Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Eylül '11

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Ayıpladığını yaşamadan ölmüyor insan!

En başından itiraf edeyim: Acayip yorgunum! Ayaklarım zonkluyor resmen (Etil alkol ispirtoyu pamuk üstüne döküp, gözden çıkarttığım bir terliğin içine yerleştirip, ayaklarıma geçirmem gerek)! 

Yine itiraf edeyim ki; bu hal ile yazı yazılmaz kızım, yat uyu dedim kendime, hem de kaç kere, laf dinleyemiyorum!

 Başkalarının dediklerini geçtim de, insan kendi lafını dinlemez mi ayol?

 Yok!

 Yani, aslında, ılımlı bir insanımdır ben; bir tek şu “laf dinleme” durumuna ısınamadım!

 Kendimi bile dinlemiyorum ya, daha ne diyeyim?

 Neyse…

 Yani, aslında demek istediğim, işbu yazımı okumakla pek bir şey kazanmayacaksınız! Ne bir konuya değineceğim, ne sosyal bir mesaj vereceğim; peşinen söyleyeyim!

 “Zamanımı harcayamam” diyenler bir başka linke geçebilir, vakit kaybetmeden…

 ******

 Üç-beş laflayalım tarzında bir yazı bu; artık laf lafı mı açar, klavyenin üstünde uyuyakalır mıyım yorgunluktan, bilinmez…

 ******

 Pek güzel bir şey yapmışım, nihayetinde, yazılarımın altına mail adresimi vermekle… Acayip güzel mailler alıyorum sizlerden, ilk bir-kaç gün tek tek yanıtladım, müthiş keyif alarak!

 Sonra…

 Çok birikmeye başladı, okuyorum ve tam yanıtlayacağım zırt telefon, pırt müdehale etmem gereken bir durum!

 Aklım maillerde, yanıtlara yetişecek gücüm olamıyor; kendimi mail yollayanların yerine koydukça sabırsızlanıyor, süre uzadıkça küsesim geliyor!

 Empatiyi fazla mı abartıyorum nedir?

 Kendimi sizin yerinize koydukça kendime küsüyorum, iyi mi?

 Bir vakitler bir-kaç mektubum olmuştu bazı kişilere, o vakitlerde faks daha işlevseldi, nasıl büyük bir hevesle yazmıştım!

 Cevap da beklemiştim, ne yalan!

 Öyle… Günlerce…

 Sonunda anlamıştım: Yüzbinlerce kişiden yalnızca biriydim ben!

 ******

 Gün bu güne ulaştı, aynı hayal kırıklığını asla yaşatmak istemedim; olabildiğince, yetebildiğimce, az biraz geç olsa da, en azından bir gülümseme işareti ile yanıtlamak istemekteyim.

 Ola ki beceremezsem, lütfen, isteyip de yapamadığımı bilin…

 Hani, kendi düştüğüm duruma sizleri düşürmek istemem!

 Haa, buradan bir kıssadan hisse de: Yazdığım kişiler de istemezlerdi, lakin altından kalkmak da zor olmuştur muhtemelen…

 Bir okurum yazdı, bir söz vardır dedi, o sözün özünü tam anlamıyla bilmeme rağmen, ifade ettiği şekliyle, inanın, bilmiyordum: “Ayıpladığını yaşamadan ölmüyor insan!”

 ******

 Bununla ilgili bir sürü örneğim var!

 Evimle, kendimle, aşklarımla…

 En önemlisi yaşamımla!

 ******

 Madem yazmaktan yola çıktım, o konudaki örneğimden devam edeyim: Çok severek okuduğumuz köşe yazarları vardır, hani, hergün ne yazdı diye takip ederiz, falan!

 Benim de öyle mecnun misali takip ettiklerim vardı, hala da varlar…

 O vakitler yalnızca bir okurum, okuduğum, hergün ne yazdığını takip ettiğim yazarların “İzin hakkımı kullanıyorum!” demelerine acayip sinir oluyordum!

 “Altı-üstü birt yazı ayol!, Ne var bundan mahrum bırakacak?” diye düşünüyordum!

 O yazıların öyle kolay yazılmadığını öğretti zaman bana; “Altı-üstü” bir yazının ne emeklerle yazıldığını, ne duygular ile mantığın çarpışıp da, toplumsal gerçeğe uyarlanmaya çalışıldığının; ince ayar bir çizginin hep olması gerektiğini, o ince ayarın ise bir beyni, yüreği, bir bedeni nasıl yorduğunu…

 Artık” İzin kullanıyorum” diyen köşe yazarlarına zamanında fazlasıyla içerlemiş biri olarak içimden ”Keyfine bak!” diyorum!

 Vakti zamanında, hiç haberleri dahi yoktur ya, yazsalar ne olur tatildeyken, diyen ben; şimdi, ancak, onları anlayabiliyorum!

 ******

 Bu gerçeklerden yola çıkıp, azıcık şımarıklık yapasım tuttu: “Çok fazla param olduğunda yardım derneklerine kuruş dahi koklatmam!” desem…

 Çok param olur mu?

 Hani, “Yapmam” dediklerimiz oluyorsa, yapmak istediklerimizi gerçekleştirme fırsatımız da olur mu?

 “Yapmam dedim ama yaptım!

 ******

 Neyse…

 Baştan uyarmıştım, öyle, laf lafı açar vaziyette bir yazı olacağına dair; sonuna kadar okuyup da, “Eee, bir şey anlamadım bundan!” diyorsanız, bir-iki yutkunun, içinizdee kalsın!

 Uyarmıştım ama, yaaa! 

   

gulgun_2006@hotmail.com

 

http://twitter.com/Gulgunkaraoglu

 
Toplam blog
: 1269
: 1343
Kayıt tarihi
: 18.09.07
 
 

İzmir, 1963 doğumluyum. Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce bölümü mezunuyum ve özel bir şirkette ..