Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Efsane FB 1907 Baterist Metin

http://blog.milliyet.com.tr/efsanefb1907

08 Ocak '09

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Aşk ve Cinsellik

Aşk ve Cinsellik
 


Romantikler, aşkın cinsel istekle bir ilişkisi olmadığını savunurken, kaba maddeciler de aşkın gerçekte cinsellikten başka bir şey olmadığını ileri sürerler...


Freud'a göre aşk, cinsel içgüdünün bir türevi, dönüşmüş bir biçimidir. Aşkta, saf cinsellikte olmayan bir sevgi ve bağlılık boyutu vardır. Bu, bebeklik ve çocukluk yaşantılarından kaynaklanır. Küçük çocuğun ilk bağlanma ve sevgi duyguları anne ve babasına yöneliktir, lâkin bu sevgi duyguları aynı zamanda bir cinsel boyut da taşırlar...


Genç insan, ilk aşık olduğu kişiye karşı hem erotik duygular hem de sevgi duyar. İşte aşk, bu iki duygu akımının, sevgi ile cinsel isteğin anne-babanın dışında bir başka kişiye yönelmesidir. Şüphesiz bu iki akım birbirlerinden kopabilirler de... Kimi insanlar şefkat duydukları kişilere cinsel istek duyamazlar, cinsel istek duydukları kişiyi de sevemezler... Fakat aşk, bu iki akımın birliğidir.


Bu iki duygusal akımdan daha temelli olanı, cinsel istektir. Cinsel istek biyolojik bir dürtüdür ve kişide doğumdan başlayarak çok ileri yaşlara kadar kendiliğinden devam eden, irade dışı bir enerjidir. Sevgi ya da şefkat bağları ise biyolojik bir dürtü değil, toplumsal bir gereksinmedir. İnsan yavrusu, hayvanlardan farklı olarak bakıma muhtaç olduğu ve ailesi de kendisine bu bakımı ve ilgiyi gösterdiği için onlara sevgiyle bağlanır. Ama eğer bebek tek başına, anasız-babasız büyüyecek olsa, onda herhangi bir şefkat duygusunun gelişmesi beklenemez. Bir başka deyişle, cinsellik her zaman kendiliğinden vardır ama sevgi insanlararası ilişkilerden doğar.


Olgun, gelişmiş ve doyurucu bir aşkta şefkatin ve cinselliğin iç içe olduğu söylenir ki, bu doğrudur. İnsan kendini cinsel hazza bütünüyle bıraktığı oranda eşiyle ruhsal olarak da bütünleşir; eşiyle ruhsal yakınlık kurduğu oranda da cinsel hazzı sınırlayan yalnızlık ve gerginlikten kurtulur. Yine de bu iki duygu her zaman tam bir uyum içerisinde birleşmez. Hâttâ aşksız seks, daha fazla görülen durumdur. Cinsellik ve aşkı bütünleştirememekten dolayı bir çok insanın evlilik yaşamı bozulmakta, iktidarsızlık ve soğukluk gibi sorunlar ortaya çıkabilmektedir.


Aşksız seks diye bir şey olduğu gibi, sekssiz aşk da oldukça sıkça rastlanan bir durumdur. Çok sayıda çift, evliliklerinin ilk bir kaç yılından sonra cinsel birleşmeyi kesmekte ama yine de ilşkilerinde kendileri için doyurucu, hâttâ vazgeçilmez bir yan bulabilmektedirler. Bu tür insanlar için aşk daha ziyâde dostluk, karşılıklı saygı ve ortak çıkarlara sahip olmak demektir. Kimi zaman bu tür çiftler, cinsel doyumu evlilik ilişkisinin dışında arama konusunda birbirleriyle anlaşmaya dahi varırlar.


Aşksız seks insanı cinsel doyumun zirvesine çıkarmayabilir; ama şu kaygılı çağımızda, pek çok insan, duygusal bağlanmanın getireceği sorumluluğa, gerilimli ilişkiye ve olası üzüntü ve acılara katlanmak yerine, hiçbir duygusal yük taşımayan sade ve temiz bir cinselliği tercih etmektedir.
 
Toplam blog
: 1907
: 3759
Kayıt tarihi
: 28.07.07
 
 

03 Şubat 1967 İstanbul doğumlu, romantik bir müzisyenim işte... Müzik, bateri, spor, Fenerbahçe, ..