Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Aralık '06

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Aşk mı...

Kendimi bildim bileli aşk hakkında söylenen klasik şeylere hiç inanmadım. Hiçbir zaman söylemedim sevdiğim insana o kalıplaşmış sözleri. Çünkü aşk kalpten gelir. Yürekten akar dilinin ucuna kelimeler.

Bence aşk onun annesi olmaktır dizlerinde ağlayabileceği. Babası olmaktır yanında olmaktan huzur ve güven duyabileceği. Kardeşi olmaktır yeri geldiğinde oyunlar oynayıp belki güreşebileceği. Dostu,sırdaşı olmaktır herşeyi paylaşabileceği. Hayatının en büyük sırlarını bile. Ve sevgilisi olmaktır sevebileceği,sevgiyi öğrenebileceği ve hissedebileceği. Yani kısacası paylaşmaktır. Sevinci de, hüznü de, kederi de.

Aşk imkânsızlıkları imkân olarak yeniden yaratmaktır. Aşk mücadeledir. Mücadele etmeden ya da çok kolay elde ettiğiniz bir şeyin ne anlamı var. Toplum baskısına gelince unutmayın ki bu hayat sizin onların değil. Eğer onlar ne diyecek diye yaşarsanız kendiniz mi olursunuz? Sizce kendiniz olmadığınız bir hayatın ne anlamı var?

İşte budur bana göre aşk. İşte o böyle hayal etti aşkı sadece hayallerde kalsada. Ve onun bir yerlerde olduğunu ümit etti hep. EŞRUHUNUN! Onu mutlaka bulacağına inandı ve bunun en kısa sürede olmasını diledi her zaman. Çünkü ona çok ihtiyacı var. Geceleri başını kaldırıp gökyüzüne baktığında en parlak yıldızı o bildi ve onunla konuştu paylaşmak için yalnızlığını.

Hayaller ve umuttur insanı insan yapan. İçindeki çocuktur onu saf tutan ve kalbini ısıtan. Hayallerimi ve umutlarımı kaybetmedim ne kadar bitme noktasına gelip yeniden canlansalar da.

İçimdeki çocuğu da hiç öldürmedim onu hep ağlatsalar da. Hani şarkıda da dediği gibi "Ne zaman canın yansa bu kadar derinden, Sanırsın mümkün değil bir daha üzülmek" Evet ne zaman büyük bir acı yaşasak, hayatımız boyunca yaşayacağımız hiçbir acının bizi bu kadar üzemeyeceğine inandık. Ama sonrasında gelen başka acılar ya da zaman diğerini unutturdu.

Zaman her şeyin ilacı. Bu gerçekten böyle. Ne acılar yaşadık şu anda belki dinmese de bitmeye yaklaşan değil mi? Aşkta bazen yakar canımızı.

Sizi bilmem ama ben bu acıya razıyım. Hayat çakıl taşlarıyla dolu bir yol. Bazen o çakıl taşlarına takılıyor ayağımız ve tökezliyoruz. Ama yeniden toparlanıyoruz. olarak dünyaya gelmek belki çok zor. Ama bu bir ayrıcalık bence. Onu her insan taşıyamaz ve görüyorum ki taşıyamıyor da. Her şeyin cinselliğe, insanların maskelerle dolaştığı, gerçek yüzlerini göstermekten korktukları, sahte insanlarla dolu şu alemde kendinizi koruyun. İnsanlığınızdan ve kişiliğinizden ödün vermeyin. En önemlisi bu.

İnsanın içindeki çocuk öldüğü zaman oda yaşamıyordur. Sadece yaşadığını zannediyordur. Sex bir anlık zevk. Onu tatmin etmenin başka yolları da var .Ama onun elini tuttuğunuzda yaşadığınız heyecanı hissetmenin, onunla yağmurun altında elele yürümenin mutluluğunu yaşamanın ya da onunla soğuk bir kış gününde kartopu oynamanın zevkine varmanın başka yolu yok.

 
Toplam blog
: 6
: 577
Kayıt tarihi
: 18.12.06
 
 

1979 izmit doğumluyum, Açık Lisede halen eğitim görmekteyim, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Özürlü Ka..