Avuç avuç cam kırıkları gözbebeklerimde

Akşam koşturmacasına katılıyorum bugün de.

Okullarından çıkan öğrenciler, üzerinde MR yazan

kocaman zarflarıyla hastane dönüşünde olan

insanlar. Hepsi evlerine dönüş telaşındalar, bir tek

bu kalabalığı fırsat bilip bir şeyler satmaya çalışan

işportacılar ve simitçiler telaşsızlar.

* * *

Gideceğim yönün dolmuşu geliyor, hemen atlıyorum.

Gördüğüm ilk boş yere oturuyorum. Bir süre sonra

yanımdaki genç kız dikkatimi çekiyor. Öğrenci

olduğunu tahmin ettiğim genç kızın gözlerinden

damlalar iniyor yanaklarına, öyle sessiz ağlıyor ki.

* * *

Yakışmıyor gençliğe gözyaşları.

Ama nedense bu yaşlarda daha çok ağlıyor kadınlar.

* * *

Bir odanın görüntüsü beliriyor zihnimde. Masası

Kütüphanesi yatağı ile bir öğrenci odası.

Duvarındaki kocaman bir film afişi görme

alanıma giriyor. Afişin altındaki, yazanı hiç

anımsamadığım ama hiç unutmadığım, el

yazısıylayazılmış yazıya odaklanıyor gözlerim.

* * *

‘Avuç avuç cam kırıkları gözbebeklerimde

Düşmemek için kendime tutunuyorum’

* * *

Düştüğüm çok oldu aslında ama eskisinden daha dik

kalkmayı bu cam kırıklarıyla öğrendim ben.

Üstelik bir liman yaptım kendime cam kırıklarından,

sığındığım ışıl ışıl bir liman.

* * *

Biz kadınlar bu cam kırıklarıyla büyüyoruz, büyüdükçe

azalıyor bu cam kırıkları, kendimden biliyorum.

Kadınların nelere ağladıklarını da üşenmemişler araştırmışlar.

* * *

3 bin kadın arasında yapılan araştırmaya göre:

Hayatlarının 16 ayını ağlayarak geçiren kadınlar

en çok 19-25 yaşlarında ağlıyormuş.

20 yaşlarına kadar ağlama nedenleri salgıladıkları

hormonlar, aile ve arkadaşları ile yaptıkları tartışmalar

olurken, 20-25 yaş arasındaki kadınların en önemli ağlama

nedenleri ilişkilerinin bitmesi oluyormuş.

25 yaşından sonra ise duygusal sorunlar, kötü haberler duymak,

sevdiği erkeği kaybetmek ve duygusal filmler, kadınları

ağlatan en önemli nedenler arasında gösteriliyor.

* * *

Kasım 2010 / Kurşun