Aşkın halleri

Blog yazıları içinde aşk ve aşka dair yazılanlar, itiraf etmek gerekirse ilgi çekmekte.

Aslında haklıyız elbette.

Kadın da olsak, erkek de olsak hayatımızın vazgeçilmezidir aşk.

Hayatımız boyunca kaç kere aşık olduğumuz veya olabileceğimizi kendimizden başkası da bilemez.

Aşk bu kadar hayatımızın içindeyken, aşka dair yazılan ne varsa okumak istiyoruz doğal olarak.

Bu bloğu yazma amacım ne biliyor musunuz?

Bir itiraf…

Ben aşığım . . . hem de fena halde.

Bildiğiniz gibi değil.

Bambaşka bir şey bu.

”Aşkın ömrü üç yıldır” diye bir kitap vardı ya hani yıllar önce çok satanlar listesinin üst sıralarında yer alan. . .

Yalan…

Benim aşkımın ömrü sınırsız, sonsuz, bitecek gibi de görünmüyor.

İtiraf zamanım da çoktan geldi geçiyor.

Sabah O’nunla birlikte uyanmak, dünyanın en güzel duygusu.

O’nun sevdiği yemekleri pişirmek.

Keyifle yediğini görmek beni nasıl sevindiriyor anlatamam. Ne yapayım yemek konusunda çok seçici benim aşkım. Aşığım ya, çok önemsemiyorum yemek seçmesini.:)

Hayatın her anını O’nunla paylaşmak, tanımlanamaz.

Garip bir bağ var bizim aramızda.

Kimsenin koparmaya gücünün yetemediği, cesaretinin de olamayacağı.

Her hareketine, yaptığı her şeye bayılıyorum O’nun, çünkü yerinde saymıyor, hep kendini geliştiriyor. Bunda benim de katkım var biliyorum.

Her gün, abartısız her gün, değişik bir şeyler öğretiyoruz birbirimize.

Veee, birbirimizden öğreneceğimiz daha o kadar çok şey var ki.

En çok sevdiğim hareketi ne biliyor musunuz?

Hiç ummadığım bir anda gelip boynuma sarılması ve “ Güzel annem beniiiiim, seni çok seviyoruuum” demesi.

O an, işte tam da o an ayaklarım yerden kesiliveriyor, şaşırıyorum, gözlerim doluyor mutluluktan, “ aşk işte bu, aşk, daha ötesi var mı?” diyorum.

Annelik duygusunun adının aşk olduğunu taaa ilk başından beri hissediyordum. İşte şimdi itiraf ediyorum aşığım ben aşık . Oğluma olan aşkım, dört yıldır hiç bitmiyor, hızla büyüyor, üstelik bitecek gibi de görünmüyor.

*************

Özlem’in Blog Notu 1: Bu yazı, blogda anne olmuş, anne olmamış, ya da olamamış ve anne olmaya hazırlanan tüm kadınlar için yazılmıştır. Bir kadının duygularını yine en iyi , bir kadın anlar çünkü, hem de her koşulda. Erkekler alınmasın ama, annelik duygusu biz kadınlara bahşedilen en özel, en şahane armağandır.

Özlem'in Blog Notu 2: Bu arada elbetteki babaların da duyguları bir kenara atılmamalıdır.

Özlem’in Blog Notu 3 : Blog önerilerim:

Silence ‘den “ Can dostu budur işte” http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=35603

Hüseyin Dulun’dan “Acının Paylaşımı” http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=41436