Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Mayıs '11

 
Kategori
İlişkiler
 

Aşka aşık ol

Aşka aşık ol
 

Artık demir almak günü gelmişse zamandan,  

Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan… 

Böyledir işte ilişkilerde. İster serbest olsun, ister klasik. Sonuç her zaman giden ve kalandan ibarettir. Giden kalandır aslında bazen. Mecburi gidişleri vardır uygulamak zorunda olduğu. Bakarsın biten bitmiş, tüketilen tükenmiş. Aşk a aşık insan kısa bir sürede olsa yaşananları içinde en uç noktada yaşamıştır zaten. Karşı taraf anlamaz, bilmez ama o kavgasınıda etmiştir, sevmiştir deli gibi, kırılmıştır, lafını esirgemeden söylemiştir. O hiç anlamaz. Giden yol almaya başladığında şaşırır. Hani her şey güzeldi? Birden ne oldu şimdi? İlk tartışmada pes mi edeceksin? 

 

Halbuki seninle ilgili ne son ne de ilk tartışmadır bu. Sen kendi pencerenden hayata bakarken o yaşamıştır seni içinde hem de yüreklere sığmayan bir biçimde. Tükettiklerinle yüzleşme zamanın gelmiştir sadece. Hayatındakileri her zaman olacaklarmış gibi gördüğün sürece kaybetmelere, gitmelere ve bu sahneleri tekrar tekrar yaşamaya mahkumsun. Seninde kaderin bu işte. 

 

Elindeyken bilmediğin değer, yanındayken göremediğin tebessümler, doya doya sarılamadığın, hep geri durup bir şeylerin arkasına saklanıp bahaneler aradığın, zaman ayıramadığın ya da ayırmak istemediğin, kendi elinle hazırladığın bu sona şaşırma hakkın bile yoktur. O yüzden sen kalan değil çoktan gidensin. Karşındaki sadece sana göre cesurluk etmiştir. O bitek sana değil, aşk a aşıktır ve yıllar sonrada sorsalar yaptıklarının arkasındadır. Fedakarlık olarak görmez çünkü aşkın hakkını vermiştir. Vicdanı rahattır. 

 

Ya sen? Ne emek verdin? Karmaşalıklardan arta kalan zamanında dinlendin mi onunla? Yanında olmak istediğinde bahanesiz açabildin mi yüreğini? Sevdin mi karşılık beklemeden çıkarsızca ya da olduğu gibi kabullenebildin mi? Ama eminim bunları düşünmeye de vakti olmaz kaçak aşkların. Ne bahar aydınlatır içini ne güneş ısıtır seni eskisi gibi. Eğer o yoksa motivende yok ki. Kim annen gibi düşünebilir seni? Kim kendini böylesine kaptırıp dünyanın merkezi edebilir? 

 

Böyledir işte. Bir kalan ve bir gidenle sonlanan yaşanmışlıklar. Başını yastığa koyduğunda keşke kırmasaydım yada keşke bir şey de onun için ben yapsaydım diyorsan başkasına değil ilk önce aşka ve kendine alış. Yoksa hayatın boyunca yaşayacaklarının içinde “iyi ki “ olmayacak. Ve bugün yerini geçmişe bıraktığında pişmanlıkların yaşından daha büyük, yüreğinse içinden geldiği gibi yaşayamadıkların ve kararsızlıkların için senden hep davacı olacak. 

 
Toplam blog
: 670
: 1923
Kayıt tarihi
: 19.12.10
 
 

İstanbul doğumlu. Kuantum Yaşam Koçu. EFT, NLP, ETKİLİ İLETİŞİM, BEDEN DİLİ gibi bir çok konuda e..