Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Mayıs '09

 
Kategori
Anneler Günü
 

Anneler Günü

Anneler Günü
 

Tüm anneler özeldir


Dün inşaattan erken gelmiştim. Bir hayli yorulmuşum. Duş alıp balkonda hanımla akşamüzeri keyfi yapmak istemiştim. Birden dişçiyle olan randevum aklıma geldi. Apar topar dişicime gittiğim. Gerekli işlemlerim yapıldıktan sonra hemen eve dönüp aklımda olanları gerçekleştirecektim. Bu yorgunluk başka türlü çıkmazdı.

Laf aramızda akşamüzeri yapılan bir saatlik bu tür rakı muhabbetleri aynı zamanda karı koca dertlerin ortaya dökülüp konuşulduğu saatler oluyor. İyi de geliyor.

Muhabbetimizin konusu yine çocuklar. Ne olacak bunların halleri? İnşaat ne zaman bitecek?...

Erinç bugün dershaneye gitmemişti. Salihli Belediyesi'nin düzenlediği 41. Şiir İkindileri'ne gidecektik. İşimin uzaması nedeniyle gidemedik. Onlar da bunu fırsat bilerek Prenses eve gelen arkadaşlarıyla oynamış, Prens de Lisa'yı alıp arkadaşlarına gitmiş. Biraz gezdirdikten sonra onu eve bırakıp yine arkadaşına gitmiş. Bu ara arka komşumuzun oğluyla iyi kankanlık yapıyılar. Bir şeyler çeviriyorlar hissine kapılıyorum ama dur bakalım...

Prens akşamüzerleri eve geç gelmeye başladığı için eve geliş saatinde bir sınırlama koyduk. En geç saat 20.00'de evde olunacak.

Biz bu arada birer kadeh rakımızı iyi etmiştik hanımla karşılıklı. Hafif iyi olmuştuk.

Hanım çocuklara bu arada pizza hamuru hazırlamış, onun mayalanmasını bekliyordu.

Neyse, benim "Evimin Direği" belirlenen saate eve geldi.


Annesi:


– Erinç bakkaldan hadi 1 kilo domates al, gel! diye seslendi.


Bende 1 TL bozuk para vardı onu attım aşağı.


– Hadi, bir liralık olsun, dedim.


Arkadaş parayı aldı, gitti. Biz de muhabbete devam ettik. Aradan bir zaman geçti. Erinç ortalarda yok. “Hadi biraz sabredelim, bakkalda bulamadıysa manava gitmiştir.” diye kendimizi teselli etmeye başladık.


Arkadaşıma telefon ettim bu arada. Dükkânı manavın yanındadır. Görüp görmediğini sordum Erinç'i. Oralarda görmemiş.


Çocuk yok. Yok işte! ...


Aklımıza türlü türlü olumsuzluklar gelmeye başladı. Koskoca çocuk kaybolacak hali yok ya… Aradan ne kadar zaman geçti bilemiyorum. Aşağıya indim. Bakkala soracaktım. Zaman kavramını yitirmiştim. Bakkala ne soracaktım? Çocuk ne zaman evden ayrılmıştı? Birden aklıma geliş saati sınırlaması geldi. Bakkala:


– 13–14 yaşlarında, hafif toplu, bir erkek çocuk yarım saat kadar önce geldi mi?

dedim. Geldiğini ama domates olmadığı için gittiğini söyledi.


Hay Allah nereye gider bu çocuk? Manava doğru yürüdüm. Bu arada başına bir şey gelmemesi için dualar ediyorum. Manava sordum gelip gelmediğini. Domatesi alıp gittiğini söyledi.


Panikledim. Hemen 155’i aradım. Durumu anlattım. Eğer gelmezse bir fotoğrafıyla karakola şahsen müracaat etmemizi söylemişti. Bu arada hanımla telefon trafiği devam ediyor. O da evden aramış 155’i.


Ben oralarda şaşkın dolaşırken hanımdan telefon geldi:


– Geldi seninki!


İçimdeki sıkıntı bir anda kayboluvermişti. Ama eve vardığımda gebertecektim keratayı. Az kalsın kalpten gönderecekti bizi öte tarafa.


Karakolu tekrar arayıp çocuğun geldiğini haber verdim.


Eve gelmeden hanım beni sakinleştirmeye çalışıyordu telefonda. "Aman çocuğa bir şey deme."


Beni de o yaşlardayken annemler ekmek almak için göndermişlerdi sabahtan. Taa akşamüzeri eve gelmiştim. Babam da işe aç gitmiş. O zamanlar bekçilik yapardı ziraat teknisyenliğinin garajında rahmetli babam.


Benimki de yolda arkadaşını görmüş. Onun annesine “Anneler Günü” hediyesi almak için oyalanmışlar. Doğal olarak da gecikmişler. Eve arkadaşıyla birlikte gelmişler. Arkadaşı kendi yüzünden geciktiğini söylemiş. Özür dilemişler.


Biz de anneler gününü böyle karşıladık.

Bu gün 10 Mayıs Pazar. Sevgili karıcığım Anneler günün kutlu olsun!

Ve de tüm anneler "gününüz kutlu olsun.

Ahmet Kaya'nın "Şafak Türküsü" şarkısını tüm annelere gönderiyorum:
http://www.kliplerimiz.com/ahmet-kaya/safak-turkusu-klip-izle.html

 
Toplam blog
: 59
: 912
Kayıt tarihi
: 02.10.08
 
 

1955 Milas doğumluyum. Nüfüs kaydım orada ama "doğduğun yer değil, doyduğun yer" memleketin olurmuş ..