Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Temmuz '08

 
Kategori
Güncel
 

Asimetrik enformasyon çözümlemeleri/Hadi formaları çıkaralım!

Asimetrik enformasyon çözümlemeleri/Hadi formaları çıkaralım!
 

2001 yılındaki Nobel Ekonomi Ödülü, üç Amerikalı iktisatçı arasında paylaştırılmıştı. Bu iktisatçılar, Dünya Bankası'nın eski baş iktisatçısı Joseph E. Stiglitz, George Akerlof ve Michael Spence’di.

Ödül sahiplerinden Joseph E. Stiglitz, Dünya Bankası'nda çalıştığı sırada IMF'nin borçlu ülkelere dayattığı politikalara karşı sert eleştirileri nedeniyle karşılaştığı tepkiler üzerine görevini bırakmıştı. Diğer iki Profesör Michael Spence Stanford Üniversitesi’nde ve George Akerlof Kaliforniya Üniversitesi'nde halen ekonomi dalındaki görevlerine devam ediyorlar.

İsveç Kraliyet Bilim Akademisi Ödül Komisyonu bu ödülü üçlünün ortak araştırmalarına verirken söz konusu çalışmanın dünya ölçeğinde algılanabilen her tür çözümlemeler için geçerli olabileceğini de göz önüne almıştır.

Verildiği sırada bazı iktisatçılar tarafından direkt ekonomi ödülü olarak algılanmışsa da yapıtın, zaman içerisinde yapılan çözümlemelerde tamamen bilgi sistemleriyle ilişkili olduğu anlaşılmıştır.

Ekonomi ödülü olarak algılamaların nedenleri arasına, ödülü aldığını belirttiğimiz üç şahsiyetin enformasyon ekonomisi adıyla anılabilecek bir alanın kurulabilmesi için 1970’li yıllardan itibaren çalışıyor olmalarını koyabiliriz.

Ayrıca, Parlamento, pragmatizm ve piyasadan oluşan üç “P” üzerine kurulduğu var sayılan Amerika Birleşik Devletlerinde, enformasyon ekonomisi adıyla bir alanın oluşturulması için dirsek çürütme de son derece akıllıca bir yaklaşımdır.

Ama bizim üzerinde birkaç cümleyle durmaya çalışacağımız, İsveç Kraliyet Bilim Akademisi Ödül Komisyonu tarafından anılan ortak yapıta Ekonomi Nobel’i verilmesinden çok, asimetrik enformasyon çözümlemeleri adıyla bilinen araştırmanın kendisidir.

Son zamanlarda yaşananlara bakıldığında, Türk halkının tam anlamıyla asimetrik bir enformasyon bombardımanına tutulduğu görülebilir. Bununla kesif bilgi kirlenmesi kastedilmektedir. Asimetrik bilgi, bilerek ve isteyerek yaratılan bilgi fırtınaları vasıtasıyla gerçek bilgilerin yok edilme çabalarıdır.

Öte yandan yok edilen veya aslında olmayan bilgi yerine bir başka bilgiyi koyma ihtiyacı da bilgi kırılması kavramını ortaya çıkarmaktadır. Bu çerçevede, bilinçli olarak üretilen gerçek dışı bilgiler toplum katmanlarına, örneğin hiç akla gelmeyecek afiş veya ilanlarla, gazete köşelerinde kalmış masum haberlerle, dergilerin satır aralarında ya da televizyonların esprili görüntüleriyle verilerek, toplumca yaygın olarak inanılan kanaatler, genel olarak veya ayrı şekilde; bir şeye, bir yere, bir kişiye duyulan güven sarsılmaktadır.

Psikolojik harekâtın çok ötesindeki bu tavır, psikolojik harekâtı da içererek genel olarak o ülkede yaşayan tüm insanları etkilemek suretiyle dönülemez ayrışmalara neden olabilmektedir.

Örneğin, yapılmakta olan bir operasyona karşı olanlarla yanında olanların bireysel olarak kimliklerine bakıldığında ayrışmaya uğrayan grupların aslında farklı olmaları gerektiği düşünülebilir. Doğru olan da bu düşüncedir.

Bir olay karşısında asitmetrik bilgi fırtınasına uğrayan ardından bilgi kırılması geçirerek ayrışan grupları A ve B olarak tanımladığımızda, A’nın içerisinde bir sürü B’yi; B’nin içerisinde de B’den farklı olarak A’yı görme ihtimalimiz çok büyüktür. Elbette aynı düşünceler içerisinde dahi farklı görüşler olabilir. Ama ne değin farklı olursa olsunlar “en kökten” aynı düşünceye sahip oldukları söylenebilir.

Bir süre sonra olay çözümleyicilerinin bile, bahse konu bilgi kirlenmesine uğrayacakları kesindir. Eğer aynı toplum içinde yaşayan birileri tarafından organize ediliyorsa ki, söz konusu organizasyonları tasarlayanların genellikle o toplumda yaşadığı görülmemiştir, olayların olmasını istedikleri durumun tam aksine gelişebileceğini bilinmelidir. (Afganistan, Rus işgali, ABD, Taliban, 11 Eylül, Taliban, Afganistan, ABD işgali, Taliban)

Ne yapılabilir?

· Konunun uzmanlarından toplanan bilgilerin, toplumun doğru bilgilendirilmesinden sorumlu sayılan kamuoyu önderlerine aktarılması ve paylaşılması, asimetrik bilgi fırtınasını ve bilgi kırılmasını önlemenin ilk adımı olmaktadır.

· Yapay gündemler, gerçekleri yansıtmak eksenli sosyal sorumluluklara tercih edilmemelidir.

· En önemlisi de içinden geçilen şu dönemde herkes üzerindeki formaları çıkarmalıdır. Çünkü farkında değilsiniz ama aslında giydiğiniz “o” forma sizin formanız değildir.

Son söz: Aslında size ait olmayan sözleri söylemeye başladığınızı düşündüğünüz oldu mu?

Not: Bu metin kesinlikle bilimsel bir yazı olmayıp, okunan ve yaşananlardan esinlenerek yorumlanmıştır.

Kaynaklar:

radikal.com

teksatir

aksam.com

 
Toplam blog
: 340
: 1591
Kayıt tarihi
: 10.03.08
 
 

Basınla ilgili bir kuruluşda çalışmaktayım. Uzun yıllar basınla ilgili konularda danışmanlık yapt..