Ankara Ankara, kalbimiz kapkara…

Ülke insanı olarak, gerçekten de kalbimiz kapkara…

Başlıktaki slogan Fenerbahçe-Kayseri maçında atıldı…

Ankara’nın son 6 ayda uğradığı üçüncü büyük terör olaylarında maalesef yine 34 insan hayatını kaybederken, 19’u ağır, 125 kişi de yaralandı.

Terör saldırısı 13.3.2016 günü saat 18.41 de Kızılay’da Güven Park’taki otobüs duraklarında meydana geldi. Patlama anını televizyondan izlemiş biri olarak, ne söylenir, ne yazılır bilemiyorum.

Bu rakamlar dış basında daha fazla gösteriliyor.

Önemli olan terör olaylarında insanların ölmesi mi, yoksa terörün büyüklüğünü gösteren ölü insan sayısı mı?

Terör Ankara’yı üçüncü kez vururken, Ankara’da Emniyet Müdürünün olmadığını biliyor musunuz? Uzun zamandan beri paralel bir Emniyet Müdürü(!) atamamak için Ankara’ya Emniyet Müdürü atamıyorlar. Vekâleten yönetilmeye devam edilen Ankara, daha önceki vekil Emniyet Müdürünü yeni değiştirip, yeni bir vekil Emniyet Müdürü atadı.

Halkı terörle yaşama ikna etmeye çalışan yandaş kalemler, hiç utanmadan, halkın ölümünü, AKP’nin oyu artıyor diye neredeyse alkışlayacaklar.

Tabi terörü bu hale getirip, sonradan oy aracı olarak görenleri de unutmamak gerek!

Bu ülkenin istihbaratı ne iş yapar?

Halkı dinlemek dışında, terör örgütlerini niçin takip etmezler?

Ülke silah ve patlayıcı deposu haline gelirken, ülkenin belli bölümlerinde hendekler kazılıp, tuzaklar kurulurken, ülkeyi yönetenler, ülkenin güvenliğinden sorumlu olanlar ne yapıyorlardı?

Teröristlere bizim tavsiyelerimizle dokunulmadı diyenler, hala ülkeyi yönetmeye devam ederken, bu halk teröre ne kadar daha can verecek?

Ankara’nın terör saldırılarına maruz kalmasının bir nedeni de Başkent’in İstanbul’a taşınma senaryosunun bir parçası mı diye düşünmeden edemiyorum.

Güneydoğuda uzun zamandan beri süren terör olaylarına alışan bu ülke insanının Ankara’daki terör olaylarına da alışıp, tepkisiz hale gelmesini mi istiyorlar?

Geçmişte teröre tepki göstermeye halkımız, artan terör olayları nedeniyle iktidar partisinin oyunu arttırmaya hala devam mı edecek?