Anadolu' nun tarih hakkı

Bu konudaki irdelemelerimi, "Kırk asırlık ata yurdu" başlığı ile biraz izaha çalışmıştım. Ancak bazı hususları bu yazıma bırakmıştım. Biz TÜRK' ler olarak, bu coğrafya parçasını kendimize vatan olarak, bin asırdır özümsemişiz. Ulu önder Atatürk'ün dediği gibi, anadolunun arkeolojik incelemeleri ve tarihsel tahliller sonucu anlaşılmıştırki, tarin öncesi çağlardan beri, bu topraklarda yaşayanların medeniyet ve kültür birikimleri bizimkilerle örtüşmektedir.Köken doğu kaynaklı olmakla beraber, aslında biraz genler karışımı da kaçınılmazdır. Bu topraklarında geçmişini varis olarak sahiplenmiş bir toplumuz. Bu nedenle bu toprakların medeniyet kökenlerinin, başka milletlerce sahiplenilmesi gerçeğe uymadığı gibi, geçmiş anadolu toplumlarına da gerekli saygıyı göstermemiş oluruz.
Anadolu ören yerleri has be has bu topraklarda yaşamış insanların alın teri ile oluşmuş. Bu günkü arkeolojik alanları bu değerlendirme ile dünyaya lanse etmeliyiz.

Anadolu daki, özellikle batı anadolu daki tesbit edilmiş antik ören yerlerine, isim kaynakları nereden esinlenilmiş onu bir tarafa koyarsak, Hep antik yunan a mal edilmektedir. Anadoluda Hellenler önceki yazımda da belittiğim gibi hiç egemenlik kurmamışlardır. Anadoluda ilk avrupalı egemen Büyük İskender olup O da Makedonya'lıdır. Yunanlılar kendi tarihlerinin siyasal ve coğrafik zayıflığını, örtmek için İskender'i kendilerinden göstermeye çalışmaktadırlar. Oysa B.İskender ilk siyasi birliği kurmaya başlarken Atina ve Sparta ya birçok kez savaş açmak zorunda kalmıştır. Avrupadaki sınırlarını emniyete alan makedon kıral, anadolu fetihlerine bundan sonra başlamıştır. Bundan sonra ki egenin doğusu egemenliği, İskender varislerinden Roma imp. geçmiştir. Roma imparatorları tüm coğrafyadan olabiliyordu. Doğu roma Bizans ise, yine egemen olduğu toprakların dini inancını öne alan bir politika ile şekilenmiştir. Hiristiyanlık bu topraklara hiçte batıdan, hele egenin batısından hiç gelmemiştir. İncili yazan havarilerin ilk gezi yolları anadoludan başlar. Hatta batılı egemenlik sahipleri bu inanca gösterdikleri zulmün kanıtları, Anadolu'daki yeraltı şehirlerince kanıtlanmaktadır. Yani inanç yönünden de sahiplenmeye yetmediği açıktır.Kaldı ki antik dönem zaten hiristiyanlığın bilinmediği zamanlardı.

Anadolu egemenleri dışarı bağlı olmamışlardır zaten. Hep yerinde egemenlik oluşturulmuştur. Milattan önceki yerel devletlerden, Selçuklu beyliklerine kadar.İşte anadolu da bizanstan önce siyasal yapı anadoluya hasken, Osmanlı'nın egemenliği sonrası batı egede ancak modern anlamda egemen bir greek devleti doğabilmiştir. Osmanlının kültürlere ve dinlere karşı hoşgörülü ve laik davranışının bir semeresidir yunanlılara.

Bu durumdaki anadolu tarihi egemenlik kronolojisini görmeyerek, bu torakların bizlere mirasını başkalarına devrimiras yapmak. üzerinden beslendiğimiz bu topraklara varlıkları karışmış insanlara saygısızlık olur.