Arkadaşlığın manasını yitiriyoruz sanki

Çok eskilere gideceğiz a dostlar çok eskilere. Yıl 1983'ler falan. Darbe dönemi bitmiş, Özal hükümeti kurmuş, Türkiye'de şu andaki gibi demokrasi var, ama askerlerin gölgesindeki demokrasi. O zaman mı tespit ettim Hayır, şimdi anlıyorum o zamanları. 

Önceden yazdığım makalelerde de bahsetmişimdir. Babam yurtdışında işçi olduğundan ve evin erkeği ben olduğumdan büyük çiftçilik gibi bir şeyle uğraşmıyoruz. Ablam köy yerinde evlenirse elinden iş gelmiyormuş demesinler diye bir dönüm tütün, sıyırma, domates ve bostan yapıyoruz, onu da iş edinip bir yaz boyunca mezarın yanındaki cıngırt kesiğine yaşlı eşeğimizle gidip geliyoruz. topu topu işleyebildiğimiz tütün beş balya oluyor o da 250 Kg. o da hakını ödemiyor ama adımız iş yaptı oluyor. Mahallede benim emsallerim yaz geldimi her köylü çocuğun yaptığı gibi ya inek gütmeye gider, ya da tütünde fidan dağıtır, çapa yapar, tütün kırıldığında annesinin veya büyüğünün yerine iğneye dizmeye gider ki büyüğü dinlensin akşam diğer imeceye gidecek yorulacaktır veya ev işlerini yapacaktır.

Bendeniz de Mustafa amcamın ineğine ot toplamaya gidiyorum, biraz amcam aksi, biraz da inek aksi olunca bana güvenipte gütmeye göndermiyorlar. bende ot topluyorum. Yine yardımcım Sarının İsmet dayının Özkan'la beraber ot toplamaya çıktık. otları asfaltın yanında topluyoruz. asfalttan giderken gözlerimiz yerde hem ota bakıyor, hem de izmarite. Büyük izmarit bulduk mu yanımıza aldığımız kibritle yakıyoruz, tüttüre, tüttüre otumuzu topluyoruz. amaç aslında izmarit toplamak da kamufllajı ot toplamak. Gocakuşların Sadık (KARAKUŞ) dayı şu anda oturdukları evi yaptırıyorlar. inşaat halindeyken gittim mi onu bile hatırlamıyorum ama Sadık dayının hanımı inşaat halindeki evlerindeymiş sanırım bizi karşı tarafta ot toplarken görmüş o gün akşam eve baskına geldi. Anama bizim yanımızda soruyor

- Zala! senin oğlan bu gün nerdeydi? Anam da ne bilsin benim ot topladığımı aha burlarda geziyordu dedi. Sadık dayının hanımı bizim diktiğimiz ağaç fidelerinin hepiciğinin başını bunlar kesmiş dedi ve ziyan kestircez size dedi. biz yok desek de. Köy koruma bekçisine gidildi o zaman ziyan  kestirildi sanırım. Hatırladığım şey yine suçsuz yere yediğim bir araba dayak. Özkan garibimde kendi anasından dayak yemiştir ve tenbihlenmiştir kesin. Bundan sonra Akkaş Ali'yle gezmeyeceksin. Özkan ne kadar tamam dese de benden başka kimsenin yanına gidemez benden başka da boş çocuk yok mahallede. 

Birinin tavuğunu mu vurmuşlar, kesin ben yapmışımdır, hele cam kırıldıysa kesinlikle ben yapmışımdır. Ya kör Nafiz'in besane kiremitlerinin kırılması kesin benim ve arkadaşlarımın işidir. Süsemlerin Amad'ın karpuzları hep kare kare göz yapılmış onu da biz yapmışız. tarlasını sorsanız bilmem. ama kesin ben yapmışımdır. çünkü işim yok benim. şaylanıyorum hep.  Dostluğa geleceğim o zamanlar bir başkaydı dostluk ekmeğin olsa yarısı paylaşılırdı, gazozun olsa yarısı paylaşılır. hele kırıntı aldıysan dükkandan yarısı kesinlikle arkadaşının dı. doymazdı her iki taraf  ama her ikisi de mutlu olurdu. o zamanlar sigara içerdim. inanırmısınız yerden topladığımız izmariti de filtresiz birinci ve bafrayı da paylaşırdık. Şimdi ne oldu da neyi paylaşamıyoruz. bırakın kırıntı paylaşmasını dostluğu paylaşamaz olduk. hep çıkarcı olmuşuz, bana ne getirecek, bana ne faydası var. sorularını sorup duruyoruz kendimize çocuklara bile bencilliği aşılar olduk.

Vallahi ben çocukluğumda her şeyimi paylaştım, eşyalarımı, kalemimi, silgimi, kitabımı hatta arkadaşlarımın suçunu bile şimdi bakıyorum da sen şucusun ben bucuyum diye bir birimize tahammül bile edemiyor fikirleri bile paylaşamıyoruz. Hemen agresifleşiyoruz, hemen saldırıyoruz. Sonuç ortada Yeni Türkiye bu ise Allah aşkına benim eski Türkiye'mi geri verin varsın yokluk olsun ama içinde huzur olsun.