- Kategori
- Ruh Sağlığı
Anahtar avuçlarında
Bir nefes gibi yakındayken arar dururuz huzuru kaybolmuşluklarda.
Hiç terketmeyen sevgilidir o aslında taptaze.. Çoğalabilen yorulmadan.
Sesi kısılana kadar bağırır ... Burdayımmmmmmmmm. Uzansan sıcacık. Sabırla bekler. Ne istediğini bilir. Sense aldatmaktasındır.
Keyifli bir gün batımı, sıcacık bir gevrek ve çay, balık ve rakı, yelkenlide yüzüne vuran rüzgar, çimenlerin kokusu.... Arar durursun ne çok şeyin içinde....dışında..
Oysa sadece üç parmak yakında aradığın tüm güzellik ve huzuuuuuur.
Yaşamın yükünü taşımak ve tüm çevrene doğru enerji sunabilmenin yolu içini bulmakta gizli ve kendine yaptığın o doyumsuz yolculuk.. ''Ne çok gezilesi yer varmış ne tadılmadık tad '' dedirten.
Ruh sağlığını korumanın, mücadele arzusunu bir daha bir daha bulabilmenin yolu kendini keşif ve doyasıya sevmekle mümkündür. Hiç bir dış etken veya olay bunu sağlama gücüne sahip değildir. Sen o keşifle öyle sağlam bir yerde durursun ki; üstüne defalarca yıkılan yaşam yükleri pamuk ağırlığına dönüşür hızla..
Pazartesi sendromu, baharın sersemliği, aşk acısı, kalp kırıklıkları herşey ama herşey o arınmış ve sevgi dolu şelalenin altında huzura dönüşür.
Sen senle buluşmuşsan antideprasan nene gerek. Göreceksin ki daha çok gökyüzüne bakıp, günün doğuşunun yüreğine yaydığı bereketi dolu dolu yaşayacaksın.
Kuşların gün doğarken şarkılarını dinle onlarda bunu söyleyecek inan.
Huzur senin içinde ona sımsıkı sarıl.....Ruhunu yaban ellere bırakma.