Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Nisan '11

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Arkadaşlarla Muhabbet Konuları

Belki de sadece onların yanında 'kendimiz' gibi hissedebiliyor, sadece onların yanında dakikalarca gülebiliyor, omuzlarında ağlayabiliyor, onlara rahatça sıkıntılarımızı anlatabiliyoruz... Onlar kim mi? Tabiki de arkadaşlarımız ve dostlarımız. (Tabi sevgililerde var ama arkadaşlar ve dostların yeri başkadır.) 

Ders boş olduğunda yapılan muhabbetler, dersten kaçıp gizlice gittiğimiz mekanlarda saatlerce gülmeler ve daha bir çok şey.Fakat, bazı sohbet konuları beni boğuyor.Tam ortama uyum sağlamış, yüzümde güller açarken istemediğim bir konu açıldığında yüzümdeki gül soluyor, solmakla kalmıyor resmen ölüyor sadece dikenleri kalıyor, o dikenlerin battığı yerdeki acıyla da konuşamıyorum. Genelde ikiye ayrılır istenmeyen konular; ya sevmediğin birinin ya da kilo muhabbeti... 

1-Sevmediğimiz birinin konusu açıldığında gelişen muhabbetler  

Tam ortam kurulmuş, muhabbet aktıkça akıyor. Ama bir anda zaman duruyor.Tam o saniye nefret ettiğiniz, sizi terk eden, kavga ettiğiniz vb. kişilerin isimleri duyuluyor. Düşünsenize eski sevgilinizin konusu açıldığını. Neyse. Eğer o güzelim konuşma sırasında sevmediğim herhangi birinin adını duyarsam içimden kusmak geliyor. İçimdeki şen şakrak kız oluyor patlamaya hazır bir bomba. Hayır zaten sevmiyorsam, içimde mutlaka birikmiş bir şeyler vardır ona dair. O an her şeyi sayıp dökmek istiyorum .İstiyorum ki öğrensinler onun gerçek yüzünü, kapatsınlar o konuyu tekrar eski halimize dönelim ama yok. Yok kardeşim, susmak bilmiyorlar. Biraz önce kulaklarımı ağızlarından çıkan her kelime için açtım ama şimdi nereye kaçsam diye düşünüyorum. Bu gibi durumlarda en güvenli yer tuvalettir ama orada da fazla kalamazsın yani. Döndüğümde ''Ay cırcır oldum da ehehe '' diyeceğime oturur o kişinin aşk hayatını, eğitim hayatını dinlerim daha iyi. Tabi böyle durumlarda on kişiye ''Off kapatın şunun konusunu, içimi kıydınız, kapat be !'' diye de rest çekemiyorsun.Mecbur dinliyorsun. Bu imkansız bir şey ama böyle bir muhabbetin içine girmek istemiyorsanız eğer kimseden nefret etmeyin. (Eğer başarabiliyorsanız bunu bana da öğretin işin püs noktalarını [: ) 

2-Kilo konusu açıldığında gelişen muhabbetler 

Bu genelde kızlara dair bir problem olsa da erkekler de takabiliyor.Kızlar arasındaki muhabbetlerde konular genellikle Regl sancıları, yakışıklı erkekler, alışveriş ve son olarak 50 kiloluk kızların ''Ay of yaa, göbeğim çok çıktı benim, kilo vermem lazım yaa! '' diye sızlandıkları muhabbetlerdir.Şahsen ben böyle muhabbetlere sadece dinleyici olarak katılıyorum. Tamam Türkiye'deki kızların boy ortalamasına göre boyum fazla olsa da ben en son 15 yaşımda 50 li kilolardaydım. Şu son üç senedir 60-65 arası dolanıyorum.Tamam, şu an 65 kiloyum. İşte bu kilo muhabbeti açılınca ben nasıl geriliyorum, nasıl sinirleniyorum anlatamam. Neredeyse çok sevdiğim arkadaşlarımın saçını başını yolacağım bu yüzden. Yanımda oturan ve en yakın arkadaşım olan kız 48 kilo, arkamda oturanlar da 50 şer kilo. (Allahtan boyları benden baya kısa, yoksa ben şu an burada olmazdım) Nasıl bir kompleksse bendeki gözümde büyüdükçe büyüyor kilo muhabbeti. Zaten kilo muhabbetinden sonra direk kıyafet konusuna falan gelinir ki o ayrı bir mevzu. Bir de ben kendimi hiç sevmem, hiç güvenmem kendime. Çok değişik biriyim.O yüzden eğer kiloluysanız ve bu muhabbetin içinde bulduysanız kendinizi ya herhangi bir şeyi gösterip ''Ayy şuna bak ne kadar tatlı ya '' diyip konuyu değiştirin ya da kilo verin. (En kısa zamanda kilo verilen sağlıklı bir diyet programı varsa bana da önerebilirsiniz hani ). 

 
Toplam blog
: 2
: 8827
Kayıt tarihi
: 13.04.11
 
 

Adım Hayal, hayal kurmayı çok sevdiğim için Hayal. Lise öğrencisiyim. Söyleyemediğim o kadar çok şey..