Antalya Devlet Senfoni Orkestrası'na mektup 2009

Herkes planını, projesini de yapmış olmalı, ama olsun; onanmadıysa yetiştirmiş te olabilirim dileklerimi...

Aslında bu gecikmiş bir mektup!

Önce teşekkürlerimi yinelemeliyim; (kaliteli)müzik gıdasını sizin emeklerinizden alarak beslenmenin karşılığı olarak.

***
Bu yıl geç gördüğüm bir çağrıyı (Haziran'da yazılmış) bizzat ADSO şefi Orhan Şallıel'den alınca, 'iyi bir sezon' umudum daha da arttı;

"Dinleyicilerimizden ya da orkestra üyelerimizden 'Gelecek Sezon'da dinlemek istedikleri eserleri, solistleri hakkında düşüncesi olan dostlar varsa yazsınlar lütfen. Bizler de Yönetim Kurulu ve Teknik Kurul olarak bu isteklere olanaklarımız çerçevesinde yer vermeye çalşacağız." diyordu ADSO'nın yeni şefi Şallıel.

Çağrıya kulak veriyorum o zaman:

*Son iki yıldaki program iptalleri ve değişiklikleri; 'olabilir', 'anlaşılabilir' ölçeğinin dışına çıktı. 2008-2009'daki değişiklik ve iptalleri 'skandal' olarak değerlendirirsem inanın haksızlık etmiş sayılmam. Bazı şeyler değişti ADSO'da, artık yaşamayacağımızı umuyorum.

*Bu iptallerden biz müzikseverlere; Alexander Markov, Vaclav Hudacek, Kürşat Terci-Kağan Korad, Muhittin Dürrüoğlu, Emre Elivar borçlarınız var. Ödeyeceğinizi umud ediyorum!

*İki sezon umutla beklediğim, ancak ikisinde de bir şekilde iptal olan J. Brahms 1. Piyano Konçertosu'nu alacaklarımın en tepesine yerleştirdim!

*Aile dostumuz ve Milliyet Blog yazarı Tülin Aksoy'un bir dileğini iletmeyi görev kabul ettim; Matine talepleri var Tülin hanım ve diğer bazı bayan konser dinleyicilerinin. Örneğin cumartesi öğle önceleri ya da sonraları... bir sezon da olsa denenmesi olası mıdır?

*Daha önce birkaç mektupta ve blog yazımda belirttiğim bir sorun var; Kasım aylarında yaşanan. ADSO ve Uluslararası Antalya Piyano Festivali programları çakışmakta ve genellikle ADSO, programlarını iptal etmek zorunda kalmakta. Koordinasyonla aşılabileceğini düşünüyorum.

*Senfoni orkestrasından beklenti değil ama, organize edilebilecek etkinlik olarak gördüğümden; Oda müziği de dinlemek isterim. İkililer, Üçlüler, Dörtlüler, Beşliler, Altılı, Yedili, Sekizliler hatta... Eğer mümkün olursa... Bir Şeytan Trili (Tartini), bir Kreutzer Sonatı (Beethoven), Yaylı Çalgılar Beşlisi (L. Boccherini), Alabalık Beşlisi (F.Schubert)bir çırpıda örnekleyivereceklerim!

*Hep yakındığım bir önemli konu da, salonlarda sessizliğin sağlanamaması! Kucakta bebek getiren aileler, konser başladıktan sonra giriş çıkışlar, cep telefonlarıyla mesajlaşmalar (hadi seslerinden kurtulduk ışıkları dert bu kez de).

***

Chopin'in 200. Doğum yılı, unutulmadığını düşünüyorum...

Robert Schumann'ın 200. Doğum yılını da...

***

Konser sezonunda dinlemek istediğimiz yaratılar, besteciler ve şeflerden isimler var, sıralamak isterim;

Fikret Amirov Nizami Senfoni

İppolitov İvanov Kafkas Skeçleri

M.Richard Delalande Trompetler Konçertosu

François-Adrien Boieldieu Arp Konçertosu, Ceren Necipoğlu anısına

Emanuel Chabrier 'Espana' Orkestra için Rapsodi

Georges Enescu Rumen Rapsodisi No. 1

Aram Haçaduryan Keman Konçertosu

G.F. Haendel Su Müziği

F. Joseph Haydn Trompet Konçertosu

Gustav Mahler 2. veya 6. Senfoni

N. Paganini Keman Konçertosu No. 4

Fazıl Say hem besteci hem de solist olarak görmek isterim.

D. Şostakoviç 1. Viyolonsel Konçertosu


Özlenen ya da merak ettiğim şeflerden;

Burak Tüzün, Antonio Pirolli, Emin Güven Yaşlıçam, Gürer Aykal, Emil Tabakov, Howard Griffiths
ile Genç yetenekler; Can Okan ve Cem'i Can Deliorman... Bir de Daniel Barenbaum* ekleyeyim de şapkasını önüne koyup epeyce bi'düşünsün bakalım sayın Şallıel:)

Solistler;

Suna Kan, Ayla Erduran, Mischa Maisky*, Benyamin Sönmez, Hakan Hardenberger*, Zeynep Üçbaşaran, Şirin Pancaroğlu, Han-Na Chang*, Maxim Fedetov*, Mertol Demirelli, Gülşen Tatu...


Görüldüğü üzere bir hayli kabarık bir istek listesi çıktı ortaya! Benim gibi iki kişi daha bu kadar istek yaptıysa vay haline, karar vereceklerin!.. İsteyenin bir yüzü kara; ama her koşulda teşekkür ederim, dikkate alınması bile yeterlidir.

Bu ülkede sanat icra etmenin, sanatçı yetiştirmenin ne denli güç olduğunu bildiğimden, kişisel teşekkürlerimi ve alkışlarımı hep peşin gönderiyorum.


Orkestramıza ve şef Orhan Şallıel'e konser sezonu boyunca başarılar... kucak dolusu alkışlarla geçmesi dileklerimle...

(*) Kaşelerinin yüksekliği nedeniyle az umutluyum.