bütün dünyanın işçileri birleşin'' derken acaba yukarıda anlattığım durumu mu kastediyordu?

Marks'ın meşhur sözünden, bu kadar kısa zamanda ''Bütün dünyanın işçileri birleşin ve uluslararası karteller için üretim yapın. Hangi milletten olduğunuz ve nerede, ne koşullar altında üretim yapıp, kaç para ücret aldığınız, hangi sosyal haklarle kaç yaşında emekli olacağınız hiç ama hiç önemli değil, kimse bunu zerre kadar bile önemsemiyor. Asıl önemli olan dünya devlerine olan katkınızdır'' 'özüne' acaba nasıl gelebildik?

Siz, dünyada milliyetçiliği neden öldürmeye çalışıyorlar sanıyorsunuz? O, kafatası milliyetçiliği değil kastettiğim. Adam gibi, kültürüyle, gelenekleriyle, sanatıyla bir toplumu toplum yapan milliyetçilik.

Mc Donald's ile fast food'laştırıldı dünya mutfakları, MTV ile tek tip oldu müzikler, yereller genele benzememeye direndikçe bittiler, bitirildiler.

Filmler ise, zaten maşallahları var epeydir Hollywood'dan ihraçla kendi özenti bünyelerini yaratmakta bayağı bir yol almışlardı.

Eh şimdi de internet ile; baharlar, devrimler ihraç edip o çölde ata binen Arabistanlı Lawrence'lere bile gerek kalmadan, bilgisayar tuşlarıyla da ilk mesajı verdikten sonra, işler zaten kendiliğinden çorap söküğü gibi geliyor.

Kes yapıştır'lar mı istersiniz, beğen paylaş'lar mı? Seç in seçebildiğinizi, sonuçta Amerika'ya hizmet asıl amaç, gerisi hikaye.

Ne o saplantılı olduğumu mu düşünüyorsunuz? Ya da ''Adama bak, bir bezden nerelere geldi, yok artık bu kadar da değil'' mi diyorsunuz?

Bilmem, belki haklısınız belki de siz de çarkın içinde ''Bana dokunmayan yılan bin yaşasın'' diyerek yerinizi çoktan aldınız.

Değil mi ki ben bile, eprimiş atletimden bez yapmak yerine, yukarıda hikayesini anlattığım bez ile araba siliyorsam, Amerikan sermayesinin ne günahı var, adamlar nihayetinde kafama silah dayayıp zorla da mallarını satmıyorlar ya?..