Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Mayıs '11

 
Kategori
Türkiye Ekonomisi
 

Asgari Ücret Adaletsizliği

Asgari Ücret Adaletsizliği
 

Günümüzde yoksulluk sınırının hatta açlık sınırının altında olan asgari ücret, değil aile geçindirmek bireyin kendisini tek başına geçindirmesine imkan tanımayacak kadar düşük seviyede. Peki neden yükseltilmiyor, yükseltilmesi mümkün değil mi? 

Şu an Türkiyede uygulanan ekonomik sistem tamamen makro değerlerle değerlendiriliyor. Bireylerin refah seviyesini gösteren Kişi Başına Düşen Milli Gelir'den bahsedilirken bile gelir dağılımındaki adaletsizlik göz ardı ediliyor. 

Eskiden üretim bireylerin gelirlerinden yapabilecekleri harcamaya göre planlanıp yapılmaya çalışırken, artık günümüzde bireylerin borçlanma ile elde edilmemiş gelirlerini de harcamaya yönlendirerek üretim arttırılıyor. Dış ülkelerle ticaret de ekonomi üzerinde ciddi etkilerde bulunuyor. Üretim arttırılması için sermaye birikimine gereksinim duyuluyor. Bu sermaye birikimi üretime sermayesi ile katılan girişimcilerin karlarından oluşuyor. 

Uygulanan ekonomi politikalarında, üretime emeğiyle katılan işgücüne sadece hayatına devam edebilmesi için asgari bir seviyede ücret ödenerek, girişimcinin aşırı kar elde etmesi sağlanıyor. Bu karın girişimci tarafından tekrar üretime katılması sağlanarak üretimde reel bir artış gerçekleşmesi amaçlanıyor. Üretimin artması ile yeni iş sahaları açılacak, aynı ücret seviyesinde yeni emek talepleri ortaya çıkacak ve yaratılan istihdamla işsizlik azalacak. Bu döngü bu şekilde bir ivme kazandığında istikrarlı ekonomik büyüme gerçekleşecek. Bunların gerçekleşmesi için en önemli koşul nüfus. Nüfus ne kadar çok ise asgari seviyede ücret karşılığında çalışmak isteyecek bir çok kişi bulunabilicek. 

Asgari ücret uygulaması yoksulluk sınırının altında kaldığı sürece son derece adaletsiz bir uygulama olarak vicdanları sızlatacaktır. Üretime servetiyle katılanla emeğiyle katılan bu iki sınıfın yaşam şartları arasında bu kadar büyük uçurumların meydana gelmesi toplumsal reaksiyonlara sebep olabilir. Üretime katılan tüm faktörler üretimden hakettiği payı almalı. Özellikle emek faktörü yarattığı katma değerden pay alabilmeli. Üretim emek faktörüne daha çok pay verdikçe emeğin nitelikleri artacak ve üretimde verimlilik de artış göstererek üretimde artış, ekonomide büyüme gerçekleşecektir. Sonrasında emek neden girşimciye ortak olmasın ki... 

 
Toplam blog
: 161
: 1259
Kayıt tarihi
: 03.05.11
 
 

İzmir Karşıyaka'da yaşıyor Maliye mezunu http://www.karsiyakahaber.com/ yazarı   ..