Anayasa Mahkemesi uyum yasaları ve halkımız...

Ülke gündemimiz eften püften sebeplerle işgal edilip, ülkenin gerçek sorunları hep halının altına süpürülüyor.

Ekonomik sorunlar, güvenlik sorunları, ülkenin bölünmeye doğru hızla yol alması, PKK-Cemaat görüşmeleri falan medyanın veya halkımızın ilgisini fazla çekmiyor. Halkımızın gündemi bilinçli olarak Wikileaks belgeleri, öğrenci olayları, çocukların polisten yediği dayak, Burhan Kuzu’ya atılan yumurtanın sarısı(!) ile meşgul edilirken, iktidar adeta saman altından su yürütüyor.

Yapılan Anayasa değişikliği ile “İleri Demokrasi”ye geçtiğimizi iddia edenler, yaşanan olayları “İleri Demokrasi”ye geçiş sancısı olarak göstermek isteyenlere sormak gerekir; bu güne kadar Anayasa değişikliği ile ilgili hangi uyum yasalarını çıkarıldı? Benim bildiğim kadarıyla sadece HSYK’nın uyum yasaları üzerinde bir çalışma var. O da meslekten ihraç edilen Hâkim ve Savcıların biran önce mesleğe geri dönmesi ve önemli görevlere atama telaşı!

Anayasa değişikliğiyle yapısı değiştirilen Anayasa Mahkemesi ile ilgili bir çalışma var mı? Bu günlerde Yüksek Mahkeme, kuruluş kanunu çıkarılmadığı için çalışamıyor. Yasa çıkmazsa, kritik yasalar için yapılacak iptal başvuruları da ele alınamayacak.

Son günlerde meclisimiz gece gündüz çalışarak birçok önemli yasa(!) çıkarıyor. Örneğin; görevini kötüye kullananlara örtülü af, kamu görevlileri aleyhine dava açılamaması, HSYK uyum yasaları gibi…

Bu yasalar Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdikten sonra, Muhalefet partilerinin Anayasa Mahkemesi nezdinde açacakları iptal başvuruları, yasal düzenlemeler yapılmadığı için ele alınamayacak.

Anayasa’da yapılan değişikliklerin hayata geçirilebilmesi için bazı yasalarda da düzenleme gerekiyor. Örneğin; değişiklik ile üye sayısı 17'ye çıkarılan Anayasa Mahkemesi, en az 13 üyeyle toplanabilecek. Mahkemenin 14 veya 16 üyeyle toplanması ve eşit oy çıkması durumunda ne olacağı bilinmiyor.

Anayasa Mahkemesinin elinde halen 155 dosya var! Anayasa Mahkemesi üyeleri bu belirsizlikler nedeniyle ellerindeki dosyalara bakamıyor! Anayasa Mahkemesinin ellerinde bulunan bazı dosyalar şöyle; kahvehanelerde sigara yasağının kaldırılması, Hazine adına orman dışına çıkarılan 2-B arazilerinin satışı gibi iptal istemleri, DTP’nin kapatılması nedeniyle üyelikleri düşen Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk’un yeniden milletvekilliğine dönebilme talepleri gibi…

Görüldüğü gibi ülkenin hayati sorunları bir kenara atılmış, gündemi suni ve küçük olaylarla meşgul edip, halkın gözünden asıl sorunları çok başarılı şekilde kaçırıyoruz. Gerçi halkın böylesine gündemlerle uğraşacak ne vakti var, ne de sabrı! Halkın büyük çoğunluğu geçim derdi ile uğraşırken, televizyon kanallarının yayınladığı diziler halkın en büyük gündemini oluşturuyor.

Halkın gündemi ile ilgili çarpıcı bir örneği sizlerle paylaşmak istiyorum. CHP Genel Sekreter Süheyl Batum ve Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu’nun Ankara Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fakültesinde protesto edilmeleri ve konuşturulmamaları üzerine yaratılan suni gündemle meşgul edilen halkımıza Star Televizyonunca çok hayati(!) sorular sordu. Burhan Kuzu ve Süheyl Batum kimdir? Televizyon dizileri ile uyutulan halkımız, bu kişilerin dizilerde oynadığını söyledi! 10 kişiden sadece bir kişi Süheyl Batum ve Burhan Kuzu’nun ne iş yaptığını söyleyebildi! O da yarım yamalak!

Aslında yandaş medya yaratmak için uğraşmaya hiç gerek yok! Gün 24 saat televizyon kanallarında dizi yayınlanmasını teşvik et yeter! Halk, her gördüğü kişiyi dizi kahramanlarına benzeterek, kendi gündemini oluşturuyor! Ülkede yaratılan suni gündemlerle fazla ilgilenmiyor. Hele ülke bütünlüğüne yönelik tehlikeler konusunda iyice duyarsız!

Yani Anayasa Mahkemesinin yapısı ile ilgili uyum yasaların çıkıp çıkmaması halkı fazla ilgilendirmiyor! Tabi ‘Maydanoz Yasası’ da…